
Mimar Sinan'ın dunyaca meşhur eseri; Suleymaniye Camii'nin eşsiz mimari ozelliklerinden bazıları...Ayrıca mihrÂbın ustunde devrin tanınmış ustÂdı İbrahim Usta ta­ra­fından yapılan renkli pencereler de bir şÃ‚heserdir. Koca Sinan, bu pencere camlarından giren guneş ışığını şehper-i Cibrîl (CebrÂil -aleyhis­se­lÂm- ’ın kanadı) olarak telÂkkî eder. Her biri 9.02 m. yuksekliğin­de 1.14 m. capında ve kırk-elli ton ağırlığındaki dort ana sutunu da dort halîfeye benzeterek şoyle der:
Oldu KÂbe bu cÂmi-i mevzûn
CihÂr-yÂr oldu bu dort sutun (Tezkiretu ’l-BunyÂn ’dan. Bu eseri SÂî Celebi, Sinan ’ın ağzından yazmıştır. Sinan ve eserleriyle alÂkalı mÂlûmatın coğu, burada anlatılmaktadır.)
CÂminin dort muhteşem minÂresi, KÂnûnî ’nin İstanbul ’un fethiyle dorduncu pÂdişah, on şerefe de Osmanlı Cihan Devleti ’nin onuncu pÂdişÃ‚hı olduğuna işÃ‚ret icindir.
Ayrıca semÂya doğru yukselen minÂreleriyle cÂmi-i şerîf, Âdeta ellerini kaldırmış AllÂh ’a du ve niyaz hÂlindedir. ŞÃ‚ir, bu niyaz hÂli karşısında duygulanarak şu terennumde bulunur:
Sutunu kıyÂmdır, kemeri rukû;
MinÂreleri her hÂliyle duÂ…
Biz acarken iki avucumuzu
O, bizim icin dort eliyle duÂ!
Kıt ’adan kıt ’aya gocen bulutlar,
MinÂrelerini oper de gecer!
MubÂrek geceler, yıldızlarını
MubÂrek başına serper de gecer!
CÂmide bir is odası bulunması ve sağlanan duzenli bir hava akımı sÂyesinde burada toplanan isten en kaliteli murekkebin yapılması da hayret vericidir.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş / Osmanlı, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan