
İslam ’da kavmiyetcilik/ırkcılık var mıdır? Bir Musluman Araplara ve Arapcaya karşı nasıl bir tavır takınmalıdır? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım acıklıyor.
DİNİMİZDE IRKCILIK YOKTUR Arapların “asabiyet” adını verdikleri, aynı soydan gelenlerin ve aynı kabileye mensup olanların bir arada hareket etmesini sağlayan dayanışma ve kabilecilik ruhu oldukca kuvvetli idi. “YÂ Resûlallah! Irkcılık nedir?” diye sorulduğunda Allah Resûlu asabiyeti, “Zalim de olsa kendi kavmine arka cıkmandır.” (Ebû DÂvûd, Edeb, 111-112.) şeklinde tanımlamış ve asabiyet, ummeti felÂkete goturecek davranışlar arasında sayılmıştı. (TaberÂnî, el-Mu ’cemu ’l-kebîr, XI, 74.) Irkcılık kadar geniş bir kavram olmamakla birlikte asabiyet, soy ustunluğunu ve kabileciliği ongoruyordu.
Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- ise yaşadığı donemde oldukca yaygın olan kabile asaleti ile ovunme ve başkalarının neseplerine hakaret etme Âdetinin cÂhiliyeden kalma bir anlayış olduğunu bildiriyordu. (Muslim, CenÂiz, 29.) Irkcılık (asabiyet) duygularıyla hareket ederek İslÂm cemaatinden ayrılan, asabiyet duygusuyla ofkelenen, bu uğurda savaşan, insanları boyle bir davaya cağıran ve bu davayı guderken koru korune acılmış bir bayrak altında olen kimsenin bu olumunun, “cÂhiliye olumu” (Muslim, İmÂre 57) olduğunu haber veren Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- “Irkcılığa cağıran bizden değildir. Irkcılık davası uğruna savaşan bizden değildir. Irkcılık davası uğruna olen bizden değildir.” (Ebû DÂvûd, Edeb, 111-112.) buyurarak kabilecilik yapmamaları hususunda Muslumanları kesin bir dille uyarıyordu.
İslam ve İhsan