
Humeze ne demektir? Humeze suresi ne zaman ve nerede indirilmiştir? Humeze suresinin okunuşu, anlamı ve tefsiri nasıldır? Humeze suresinin Arapcası ve meali...Humeze sûresi, Mekke doneminde inmiştir. Sûre, 9 Âyettir. Humeze, insanları arkadan cekiştiren, ayıplayan kimse demektir.
HUMEZE SURESİ DİNLE - FATİH COLLAK
HUMEZE SURESİ ARAPCA
HUMEZE SURESİNİN TURKCE OKUNUŞU* (*Turkce okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun gorulmemektedir. Ayetler Turkce olarak arandıkları icin aramalarda cıkmak icin sitemize eklenmiştir.)
BismillÂhirrahmanirrahim.
﴾1-2﴿ Veylun li kulli humezetin lumezetin. Ellezî cemea mÂlen ve addedehu.
﴾3﴿ Yahsebu enne mÂlehû ahledehu.
﴾4﴿ Kell le yunbezenne fîl hutameti.
﴾5﴿ Ve m edrÂke mÂl hutametu.
﴾6-7﴿ NÂrullÂhil mûkadetu. Elletî tettaliu alÂl ef ’ideti.
﴾8-9﴿ İnneh aleyhim mu ’sadetun. Fî amedin mumeddedetin.
HUMEZE SURESİNİN ANLAMI RahmÂn ve Rahîm olan Allah ’ın adıyla.
﴾1-2﴿ Arkadan cekiştirmeyi, yuze karşı eğlenmeyi Âdet edinen herkesin vay haline! O ki mal toplamış ve onu sayıp durmuştur.
﴾3﴿ (O), malının kendisini ebedî kılacağını zanneder.
﴾4﴿ Hayır! Andolsun ki o, Hutame ’ye atılacaktır.
﴾5﴿ Hutame ’nin ne olduğunu bilir misin?
﴾6-7﴿ Allah ’ın, tutuşturulmuş, (yandıkca) tırmanıp kalplerin ta ustune cıkan ateşidir.
﴾8-9﴿ Onlar (bu ateşin icinde) uzatılmış sutunlara bağlanmışlar ve o vaziyette o (ateş) uzerlerine kapatılmıştır.
HUMEZE SURESİNİN TEFSİRİ
Burada CenÂb-ı Hakk ’ın “veyl olsun, yazıklar olsun” tehdidine mustahak bir insan tipi dikkatlere sunulur. Onun, Allah ’ın kahır, gazap ve azabını celbedici son derece cirkin vasıfları gozler onune serilir:
O, هُمَزَةٌ (humeze) ve لُمَزَةٌ (lumeze)dir. Humeze, “hemz” kelimesinden gelir. Hemz; kırmak, durtmek, yere calmak demektir. Buna gore “humeze”, insanların namus, nesep ve haysiyetiyle oynamayı, onları incitmeyi, kotuleyip kınamayı, gıybet etmeyi, şeref ve onurlarını yaralamayı Âdet edinmiş koğucu kimselerdir. Lumeze ise “lemz” kelimesinden gelir. Lemz; mızrak saplar gibi yaralamak, ayıplamak, kaş goz kırparak eğlenmek niyetiyle birini diğerine gostermek gibi mÂnalara gelir. “Lumeze” de herkesi ayıplamayı, şuna buna ayıp ve kusur isnat ederek eğlenmeyi, kaş goz işaretleriyle birini başkalarına gostererek aşağılamayı Âdet haline getiren kimselerdir.
