
Aziz Mahmud Hudayi Vakfı İdari ve İnsani Yardım Genel Muduru Medet Bala ile Hudayi Kulliyesi uzerine gercekleştirilen roportaj ve Hudayi Kulliyesi ile ilgili merak edilen sorulara cevaplar...Altınoluk Dergisinin 419. sayısında Hudayi Vakfı İdari ve İnsani Yardım Genel Muduru Medet Bala ile HudÂyî Kulliyesi uzerine yapılan roportajı sizler icin derledik. Hudayi Kulliyesi'nin yapım sureci, yapılış gayesi ve merak edilen daha bircok sorunun cevabı...
HudÂyî:
Veren ile Alanı Buluşturan Gonul Koprusu HudÂyî Kulliyesi calışması hangi safhada? MEDET BALA: HudÂyî Kulliyesi ’nin inşallah bir yıla kadar tamamlanmasını planlıyoruz. Kulliye derken Uskudar ’ımızda metfun bulunan gonuller sultanı HudÂyî Hazretlerinin turbesinin bulunduğu mekÂndan bahsediyoruz. Yaklaşık on bin metrekareden oluşan bu kulliye ve arsası, iki bolumden oluşuyor. Birinci bolum tarihi eserlerin olduğu ve vakfımız onculuğunde restorasyonları tamamlanan, turbe, cami, hazireler ve muştemilatların bulunduğu kısımdır. Yeni yapılan kulliyenin olduğu bolum ise ikinci kısımdaki boş arsadır.
Yeni kulliyeye nicin ihtiyac duyuldu, nasıl başladı, ne durumda? M. BALA: Vakıf hizmetlerimiz her gecen gun gelişip buyumekte. Mevcut mekÂnlar hizmetlere yetmemeye başladı. Soz konusu parselde ise bir takım muhdes (kacak) yapılar bulunmaktaydı. Resmi makamlar ise bunların kaldırılmasını istiyordu. Bunun uzerine Vakıf Yonetiminin ilgili ve yetkililerle yaptıkları goruşmeler ve calışmalar sonucunda, ruhsatlı, izinli ve yeni hizmet binaları yapılabileceği kanaati oluştu. Vakıf başkanımız Ahmet Topbaş Bey ’in onculuğunde calışmalar başladı. Once ihtiyaclar belirlendi. Bu ihtiyaclar doğrultusunda da farklı mimari gruplara calışmalar yaptırıldı. Sonunda Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu ’ndan izin ve Belediye ’den ruhsat alınarak ihtiyaclarımıza cevap verecek şu anki projede mutabık kalındı. İzinler, ruhsatlar cercevesinde inşaata başlandı. Kabası bitti, ince calışmaları devam ediyor. Umuyoruz ki bir yıla kadar tamamlanır.
Yeni Kulliye projesinde hangi hizmet birimleri bulunmakta? M. BALA: Buradaki hizmet birimlerinden bahsetmeden once bizi bu birimleri planlamaya sevk eden saikleri soyleyelim: Burası sıradan bir yer değil; Hazreti HudÂyî ’nin Kulliyesi. İstanbul ’da en fazla ziyaretci alan manevi merkezlerden biri. Hazretin misafirlerini rahat ettirmek lazım. Uskudar ’ın sokakları dar, yokuşları var, otopark problemi var. Oyleyse bu kulliyede buyuk bir otopark şarttı.
Yine kalabalık gelen grupların aynı anda ihtiyaclarını giderebilecekleri şadırvanlar, tuvaletler, duşlar olmalıydı. Sokakta kalan kimsesizlerin, evsizlerin horlanmadan temizlenebileceği ve tıraşlarının yapılabileceği berber salonları bulunmalıydı.
Bu kulliyeye gelerek Hazreti Hudayi ’nin manevi ziyafet sofrasından istifade edenlerin, maddi sofralardan da faydalanması lazımdı. Ayrıca genclerin rahatca gelip kitapla buluşabileceği, vakit gecirebileceği ortamlar oluşmalıydı.
Uskudar ’dan her yere ulaşımın kolay olması nedeniyle cok hareketli bir ilce. Bu nedenle İstanbul ’un, hatta ulkemizin her yerinden gelenlerin; karnı ac olanların karınlarını doyuracak mutfak ve yemekhanelerinin, gonlu ac olanların gonullerini nurlandıracak salonlarının, ilme ihtiyac duyan kafaların istifade edeceği mekÂnların bulunması şarttı.
