Bakara Suresi 272. ayeti ne anlatıyor? Bakara Suresi 272. ayetinin meali, Arapcası, anlamı ve tefsiri...Bakara Suresi 272. Ayetinin Arapcası:لَيْسَ عَلَيْكَ هُدٰيهُمْ وَلٰكِنَّ اللّٰهَ يَهْد۪ي مَنْ يَشَٓاءُۜ وَمَا تُنْفِقُوا مِنْ خَيْرٍ فَلِاَنْفُسِكُمْۜ وَمَا تُنْفِقُونَ اِلَّا ابْتِغَٓاءَ وَجْهِ اللّٰهِۜ وَمَا تُنْفِقُوا مِنْ خَيْرٍ يُوَفَّ اِلَيْكُمْ وَاَنْتُمْ لَا تُظْلَمُونَ
Bakara Suresi 272. Ayetinin Meali (Anlamı):İnsanları doğru yola eriştirmek senin vazîfen değildir. Ancak Allah dilediğini doğru yola ulaştırır. Hayır olarak her ne harcarsanız, faydası kendiniz icindir. Bu sebeple siz, sadece Allah rızÂsını kazanmak icin vermelisiniz. İyilik olarak her ne harcarsanız, mukÂfatı size tam olarak odenir ve hicbir şekilde haksızlığa uğramazsınız.
Bakara Suresi 272. Ayetinin Tefsiri:Peygamber Efendimiz ’in vazifesi, Kur ’an ’ın Âyetlerini tebliğ ederek insanlara doğru yolu gostermektir. “Sen de hic şuphesiz insanlığı dosdoğru bir yola cağırmaktasın” (Şûr 42/52) gibi Âyetler bu gerceği teyid eder. Yoksa onun vazifesi, insanları doğru yola eriştirmek ve onların iman etmelerini sağlamak değildir. Bu mÂnada hidÂyet, Sadece Allah TeÂl ’ya mahsustur. Nitekim bu hakikati acıklayan diğer bir Âyet-i kerîmede şoyle buyrulur:
“Rasûlum! Sen sevdiğini doğru yola erdiremezsin, lÂkin Allah dilediğini doğru yola eriştirir. Cunku, doğru yola girecek olanları en iyi O bilir.” (Kasas 28/56)
Rivayete gore fakîr muslumanlar coğalınca Resûlullah (s.a.s.), muslumanların muşriklere yardım etmesini yasakladı. Boylece onların, sadakaya olan ihtiyacları sebebiyle İslÂm ’a girmelerini istedi. Bunun uzerine bu Âyet nÂzil oldu. (Taberî, CÂmi‘u ’l-beyÂn, III, 130) İslÂm ’a girmeleri icin onlara sadaka verilmesini yasaklamanın doğru olmadığını bildirdi. Cunku hidÂyet, paraya bağlı bir durum değil, tamÂmen Allah ’ın takdirine bağlı bir sırdır.
İbn AbbÂs ’tan gelen bir rivayete gore ise, Ensar ’dan bazılarının Kurayza ve Nadîr oğullarından akrabaları vardı ve onlara sadaka vermek istemezlerdi. Onlara sadaka vermek icin musluman olmalarını talep ederlerdi. Boyle durumlar uzerine bu Âyet nÂzil olmuştur. (Taberî, CÂmi‘u ’l-beyÂn, III, 130-131)
Dolayısıyla bu Âyet-i kerîmenin, ister muşrik, ister Ehl-i kitaptan olsun aralarında din ayrılığı olan akrabalara ve diğer insanlara, ihtiyac icinde olmaları halinde, musluman ve fakir yakınlar ihmal edilmeksizin sadaka vermekte bir sakınca olmadığı hakkında genel bir hukum getirdiği anlaşılmaktadır. Mu ’minler, imkÂnları olcusunde yakından uzağa herkese yardım ellerini uzatacaklar ve iman edenler oncelikli olmak uzere başka dinden olan muhtaclara da Allah icin yardım edeceklerdir. Zira yapılan butun iyilikler ve her turlu yardımlar, sadece yapanın sevap hÂnesine yazılmaktadır. İyilik yapan, zÂhiren başkasına olsa bile aslında ancak kendisi icin iyilik yapmaktadır. O halde sırf Allah rızÂsını kazanma niyetiyle iyilik ve infaka devam etmek gerekir. Zira cok comert ve sonsuz kerem sahibi olan Yuce MevlÂmız, bunların karşılığını tam olarak odeyecek ve kimseye zerre kadar haksızlık yapılmayacaktır.
Bununla birlikte verirken, gelen Âyetin de acıkladığı gibi oncelik sırasına dikkat gosterilmelidir:
Bakara Suresi tefsiri icin tıklayınız...
Kaynak: Omer Celik Tefsiri
Bakara Suresi 272. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler icin tıklayınız...
İslam ve İhsan