
Fetih Suresi 4. ayeti ne anlatıyor? Fetih Suresi 4. ayetinin meali, Arapcası, anlamı ve tefsiri...Fetih Suresi 4. Ayetinin Arapcası:هُوَ الَّذ۪ٓي اَنْزَلَ السَّك۪ينَةَ ف۪ي قُلُوبِ الْمُؤْمِن۪ينَ لِيَزْدَادُٓوا ا۪يمَانًا مَعَ ا۪يمَانِهِمْۜ وَلِلّٰهِ جُنُودُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ وَكَانَ اللّٰهُ عَل۪يمًا حَك۪يمًاۙ
Fetih Suresi 4. Ayetinin Meali (Anlamı):O Allah, imanlarına iman katmaları icin mu ’minlerin kalplerine sekînet, huzur ve itminÂn indirdi. Goklerin ve yerin orduları yalnızca Allah ’ındır. Allah, her şeyi hakkiyle bilen, her hukmu ve işi hikmetli ve sağlam olandır.
Fetih Suresi 4. Ayetinin Tefsiri: اَلسَّك۪ينَةُ (sekînet), sukûn ve huzur demektir. Kalbin, gorup idrak ettiği acık deliller sebebiyle huzura ermesi boylece tum varlığıyla duşunce ve endişe sınırından kurtulup yakîn ve itminÂn hÂline erişmesidir. Bu makamda kalpteki ilimler kesinlik ifade eder. Sahibini korku ve endişelerden salim kılıp huzura eriştirir. İşte CenÂb-ı Hak, umre niyetiyle yanlarına hicbir silah almaksızın Medine ’den cıkıp Mekke ’ye doğru yol alan ve Hudeybiye ’de başlangıcta hic de istemedikleri durumlarla karşılaşan mu ’minlerin kalbine bir ikram olarak sekînet indirmiş, onları mÂnen takviye etmiştir. Bu ilÂhî yardım olmasaydı, belki Hudeybiye buyuk bir fetih haline gelemeyebilirdi. Mesela Allah Resûlu (s.a.s.), umre icin Mekke-i Mukerreme ’ye gitme arzusunu acıkladığında, muslumanlar korku ve endişeye kapılarak munafıklar gibi bunun apacık olume gitmek demek olduğunu duşunup sefere katılmak istemeyebilirlerdi. Hudeybiye ’de kÂfirler muslumanları umre yapmaktan alıkoyduğunda, Hz. Osman ’ın şehîd edildiği haberi geldiğinde veya Ebu Cendel o perişan haliyle muslumanların gozleri onunde cÂnî muşriklere geri cevrildiğinde muslumanlar tahrike kapılıp taşkınlık yapabilirlerdi. Hele maddelerini bir turlu hazmedemedikleri anlaşmanın imzalanma sırasında bir itaatsizlik olabilirdi. Fakat CenÂb-ı Hakk ’ın, gonullerine indirdiği o sekînet, huzur ve itminÂn sayesinde mu ’minler her bakımdan Allah Resûlu (s.a.s.) ’in emrine teslimiyet gosterdiler. İmtihanı kazandılar. Boylece o son derece tehlikeli sefer, en buyuk bir zaferle neticelenmiş oldu.
İşte goklerin ve yerin butun orduları emrinde bulunan CenÂb-ı Hak, istediği zaman onları mu ’minlere yardım icin seferber eder, onları destekler, kalplerine huzur verir ve onları her turlu hayra muvaffak kılar. Ki bu hayırların kemÂli, gunahlardan arınıp cennete girebilmektir. Allah TeÂl da, imanlarında sebat edip buyruklarını tutan erkek kadın tum mu ’minleri cennete koyacağını mujdelemektedir.
Kalplerindeki imansızlık hastalığı sebebiyle bir turlu itaat ve teslimiyet cizgisine gelemeyen munafıkların ve İslÂm ’a acıkca cephe almış muşriklerin durumuyla ilgili şoyle buyruluyor:Fetih Suresi tefsiri icin tıklayınız...
Kaynak: Omer Celik Tefsiri
Fetih Suresi 4. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler icin tıklayınız...
İslam ve İhsan