ZilzÂl Suresi 7. ayeti ne anlatıyor? ZilzÂl Suresi 7. ayetinin meali, Arapcası, anlamı ve tefsiri...ZilzÂl Suresi 7. Ayetinin Arapcası:فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُۜ
ZilzÂl Suresi 7. Ayetinin Meali (Anlamı):Artık kim zerre ağırlığınca bir iyilik yapmışsa, onu gorur.
ZilzÂl Suresi 7. Ayetinin Tefsiri:Nihayet iyilere amel defterleri sağ tarafından, kotulere de sol tarafından verilir. (bk. HÂkka 69/19-37; İnşikÂk 84/7-15) Dunyada kucuk buyuk butun yaptıkları amel defterlerine yazılmıştır. Amellerini eksiksiz orada gorurler. Zerre ağırlığınca bir iyilik yapmış olsalar, onu gorurler. Yine zerre kadar kotuluk işlemiş olsalar onu gorurler. الذرة (zerre), gozle gorulur gorulmez derecede kucuk karınca, guneş ışığında sezilebilecek zerrecikler demektir. Burada maksat, beşer hissiyÂtının sezebileceği en kucuk şeyle sorumluluğun en kucuk miktarını bildirmektir. En kucuk bir iyiliğin veya kotuluğun bile Allah katında kaybolmayacağını haber vermektir. Zira her şey, en kucuk bir ihmale uğramadan o defterlerde kayıt altına alınmıştır. Mevzuyla alakalı diğer Âyet-i kerîmelerde şoyle buyrulur:
“Herkesin amel defteri onune konulacak; sen gunahkÂrların o defterde yazılı olanlardan dolayı odleri patlayacak şekilde korktuklarını goreceksin. Hayretler icinde: «Yazıklar olsun bize! Bu nasıl defter ki, kucuk buyuk demeden, hicbir şeyi dışarıda bırakmadan ne yapmış, ne soylemişsek hepsini saymış dokmuş!» diyecekler. Boylece yaptıkları her şeyi amel defterlerinde bulacaklar. Rabbin hic kimseye zulmetmez.” (Kehf 18/49)
“KıyÂmet gunu herkes dunyada iken yaptığı iyilik ve kotulukleri onunde hazır bulacak; ama kendisi ile gunahları arasında cok uzun bir mesafe olmasını isteyecek. Allah sizi azabından sakındırıyor. Cunku Allah, kullarına cok şefkatlidir.” (Âl-i İmrÂn 3/30)
Madem insan o gun, zerre miktarı kadar bile olsa yaptığı butun iyilikleri ve kotulukleri gorecek, o halde o, dunyadayken hesabını zerre miktÂrına gore yapmalıdır. “Kucuktur, bundan bir şey olmaz” diyerek mekruhları bile işlemekten kacınacağı gibi, “kucuktur, bunun bir faydası olmaz” diyerek de en kucuk iyilikleri bile ihmal etmemeli, elinden geldiği kadar iyilik yapmalıdır. Gunahın kucukluğune değil, onu kime karşı işlediğine; iyiliğin kucukluğune değil, onu kimin adına yaptığına dikkat etmelidir. Nitekim Resûlullah (s.a.s.) hicbir iyiliğin onemsiz olmadığını ve hicbir gunahı basit gormemek gerektiğini şoyle ifade buyurur:
“Yarım hurma ile veya bir guzel sozle olsa bile kendinizi ateşten koruyun.” (BuhÂrî, Edeb 34; Muslim, ZekÂt 66-70)
“Sizden bir şey isteyeni eli boş geri gondermeyin; kızartılmış koyun veya sığır tırnağı bile olsa verin.” (MÂlik, Muvatta ’, Sıfatu ’n-Nebi 5)
“Âişe! İnsanların kucumsediği gunahlardan uzak dur. Cunku onları da kaydeden gorevli melekler vardır.” (İbn MÂce, Zuhd 29; DÂrimî, RikÂk 17)
Rivayete gore, bir fakir muminlerin annesi Hz. Aişe ’den yiyecek bir şeyler istedi. Onunde bir miktar uzum vardı. Orada bulunan birisine:
“- Bir tane al ve bunu ona ver” dedi. Bu kişi ona hayretle bakmaya başladı. Bunu goren Aişe (r.a.) şoyle dedi:
“- Buna hayret mi ediyorsun! Biliyor musun, bu bir tanede kac tane zerre ağır­lığı vardır.” (Muvatta ’, Sadaka 6)
Sa‘d b. Ebi Vakkas (r.a.), birisine sadaka olarak sadece iki hurma verdi. Dilenci elini kapattı. Dilenciye şoyle dedi:
“- Allah bizden zer­relerin ağırlığını dahi kabul eder. İki hurma tanesinde ise pek cok zerre ağırlığı vardır.” (Kurtubî, el-CÂmi‘, XX, 152)
LokmÂn (a.s.) ’ın oğluna verdiği şu nasihat ise bu acıdan ne kadar tesirli ve mÂnidÂrdır:
“EvlÂdım! Yaptığın iyilik veya kotuluk hardal tanesi ağırlığında bile olsa, bir kayanın icinde saklı da olsa, goklerin veya yerin herhangi bir noktasında bile bulunsa, Allah onu cıkarıp Âhirette karşına getirir. Cunku Allah her şeyi butun incelikleriyle bilir, her şeyden hakkiyle haberdardır.” (LokmÂn 31/16)
Anlaşıldığı uzere bu Âyetlerde sadece mahşer yerinde “amellerin gorulmesi”nden bahsedilir. “Amellerin karşılığının gorulmesi” ise hesaptan ve her biri kişi hakkında “cennetlik” ya da “cehennemlik” hukmu verilmesinden sonradır. Hesap sırasında CenÂb-ı Hak bazı gunahları affedebilir. Bazı kullarına şefaat yetkisi verebilir. Onların şefaatiyle bir kısım insanları affedebilir. Mu ’minlerin amellerini bire ondan başlayıp, bire yuz, bire yedi yuz ve daha fazla bir karşılıkla mukÂfatlandırabilir. (bk. Bakara 2/161; En‘Âm 6/160) Kur ’Ân-ı Kerîm ’in haber verdiğine gore kıyamet gunu pek cok safhalardan oluşur. Her safhanın kendine gore hadiseleri ve manzaraları olur.
Şimdi, o dehşetli gune hazırlık yapmak uzere insanın oncelikle en buyuk duşmanı olan kendi nefsiyle cok kapsamlı bir mucahedeye girişmesi ve bu konuda sabahları erkenden duşmana saldıran iyi eğitilmiş savaş atları gibi uyanık ve gayretli olması gerektiğini acıklamak uzere ÂdiyÂt sûresi geliyor:
ZilzÂl Suresi tefsiri icin tıklayınız...
Kaynak: Omer Celik Tefsiri
ZilzÂl Suresi 7. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler icin tıklayınız...
İslam ve İhsan