HÂsılı “humeze” ve “lumeze”, ister arkasından ister yuzune karşı olsun; gerek bedeni, gerek namusu, gerek nesebi, soyu sopuyla alakalı olsun; gerek sozle gerekse el, kaş, goz işaretleriyle olsun, duyduğunda veya gorduğunde bir insanı uzecek, gonlunu incitecek her turlu cirkin soz, fiil ve davranışları icine almakta ve bunların hepsini yasaklamaktadır. Bu beyÂn, CenÂb-ı Hakk ’ın kullarını ne kadar cok sevdiğini, onlara ne kadar cok değer verdiğini ve onların haklarını, şeref ve haysiyetlerini korumaya ne kadar ehemmiyet verdiğini gosteren apacık işaretlerdir. Nitekim şu Âyet-i kerîmeler, burada “hemz ve lemz” olarak hulÂsa edilen mezmûm hal ve hareketleri daha acık bir şekilde acıklayıp yasaklamaktadır:
“Ey iman edenler! Bir topluluk bir başka toplulukla alay etmesin; belki de o alaya aldıkları kendilerinden daha hayırlıdır. Kadınlar da başka kadınlarla alay etmesinler; belki o alaya aldıkları kendilerinden daha hayırlıdır. Birbirinizi ayıplamayın; birbirinizi incitici, aşağılayıcı kotu lakaplarla cağırmayın. Bir insan iman ettikten sonra onu fÂsıklığı cağrıştıran bir isimle cağırmak ne kotu bir davranıştır ve boyle yapıp imandan sonra fÂsıklık damgası yemek de ne kotudur. Bu tur davranışların ardından kim tevbe edip Allah ’a yonelmezse, işte onlar zÂlimlerin t kendileridir. Ey iman edenler! Zannın coğundan sakının; cunku zannın bir kısmı gunahtır. Birbirinizin gizli hallerini ve kusurlarını araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz olmuş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah ’a gonulden saygı besleyip O ’na karşı gelmekten sakının. Şuphesiz Allah, tevbeleri cokca kabul edendir, engin merhamet sahibidir.” (HucurÂt 49/11-12)
İnsanı boyle gunahlara sevk eden sebep, mÂnayı değil maddeyi sevmek, Âhireti bırakıp dunyaya sarılmak, malın mulkun cokluğu ile şımarmak, gecerli değer olcusu olarak sadece maddeyi kabul edip başkalarını kucuk gormektir. Bu yuzdendir ki, o humeze ve lumeze ’nin helÂl haram demeden mal biriktirdiği; cimriliğinin ve maddeye tapan bir kişi olduğunun bir işareti olarak da onu tek tek saydığı belirtilir. Malına oyle tapmaktadır ki, Allah ’ı ve olumu unutmakta; malının gercekte kendinin değil, kendisine imtihan icin gecici bir sureliğine emÂneten verildiğini, bir sure sonra onları dunyada bırakıp gideceğini aklına getirmemekte; dolayısıyla onda Allah ’ın ve muhtacların hakları olduğunu unutmakta; durmadan “benim malım, benim mulkum” diyerek bunun kendini ebedi yaşatacağı gafletine duşmektedir. Halbuki gercek, onun sandığı gibi değildir. Olumle butun dunya malı dunyada bırakılacak ve insan Âhirette sadece yaptıklarıyla baş başa kalacaktır:
Allah ’a kulluğu bırakıp malına tapan, diliyle ve kaş goz işaretleriyle insanları yaralayan o bedbahtlar, ote dunyada اَلْحُطَمَةُ (Hutame)ye atılacaklardır. Hutame, cehennemin bir ismidir. “Kırıp geciren, parcalayan” demektir. Cunku cehennem, icine atılanları yakmakta, kırıp parcalamaktadır. Burada cehenneme “hutame” denmesinde şoyle bir incelik vardır: “Hutame”, humeze ve lumeze vezinlerine uygundur. Humeze, lumeze, soz ve davranışlarıyla insanların onurlarını kıran, şeref ve haysiyetlerini inciten, mahveden insandır. Bu davranışlarına tam uygun bir ceza olarak onlar, icine duşenleri catır catır kıracak ve mahvedecek olan “hutame”ye atılmaktadırlar. Yine bu “hutame” isminde, cehenneme atılanların, ateş icinde yandıkca catır catır kırılan odunlar gibi olacaklarına da işaret vardır. Burada humeze ve lumeze takımına Âdeta şoyle denilmektedir: “Ey başkasının şahsiyetini, şeref ve haysiyetini kıran, taşlayan, ayıplayan ahmak! Onunde seni de boyle kırıp parcalayacak Hutame vardır.”
