
Aklî okuma ile kalbî okumanın arasındaki fark nedir?Nurettin Topcu şoyle der:
“Kalp ile okunmayan KurʼÂnʼdan kim ne anladı? KurʼÂnʼda sonsuzluğu dolduran kalbi bulamayan, Buyuk KitÂbʼı hic anlamamıştır. Cennetʼi fÂnî isteklerden sıyrılmış saf kalpte aramayıp da bÂzı beden hareketlerinin karşılığı olarak satın almaya hazırlananlar, gÂfil tuccarlara benzerler. Onlar kalpteki Cennet neşvesini hicbir zaman tatmayacaklardır. Taassup sahipleri gibi, butun omrunu kalbinden habersiz geciren huner ve zek adamları yok mu? İşte onlar, kanları donmuş, kaskatı kesilmiş olu ruhlardır.
Kalbin keşifleri, aklın buluşları gibi sınırlı değildir. Onun nÂ-mutenÂhî dereceleri vardır. Kalp adamını bodur akıl sahipleriyle yan yana koyan gibi bir ahmak olur mu? Her şeyden şuphe edilir, kalpten şuphe edilmez. Her şeyi kırmak cÂiz olur, kalp kırmak cinayettir. Fetihlerin en guzeli kalplerin fethidir…
Son nefesine kadar kalbini (vahiyden mahrum bir) aklın şerlerinden koruyabilen insan, insanların en bahtiyarıdır. İnsanın asıl huneri, kalbini kullanabilmektir, kalbin emirlerine uymasını bilmektir. Dunya, kalbin emirlerine Âsî şeytanlarla doludur. Bu şeytanların işÃ‚reti, sana akıllılık gibi geliyor…” (Var Olmak, sf. 126)
Kaynak: www.2g1d.com
İslam ve İhsan