Allah -celle celÂluhû-, kendisine, peygamberlerine ve velîlerine hurmet ve tÂzimde bulunanları ÂbÂd eylemiş, onların dÂhil oldukları topluma dÂim rahmet indirmiştir. Boyle biri olan Yavuz Sultan Selim Han, Mısır Seferi'nden sonra sadrazamlığa getirdiği Piri Mehmed Paşa sultanla paylaştığı uc endişesi devlet mekanizmasının onemi hakkında onemli ipucları iceriyor.Silsileler hÂlinde gelen buyuk zaferler ile mukaddes ve mubÂrek em­net­le­re nÂil olmanın hazzı ve şukur hissi icinde olan cihangir Sultan Ya­vuz, Pîrî Paşa ile bir gun sohbet ederlerken:

“–AllÂh ’ın izni ile buyuk futûhatlarda bulunduk. HÂdimu ’l-Haremeyni ’ş-Şerîfeyn unvÂnına kavuştuk. Allah bize her zaman ve her mekÂnda zafer lûtfetti. Ha­zi­nelerimiz lebÂleb altın ile doldu. Şimdiden sonra bu devlet yıkılır mı?” diye sordu.

Pîrî Paşa şoyle cevap verdi:

“–HÂkÂnım, bu hÂl, bu ruh, bu azim ve bu teslîmiyetle bu devlet ko­lay kolay yıkılmaz! LÂkin torunlarınızın zamanında Rabbin ihsÂn ettiği mukÂfatların, nîmetlerin şukru ed edilmez, emÂnetlere sahip olunmaz ve hak tevzî edilmez ise, yıkılır. En cok şu uc şeyden endişe ederim:

SadrÂzamlık makÂmı, liyÂkatlere gore verilmez, menfaat karşılığı olarak cÂhil ve ahmakların eline gecerse;Dun­ya malı, kalpleri işgÂl eder, ruşvet kapısı acılır, her turlu mel ’anet akce ile gercekleşir ve bu yuzden makamlar ehliyetsizlere verilirse;Devlet adamları, hanımlarının tesiri altında kalır ve idÂrede onların da tesiri olmaya başlarsa; bu devlet yavaş yavaş yıkılmaya yuz tutar.”
Pîrî Paşa ’nın bu sozleri uzerine celÂdetli PÂdişah, bir muddet su­kût­tan sonra:

“Rabbim bizleri boyle bir Âkıbete dûcÂr olmaktan korusun!..” diye du etti.

Sanki Pîrî Paşa, bu ifÂdeleri ile bir ta­rih felsefesinin değerlendirmesini yapıyor ve istikbÂlde meydana gelecek hÂllerin işÃ‚retlerini veriyordu. Âdeta, gerileme devrinin fÂrik sebeplerini îzÂh ediyor ve gelecekten haber veriyordu.

Kaynak: Abide Şahsiyetleri ve Muesseseleriyle OSMANLI, Osman Nuri Topbaş, Erkam Yayınları, 2013
İslam ve İhsan