Kur ’an ’ın on sozu olarak kabul goren Fatiha suresinin kısaca tefsiri.Kur ’Ân-ı Kerîm ’in fihristi, mukaddimesi, onsozu olan FÂtiha sûresi, Mekkî bir sûredir. Kur ’Ân ’ın hulÂsasını bunyesinde barındırır. Ummu ’l-Kur ’Ân, Sûre-i Hamd, Sûretu ’ş-Şif gibi isimlerle anılır.
Mekke ’de ilk inen sûrelerdendir. Mekke ’de bir defa ve Medîne ’de bir defa olmak uzere iki kez nÂzil olduğu da rivayet edilmiştir.
Sûre, hamd, sozleşme ve du olmak uzere uc bolumden oluşur.
1. “Hamd Âlemlerin Rabbi olan Allah icindir.”
Hamd; buyuk gucu, otoriteyi ve varlığı vurhgulamak icin yapılan ovgudur. İcten gelen bir duyguyla, lÂyık olduğundan dolayı birisini ovmektir. TÂbiri cÂizse, varlığının onunde hurmetle yerlere eğilmektir. Şukurden daha geniş muhtevalıdır. Şukur bir nîmete, bir iyiliğe karşı yapılır. Hamd, ise nîmet verilsin verilmesin, iyilik yapsın yapmasın her turlu minnettarlığı ifade eder. Dil, beden ve kalbin minnet ve şukrunu icine alır.
Âlemler, Yaratıcı ’sına, mûcidine delÂlet eden her turlu varlığı icine alır. Sayısını ve adını bilmediğimiz nice Âlem vardır. Hazret-i Ali, “İnsanın her bir parcası bir Âlemdir.” demektedir. Butun bunları yoneten, idare ve sevk eden, besleyip buyuten Allah TeÂl ’dır. İşte boyle Âlemlerin Rabbine hamd olsun.
2. “O Rahman ’dır, Rahîm ’dir.” Rahman ’dır; dunyadaki butun varlıkları, îmÂn etsin etmesin her kulunu kuşatan engin merhamet sahibidir. Rahîm ’dir; daha dar bir alanda, yalnızca îman edip itaatkÂr kullarına Âhirette merhamet eden ve lûtufta bulunandır.
3. “Din gununun sahibidir.” Din kelimesi “d-y-n” kokunden gelir. “D-y-n” lugatlerde; borclanma, borcluluk, alacak-verecek, hesap gunu demektir. Herkesin hakkının tastamam verileceği, zerre kadar zulmun karşılıksız kalmayacağı, kayıtsız şartsız mutlak adÂletin hukum sureceği kıyamet gununun yegÂne sahibi, tek otoritesi ve idarecisi olan Âlemlerin Rabbi ’dir O…
İşte biz, boyle yuce bir Rab ’le sozleşme yapıp gunde kırk defa tekrar ederiz ki:
4. “Yalnız Sana ibadet eder, itaat eder, yolunda gider ve yalnızca tek guc ve iktidar sahibi olan Sen ’den yardım dileriz.”
Kulun, Âlemlerin Rabbi ile yapmış olduğu sozleşme vesikasıdır bu cumle... FÂtiha sûresini gunde beş vakit namazda, kırk defa okuduğumuza gore, bu sozleşmeyi de en az kırk kez tekrarlıyoruz.
Sûrenin sonunda ise du kısmı bulunmakta:
5. “Bizi dosdoğru yola, (SırÂt-ı Mustakîm ’e) ilet.”
Dosdoğru yolun ozellikleri nelerdir? diye soracak olursak:
6-7. “Kendilerine nîmet verdiklerinin yoluna (peygamberlerin, sÂlihlerin, sıddîkların ve şehidlerin yoluna)[1] ilet. Gazaba uğrayanların (yahudilerin) ve sapıtanların (hıristiyanların) yoluna değil.” Âmîn.
Dipnot:
[1] Bkz. en-NisÂ, 69.
Kaynak: Havva Unver, Şebnem Dergisi, Sayı: 194
İslam ve İhsan