
Aziz Mahmûd HudÂyi Vakfı, başta Suriyeliler olmak uzere farklı coğrafyalardan ulkemize gelen muhacir kardeşlerimize, İstanbul ’da ihtiyac sahibi ailelere her ay duzenli olarak erzak paketi yardımı yapıyor. İslam ve İhsan olarak, vakfın insani yardım ve sosyal hizmetler koordinatorluğu ekipleriyle beraber Sancaktepe ’de yardım yapılan iki Suriyeli ailenin evine misafir olduk ve neler yaşadıklarını dinledik.Roportaj: Eymen Muhyiddin, Abdullah Guner
AYLIK KAZANCLARI EV KİRALARINI KARŞILAMAYA YETİYOR
Selame ailesi bir evde 8 kişi yaşıyor. Babaanne Sabha Ali, Sabha ’nın ablası Şemse, Sabha ’nın oğlu Halaf Selame, Halaf Selame ’nin eşi Hiyem Hamid ve 4 cocukları Omer (10), Abdullah(9), Buşra (6), Ali (3). Halaf Selame, Suriye ’deyken inşaatta calışıyormuş. Babası İhvan-ı Muslimin uyesi olduğu gerekcesiyle kırk yıl rejim tarafından hapiste tutulmuş ve sonra idam edilmiş. Selame ailesi 2015 yılında Turkiye ’ye gelmiş. Evin reisi Halaf Selame Suriye ’deki savaşta başından vurulunca vucudunun sol tarafı felc olmuş. Once Urfa ’daki bir hastanede tedavi gormuş ve iyileşince ailesiyle birlikte İstanbul ’a gelmiş. Sol kolunu ve bacağını rahat kullanamıyor, bu yuzden de herhangi bir işte calışamıyor. HÂliyle evin gecimini anne ustlenmiş durumda. Anne Hiyem Hamid bir tekstil atolyesinde calışıyor, aylık kazancı 500 lira. Evin kirası da zaten 500 lira. Yani aylık kazancları ancak evin kirasını karşılamaya yetiyor.
NEYE İHTİYACLARI VAR?
Hudayi Vakfı ’ndan gelen erzak kolisiyle ailelerin mutfak masraflarına katkıda bulunuluyor. Bu durumda olan aileler vakıftan, komşularından bir yardım geldiğinde cok kıymetli ve buyuk bir hediye almış kadar oluyorlar.
Evlerine misafir olduğumuz bu Suriyeli ailenin evi perişan durumda. Ne oturabilecekleri kanepeleri; ne yatabilecekleri yatakları var. Yerdeki minderlere oturuyorlar. Cocuklar okula gidemiyor. Cunku okula gidebilmeleri icin ustlerine giyebilecekleri kıyafetlere ihtiyacları var. Ayakkabıları olmadığı icin cıplak ayakla dışarıda oyun oynuyorlar. Hatta bu yuzden cocuklardan birinin ayağı bisiklet zincirine takılmış ve ciddi yara almış. İmkÂnsızlıktan hastaneye gidememişler. Cocuğun ayağı enfeksiyon tehlikesiyle karşı karşıya. Hangi hastaneye gideceklerini bilmiyorlar, caresizce evlerinde oturuyorlar.
NE YER NE İCERLER?
Ne yer ne icerler diye buzdolabını acıp bakıyoruz. Dolapta bir koli yumurta, bir tabak zeytin, recel, krem peynir ve salca vardı. Buzdolabı ve camaşır makinası arızalıydı. “Neye ihtiyacınız var?” diye sorduğumuzda oncelikle buzdolabı ve camaşır makinasına ihtiyacları olduğunu soyluyorlar. Kiralarını zamanında oduyorlar; ancak ev sahibinin kiraya yakında zam yapacağını soylediler. Ev sahibi kirayı 600-700 lira yapmak istiyormuş. “Odeyemeyecekseniz bir ay icinde cıkın” demiş. Ne yapacaklarını bilmiyorlar. Maddi olarak ciddi anlamda desteğe ihtiyacları var.
NE YAPABİLİRİZ?
Bizden oncelikle maddî sonra manevi yardım bekliyorlar. Bugun yanı başımızda yaşayan Suriyeli ailelerin yaralarını sarma, onlara kardeşliğimizi gosterme zamanı. Herkes kendi durumuna ozel yardım yapabilir: Kimimiz para verebilir, kimimiz cocuk kıyafeti ulaştırabilir, kimimiz cocukların ayakkabılarını temin edebilir, kimimiz evinde ziyaret edip onların gonullerini alabilir, kimimiz camaşır makinası ve buzdolabı goturebilir.
OĞLU VE ANNESİ EVİN GECİMİNİ SAĞLIYOR
İkinci olarak, HudÂyi Vakfı erzak paketi dağıtan yardım ekibiyle Suriyeli Abbas Alsalama ’nın evine yardım kolisini teslim etmek uzere hareket ettik. Gittiğimiz bu aile de Halaf Selame ’nin kardeşi cıktı. 8 kişilik bir aile Alsalama ailesi. Suriye ’de iken ciftcilik yapıyorlarmış. Evin reisi Abbas Alsalama (47) Suriye ’deki savaşta yaralandığı icin calışamıyor. Evin hanımı ve bir cocukları calışıyor. Bu şekilde gecinmeye calışıyorlar. Cocukları Heysem (16), Huseyin (14), Muhammed (13), Emel (10), Nur (5), Fatima (2) okula gidemiyorlar.
Kaldıkları eve 500 lira kira veriyorlar. Evlerindeki buzdolabı arızalı, ev sahibinden emanet aldıkları camaşır makinası ise calışmıyor. Acil olarak buzdolabına ve camaşır makinasına ihtiyacları var. Mutfaktaki ocağın ise yalnızca bir gozu calışıyor, bunun da değişmesi gerekiyor. Evlerinde dolaba, gecinmeleri icin paraya, babanın calışabileceği bir işe ihtiyacı var. Cocukların okula gitmesi gerekiyor. Evde ne yatak ne kanepe var. Zaten yerleri dar olduğu icin kanepe ve yatak istemiyorlar, boyle idare etmeyi tercih ettiklerini soyluyorlar.
Suriyeli aileler icinde durumu gercekten zor olan; yaşadıklarının her biri ayrı bir dert olan ailelerden biriydi bu aile. Babanın eli sakat; hafif işlerde calışabiliyor. Mesela son olarak bir su tesisatcısının yanında birkac gun calışmış. Boyle bazı gunluk işlere gitmiş. Oğlu Heysem ve annesi Sabha, tekstil atolyesinde ortacı olarak calışıyorlar. Aylık toplam bin lira kazancları var.
Abbas Alsalama ’ya “Neye ihtiyacınız var?” diye sorduğumuzda en kucuk kızı Fatima icin sute ve beze ihtiyacı olduğunu soyluyor ve ekliyor: “Turkiye ’den Allah razı olsun. Multeci olarak sokaktaydık. Şimdi bir evde yaşıyoruz. Ne isteyim, fazla bir şey isteyemem” diyerek hÂline şukrediyor.
“Uc Aylar İnfak Mevsiminde Yardımlarınız Bereketlensin” cağrısıyla Suriyeli ihtiyac sahibi aileler icin yardım kampanyası başlatan Aziz Mahmûd HudÂyi Vakfı aracılığıyla siz de bir paket erzak bağışında bulunarak yurt ici ve yurt dışında ihtiyac sahiplerini, yetimleri, fakirleri ve oğrencileri sevindirebilirsiniz. Online bağış icin tıklayabilirsiniz.
İslam ve İhsan