Tin Suresi 6. ayeti ne anlatıyor? Tin Suresi 6. ayetinin meali, Arapcası, anlamı ve tefsiri...Tin Suresi 6. Ayetinin Arapcası:اِلَّا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ فَلَهُمْ اَجْرٌ غَيْرُ مَمْنُونٍۜ
Tin Suresi 6. Ayetinin Meali (Anlamı):Ancak iman edip sÂlih ameller yapanlar mustesnÂ! Onlar icin hic eksilmeyen ve tukenmeyen bir mukÂfat vardır.
Tin Suresi 6. Ayetinin Tefsiri:Bu ilÂhî fabrikayı calıştırma bakımından insanlar ikiye ayrılır:
Birincisi, Peygamber (s.a.s.) ’in davetini kabul etmeyenlerdir. İman ve sÂlih amellerden mahrum olan bu kimseler, bu fabrikayı, Yaratan ’ın rızÂsına uygun idare edemezler. Kendilerini yaratılmışların en mukemmeli kıla­bilecek imkÂnları, yaratılış gayesine aykırı bir istikÂmette kotuye kullanırlar. Boyle olunca da, hayatın başlangıc noktasından devamlı guzele ve ileriye doğru ilerlemek, kesintisiz gelişme ve ecir alma imkÂnından yararlanmak ye­rine geriye, insandan geri canlılar Âlemine doğru gitmiş, alcalmış olurlar. Aşağıların en aşağısı bir derekeye yuvarlanırlar. Hayvanlardan daha aşağı ve şaşkın hale duşerler. Neticede de, hallerine uygun bir ceza olarak cehennemin dibini boylarlar. Dolayısıyla onlar icin dunyada da ukbÂda da gonullerine ferahlık verecek mujdeli bir haber yoktur. Şu Âyet-i kerîme onların bu hazin durumunu ne guzel beyÂn eder:
“Yemin olsun ki biz cinlerden ve insanlardan bircok kimseyi cehenneme uyumlu yaratmışızdır. Şu sebeple ki, onların kalpleri var, fakat bununla gerceği anlamazlar; gozleri var onunla gormezler; kulakları var onunla işitmezler. HÂsılı bunlar hayvanlar gibidir, hatta onlardan daha şaşkındırlar. İşte asıl gafil olanlar da bunlardır.” (A‘rÂf 7/179)
İnsanın “aşağıların aşağısına cevrilmesi”nde, bebeklik, cocukluk, genclik donemlerinden gecip olgunluğa, en guclu ve kuvvetli donemine eriştikten sonra yavaş yavaş gucunun ve kuvvetinin azalması, bedeninde hastalık ve zaafiyetlerin oluşması, azalarının calışamaz hale gelmesi, iyice ihtiyarlayıp erzel-i omre duşmesi mÂnası da vardır. Oyle gucsuz bir duruma duşer ki hayat cekilmez olur. Şu iki Âyet-i kerîme onun bu hÂline ışık tutar:
“Kime uzun omur verirsek onu yaratılışta baş aşağı ceviririz. Hic akıl erdirmiyorlar mı ki gidiş nereye?” (YÂsîn 36/68)
“…İcinizden kimi erkenden, hatta cocuk yaşta olur. Kimi de omrun en duşkun cağına kadar yaşatılır da, daha once bazı şeyler oğrenmişken artık hicbir şey bilmez hÂle gelir.” (Hac 22/5)
İşin en dikkat ceken yonu, her insan uzerinde bu ilÂhî tasarruflar durmadan cereyan etmektedir. Hicbir insanın, uzerinde mutlak hÂkimiyeti olan bu kullî iradenin murakabe, kontrol, takip ve tasarrufundan cıkması, kurtulması mumkun değildir. Herkes mecbûren ve zarûreten Allah ’ın koyduğu bu ilÂhî fıtrî kanunlara uymak durumundadır.
İkincisi, Peygamber (s.a.s.) ’in davetini kabul eden, getirdiği esaslara inanıp sÂlih amel işleyen bahtiyarlardır. Onlar yaratılış gayelerine uygun davrandıkları, kendilerine emÂnet edilen ilÂhî fabrikayı, Yaratan ’ın rızÂsına uygun calıştırdıkları icin dunyada devamlı daha guzele ve daha iyiye doğru ilerlerler. An be an, nefes be nefes, adım be adım, gun be gun sevaplarını, Hakk ’a yakınlıklarını artırırlar. Samimi niyetleri, Allah TeÂl ’nın tum yasaklarından kacınmak, razı olduğu işleri en guzel şekilde yerine getirmek olduğu icin, gucleri yettikce bunları yapar sevaplarını alırlar. Hastalık ve yaşlılık gibi zaruri sebeplerle ibÂdetlerinde bir aksama olursa da Yuce Rabbimiz, genclik ve sıhhatli hallerinde yaptıkları gibi bunları yapmış kabul eder ve sevaplarını eksiksiz verir. Âhirette de huzuruna getirdikleri guzel amelleri duruma gore bire ondan başlayıp bire yuz, bire yedi yuz ve istediğine daha fazla katlayarak (bk. Bakara 2/161; En‘Âm 6/160) mukÂfatlarını tastamam verir. Onları yuksek cennetlerde eksilmesi, azalması, kesilmesi mumkun olmayan bol ve ebedî nimetlere gark eder.
Oyleyse:
Tin Suresi tefsiri icin tıklayınız...
Kaynak: Omer Celik Tefsiri
Tin Suresi 6. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler icin tıklayınız...
İslam ve İhsan