
MunÂfikûn Suresi 9. ayeti ne anlatıyor? MunÂfikûn Suresi 9. ayetinin meali, Arapcası, anlamı ve tefsiri...MunÂfikûn Suresi 9. Ayetinin Arapcası:يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تُلْهِكُمْ اَمْوَالُكُمْ وَلَٓا اَوْلَادُكُمْ عَنْ ذِكْرِ اللّٰهِۚ وَمَنْ يَفْعَلْ ذٰلِكَ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ
MunÂfikûn Suresi 9. Ayetinin Meali (Anlamı):Ey iman edenler, mallarınız ve cocuklarınız Allah ’ı anmaktan sizi alıkoymasın. Boyle yapanlar, en buyuk zarara uğrayanların t kendisidir.
MunÂfikûn Suresi 9. Ayetinin Tefsiri:İnsanı Allah ’ı zikirden alıkoyan mÂnilerin başında mallar ve evlatlar gelir. Onlarla meşguliyet insanı gaflete duşurur ve zikirden engeller. Bu sebeple Yuce Rabbimiz bu hususta dikkatli davranmamızı istemektedir. Nitekim, “Kadınlara, oğullara, yuklerle altın ve gumuş yığınlarına, iyi cins salma atlara, sağmal hayvanlara ve ekinlere olan duşkunluk isteği insanlara cÂzip gosterildi” (Âl-i İmran 3/14) buyrularak mal ve evladın insan icin cÂzibesine; “İyi bilin ki, mallarınız ve evlatlarınız sizin icin ancak birer imtihan sebebidir…” (EnfÂl 8/28) buyrularak bunların imtihan vesilesi kılındığına dikkat cekilir. Resûlullah (s.a.s.) de: ‘‘Dunya tatlı, goz kamaştırıcı ve cekicidir. Allah onu sizin kullanmanıza verecek ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dunyaya aldanmaktan sakının… ’ ’ (Tirmizî, DeavÂt 9) buyurarak dunyanın carpıcılığına aldanmaktan sakındırır.
Şunu belirtmek gerekir ki, mu ’minlerden istenen, evlat ve aileleriyle ilgilenmemek; ticÂretle, malla mulkle, kazanc sağlayıcı işlerle meşgul olmamak değil, hayatın tabii akışı icerisinde ve insanın doğasının bir gereği olarak zaten gosterilmekte olan bu ilgi ve mesuliyetin, hayatın gercek anlamını unutturacak ve Allah ’a kul olma bilincini yitirmeye yol acacak bir sapmaya neden olmamasıdır.
“ZikrullÂh”; Allah ’ı zikretmek, anmak, O ’nu hatırda tutmaktır. Burada kastedilen ise Allah TeÂl ’yı, O ’nun isimlerini, sıfatlarını, emir ve yasaklarını, sevab ve azabını hatırlatan ve rızÂsına vesile olan farz ve nafile ibÂdetler; ezcumle namaz, oruc, zekÂt, hac, cihad, Kur ’Ân tilÂveti, va ’z u nasihat, tehlil: lÂilÂhe illallah, tesbih: subhÂnellah ve tahmid: elhamdulillah gibi Allah ’a yakınlaşmak icin yapılan ve daima Allah ’ı hatırlatıp O ’nun rızÂsı icin yerine getirilen amellerin her biridir.
Abdullah b. Busr (r.a.) ’den rivayete gore bir adam Resûlullah (s.a.s.) ’e hitÂben:
“-YÂ Rasûlallah! İslÂmiyetin emirleri coğaldı. Bana sıkı sıkıya yapışacağım bir şey soyle” dedi. O da:
‘ ’Dilin hep Allah ’ı zikretsin! ’ ’ (Muslim, Zikir 99) buyurarak Allah ’ı anmanın onemine dikkat cekmiştir.
Âyet-i kerîme buyuk bir ikaz ve tehditle son bulmakta; mal ve evlat ile uğraşacağım diye Allah ’ı zikirden gaflet edenlerin en buyuk bir zarara uğrayacaklarını haber vermektedir. Cunku bunlar, dunyayı Âhirete tercih etmekle cok zarar edecek, neticede ebedi hayatın izzet ve şerefinden mahrum kalacaklardır. Mal ve evlat, dunya ve hayat bitecek, Allah yanında onlara zillet ve husrandan başka bir şey kalmayacaktır. Şu Âyet-i kerîme bu gerceği ne guzel beyÂn eder:
“Mal ve oğullar dunya hayatının zînetidir. Asıl kalıcı olan sÂlih ameller ise Rabbinin katında hem mukÂfat bakımından daha hayırlı, hem de umit bağlamaya daha layıktır.” (Kehf 18/46)
Oyleyse:MunÂfikûn Suresi tefsiri icin tıklayınız...
Kaynak: Omer Celik Tefsiri
MunÂfikûn Suresi 9. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler icin tıklayınız...
İslam ve İhsan