Turbenin ziyaretcileri icerisinde hanımların da cok olduğu bir gercek. Onların da geldiklerinde dini konularda kendilerini geliştirmelerine imkÂn sağlayacak hizmetlerin olması gerekiyor. Onun icin kulliyede; otopark, yemekhane, kesimhane, konferans salonu, genclik merkezi, kutuphane, misafirhane, Kuran kursu, oğrenci yurdu, hanımlar kultur merkezi gibi birimler bulunacak.
Vakfın hizmetlerinin bircoğu burada verilecek yani... M. BALA: Evet, bir ozetini goruyoruz sayılır. Ancak hamdolsun cok daha fazla hizmetler var. Fukara erzak hizmetlerimiz Camlıca ’daki merkezimizden gercekleştirilmekte. Beş ayrı yerde aşevi faaliyeti, oğrenci yurtları, Kuran Kursları mevcut. Yurticinde olduğu gibi yurtdışında da bircok yerde bu hizmetler yapılmakta.
Suriye başta olmak uzere mazlum coğrafyalara desteklerimiz var. Erzak dağıtımları, su kuyuları, cami, mescit, okul, Kuran Kursları vb. bircok faaliyet yapılmakta. Muhtelif dillerde kitap dağıtımları, kulturel faaliyetler gercekleştirilmekte. Adak, kurban hizmetleri verilmekte İnsani yardım ve eğitim anlamında akla gelebilecek bircok hizmet verilmeye calışılıyor.
Bircok coğrafyaya yayılan bir hizmetten bahsediyorsunuz. M. BALA: Evet, aynen oyle. 15-20 kişinin sığabileceği mekÂnlarda bir tas corbayla başlayan hizmetler yuzlerce kişinin aynı anda istifade edebileceği bir hale donuştu. Bu hizmetlerin benzerleri HudÂyî Gonulluleri ve dostları sayesinde Dunyanın ceşitli yerlerine ulaştı hamdolsun.
Bu gelişmeyi neye bağlıyorsunuz? M. BALA: Elbette ki kurucularının ve hizmet edenlerin ihlas ve samimiyetini Allah ’ın bereketlendirmesi olarak goruyoruz. Dort asır oncesinde Hazretin kurduğu bu kulliye ve vakıflar yıllarca hizmet vermiş, ancak cumhuriyet donemiyle bir inkıtaa uğramış. Muhterem Osman Nuri Topbaş Hocamızın onculuğunde ozellikle Uskudarlı hayırseverlerle Aziz Mahmud HudÂyî Vakfı olarak yeniden ihya edilmiş. O gunden bu yana vakfımız tekrar alanla verenin buluştuğu cok ozel bir muessese olarak hizmetlerine devam etmektedir.
Alanla verenin buluştuğu mekÂndan kastınız nedir? M. BALA: HudÂyî Hazretlerinin turbesinin giriş kapısının uzerinde bir şiir var. Deniliyor ki; “Dila tahsil edem dersen eğer zevki ilahiden/Nasibin alır giren elbet bÂb-ı HudÂyî ’den.” Hudayi Kulliyesinden iceri giren herkes nasipleniyor. Kimi maddi, kimi mÂnevî, kimi ilmi, kimi de irfÂnî. İmkÂnı olan veriyor, ihtiyacı olan alıyor. Orası verenle alan arasında bir kopru gibi. Bizlerin vazifesi de verenlere de, alanlara da hizmet etmek. Biri veriyorum diye gururlanmayacak, diğeri alıyorum diye kırılmayacak. Zor iş… Bilemeden hatalar yaparsak MevlÂm affetsin.
Son olarak kulliye ile ilgili HudÂyî dostlarına soylemek istediğiniz bir şeyler var mı? M. BALA: Allah herkese farklı farklı nimetler veriyor ve bu nimetlerden de hesaba cekileceğimizi bildiriyor. Bu nimetlerin şukrunu eda edebilmek icin de onumuze bazen cok guzel fırsatlar cıkarıyor. İşte bu kulliye de varlıklı insanlar icin amel defterinin acık kalmasına vesile olabilecek cok guzel bir sadaka-ı cÂriye. O nedenle biz katkıda bulunmak isteyenlerin hayrına mani olmuyor, hatta bunun icin bir tuğla da sizden olsun diye teşvik ediyoruz.
Peki destekte bulunmak isteyenler ne yapmalı? M. BALA: Hudayi Vakfının banka hesaplarına acıklama kısmına Kulliye yazarak bağışta bulunabilirler. Uskudar ve Camlıca'daki merkezlerimizden de makbuz mukabilinde yardımlarını yapabilirler.
Verdiğiniz bilgiler icin cok teşekkur ederiz.
İslam ve İhsan