
En'Âm Suresi 35. ayeti ne anlatıyor? En'Âm Suresi 35. ayetinin meali, Arapcası, anlamı ve tefsiri...En'Âm Suresi 35. Ayetinin Arapcası:وَاِنْ كَانَ كَبُرَ عَلَيْكَ اِعْرَاضُهُمْ فَاِنِ اسْتَطَعْتَ اَنْ تَبْتَغِيَ نَفَقًا فِي الْاَرْضِ اَوْ سُلَّمًا فِي السَّمَٓاءِ فَتَأْتِيَهُمْ بِاٰيَةٍۜ وَلَوْ شَٓاءَ اللّٰهُ لَجَمَعَهُمْ عَلَى الْهُدٰى فَلَا تَكُونَنَّ مِنَ الْجَاهِل۪ينَ
En'Âm Suresi 35. Ayetinin Meali (Anlamı):Buna rağmen eğer onların imandan yuz cevirmeleri sana ağır geliyorsa, o halde şÃ‚yet guc yetirebileceksen yer altından bir tunel kazıyarak veya goğe bir merdiven dayayarak onlara bir mûcize getiriver de gorup inansınlar! Halbuki Allah dileseydi hepsini hidÂyet uzere toplardı. Oyleyse sakın cÂhillerden olma!
En'Âm Suresi 35. Ayetinin Tefsiri:Allah Resûlu (s.a.s.), butun gucuyle gece gunduz İslÂm ’ı tebliğ ediyor, onune cıkan engelleri aşmaya calışıyor ve herkesin imana gelmesini arzu ediyordu. Hatta bu konuda zaman zaman ikaz edilecek derecede bir arzu ve iştiyak icindeydi. Dolayısıyla muhataplarının daveti kabul etmediğini hissettiğinde, o zaman onların kabulden başka bir ihtimalleri kalmasın diye Allah ’ın acık bir mûcize gondermesini arzulamaktaydı. Bu ayette CenÂb-ı Hak, Rasûlu ’nu uyarmakta ve şoyle demektedir: “Onların kufurde inat ve ısrarları karşısında sabırsızlık gosterme, vazifeni bizim gosterdiğimiz yolda ısrarla yerine getirmeye devam et. Eğer bu vazife mûcizelerle yerine getirilecek olsaydı, bunu bizzat kendimiz yapardık. Fakat, istenilen itikadî, amelî ve ahlÂkî gelişmenin sağlanabilmesi ve mukemmel bir takv toplumunun kurulması icin bu metot uygun değildir. Bununla birlikte, eğer onların yuz cevirmeleri ve hidÂyete kayıtsız kalmaları sebebiyle gonlunde oluşan acıya katlanamıyorsan ve kabul edebilecekleri apacık bir mûcizenin onların kalplerindeki katılığı dağıtıp imana gelmelerini sağlayacağını duşunuyorsan, o zaman kendin oyle bir mûcize getirmeye uğraş; gucun yeterse yer katmanlarını del gec veya goklere cık. Fakat ilÂhî kanunlarımızda boyle bir şeye yer olmadığından bu arzunu yerine getirmemizi bizden bekleme!” Zira Allah ’ın muradı butun insanların hidÂyete gelmesi değildir. Eğer boyle olsaydı herkesi ya melek yaparak veya mu ’min olacak şekilde yaratarak hidÂyet uzere birleştirirdi. O takdirde peygamberler ve kitaplar gondermeye, Allah ’ın istediği hayat tarzının yavaş yavaş yerleşmesi icin muminleri kÂfirlerle savaştırmaya hic gerek kalmazdı. Fakat Yuce Allah, İslÂm ’ın insanlara akli yoldan sunulmasını istemekte; akıllar ikn edilerek, kalpler itmi ’nana erdirilerek muslumanca bir hayat yaşanmasını murad etmektedir. CenÂb-ı Hakk ’ın bu muradını iyi anlamalı, onu gercekleştirmek icin usulune uygun calışmalı, ilÂhî kanunlara aykırı davranmaktan sakınmalı, cahillerden olmamak icin akıl ve firÂsetle hareket edilmelidir.
Sonuc itibariyle:
En'Âm Suresi tefsiri icin tıklayınız...
Kaynak: Omer Celik Tefsiri
En'Âm Suresi 35. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler icin tıklayınız...
İslam ve İhsan