Onların Hutame ’ye atlışları لَيُنْبَذَنَّ (le yunbezenne) fiiliyle haber verilir. اَلنَّبْذُ (nebez), bir şeyi hic değer vermeden, kıymetsiz ve hakir gorerek atmak mÂnasına gelir. Bu dunyada zenginliği sebebiyle kendini değerli sanan o kişi kıyamet gunu hakir biri olarak cehenneme atılacaktır. Burada Hutame, Allah TeÂl ’ya izÂfe edilerek نَارُ اللّٰهِ (nÂrullÂh) yÂni “Allah ’ın ateşi” olarak tarif edilir. Kur ’Ân-ı Kerîm ’de sadece burada boyle bir ifade gecmektedir. Bunun hikmeti, sadece o ateşin dehşetini ve korkuncluğunu anlatmak icin değil, aynı zamanda dunyada mal varlığı sebebiyle gurura kapılıp boburlenenlerin CenÂb-ı Hak katında ne kadar nefretle karşılandıklarını belirtmek icindir. Allah TeÂlÂ, o gibileri yakacak olan bu ateşe mahsus olmak uzere onu kendine nispet etmiştir.
HutÂme ’nin ateşi ta gonullere kadar yukselecek ve onları yakacaktır. Bu ifade iki incelik taşır. Birincisi; gonul bedenin en nazik yeridir, en cok acıyı o duyar. En kucuk acıyı bile hisseder. Ateşin oraya ulaşması, cehennemde yananların ne kadar dehşetli bir acı duyacaklarını ifade eder. İkincisi; gonul duşuncelerin mahallidir. İşte ateş, o kotu niyetleri, duşunceleri, bÂtıl itikatları taşıyan gonulleri saracak ve bu kotu duşunceleri sebebiyle onları yakıp kavuracaktır.
Vasıfları anlatılan suclular, cehenneme atılacak, cehennem ustlerine kapatılacaktır. Onlar icin, değil kapı veya pencere, bir delik bile olmayacaktır. Uzerlerine yuksek sutunlar dikilecektir. Yahut, bu suclular, yuksek sutunlar ile bağlanacaklardır. Yahut ateşin alevi uzun sutunlar şeklinde yukselecektir. HÂsılı onlar azap ustune azaba, ceza ustune cezaya uğratılacaklardır. Rabbimiz butun kullarını azabından, cehenneminden muhafaza buyursun! Amin.
Humeze sûresi, Âhireti unutup maddeye taparak insanların maddi manevî haklarına tecavuz eden kÂfirlerin daha ziyade Âhirette karşılaşacakları kotu akıbeti haber verir.
HUMEZE SURESİ HAKKINDA BİLGİLER Humeze sûresi, Mekke doneminde inmiştir. Sûre, 9 Âyettir. Humeze, insanları arkadan cekiştiren, ayıplayan kimse demektir.
Humeze Sûresinin Nuzûlu Humeze sûresi, Mushaftaki sıralamada yuz dorduncu, iniş sırasına gore otuz ikinci sûredir. KıyÂmet sûresinden sonra, MurselÂt Sûresi ’nden once Mekke ’de inmiştir.
Humeze Sûresinin Adı / Ayet Sayısı Sûre adını 1. Âyette gecen ve “arkadan cekiştirme” anlamına gelen humeze kelimesinden almıştır.
Humeze Sûresinin Konusu Sûrede insanları kucumseme, kusur arama gibi davranışlar eleştirilmekte; servete guvenme ve onu yanlış yolda kullanmanın kişiye ne buyuk zararlar getireceği anlatılmaktadır.
Kaynak: kuranvemeali.com
İslam ve İhsan
HUMEZE SURESİ ARAPCA VE MEALİ