
Muhterem Osman Nûri Topbaş Hocaefendi İslÂmofobi'ye karşı ummet-i Muhammed olarak bizlere duşen gorevi acıklıyor.
Gunumuzde, İslÂmʼın dunya capında rağbet bulmasına mÂnî olmak isteyenler tarafından, maalesef “İslÂmofobi” adı altında, İslÂmʼa ve muslumanlara karşı cirkin bir nefret ve duşmanlık dalgası oluşturuldu. Artık bir kısım insanlar, gerek cehÂletten, gerekse kasıtlı olarak “İslÂm” kelimesini, gunumuzun en buyuk fecaatlerinden biri olan “teror” kelimesiyle birlikte kullanmaya kalkışmaktadırlar.
HÂlbuki teror; kalpsizlik uzerine kurulmuştur ve onlara asl edep, ahlÂk, Allah sevgisi ve korkusu gibi ulvî hisler lÂzım değildir. Terorun gozyaşı yoktur, merhamet ve vicdÂnı yoktur.
İslÂm ise bunun tam zıddına, bilhassa şefkat ve merhamet uzerine bin edilmiştir. CenÂb-ı Hak Kur ’Ân-ı Kerîm ’de en cok “RahmÂn” ve “Rahîm” isimlerini, yani butun varlıkları kuşatan merhametini telkin buyurmaktadır. Peygamber Efendimiz de “Âlemlere rahmet” olarak gonderilmiştir.
Tarihe baktığımızda, terorle en fazla mucÂdele eden kişinin, Peygamber Efendimiz -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem- olduğunu goruruz. O ’nun 23 senelik nebevî hayatı, bir bakıma terorle mucadeleden ibarettir. İnsana karşı teror, hayvanlara karşı teror, nebÂtÂta karşı teror… Efendimiz -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem- hep bunlarla mucadele etmiştir. KÂfir olsun mu ’min olsun, dÂim her insanın hakkına riÂyeti esas almıştır. Neticede, kan golune donmuş olan colleri, huzura kavuşturmuş ve insanlık tarihinin bir daha gormediği eşsiz bir fazîletler medeniyetinin temellerini atmıştır.
Bugun ummet-i Muhammed olarak bizlere duşen; Âlemlere Rahmet Efendimizʼin yuce ahlÂkını gucumuz nisbetinde yaşayarak fiilen temsil ve tebliğ edebilmektir. Bunu lÂyıkıyla yapabildiğimiz takdirde, ne iftira ve hakaretlerin bir hukmu kalır, ne de mufteriler bir daha bu tip hakaretlere meydan bulabilirler…
Osman Nûri Topbaş Hocaefendi
Kaynak: http://www.osmannuritopbas.com/25-ocak-2015.html
İslam ve İhsan