
Şukur ne demektir? Şukur kac ceşittir? Nimetlere nasıl şukretmeliyiz? Şukur ile ilgili ayet ve hadisler nelerdir? Şukretmenin fazileti nedir? Şukur namazı nasıl kılınır? Kısaca Allah'a şukretmek ile ilgili ayetler ve hadisler...Şukur, verilen herhangi bir nimetten dolayı, bu nimeti verene karşı soz, fiil veya kalp ile gosterilen saygı ve minnettÂrlıktır. Şukur; nîmetlerin asıl sahibini tanımak ve onları ihsÂn eden Rabbine; ozu, sozu ve davranışlarıyla itaat hÂlinde bir hayat yaşamaktır. Buna gore, butun nîmetlerin Hakʼtan olduğunu bilip dil ile şukretmek gerektiği gibi, o nîmetlerden mahrum olanlara ikram etmek de, fiilî şukrun en guzel tezÂhurlerinden biridir.
Şukur Uc Kısımdır:
Kalbin şukru: Nîmeti duşunmektir. Dilin şukru: Nîmete karşılık hamd u sen etmektir. Diğer ÂzÂların şukru: İstihkākı kadar nîmetin karşılığını vermektir. ŞUKUR - ŞUKRETMEK İLE İLGİLİ AYETLER Bakara Suresi, 52. ayet: "Bundan sonra, (artık) şukredesiniz diye sizi bağışladık."
Bakara Suresi, 56. ayet: "Sonra şukredesiniz diye, sizi olumunuzden sonra dirilttik."
Bakara Suresi, 152. ayet: "Oyleyse (yalnızca) Beni anın, Ben de sizi anayım; ve (yalnızca) Bana şukredin ve (sakın) nankorluk etmeyin."
Bakara Suresi, 158. ayet: "Şuphesiz, 'Safa' ile 'Merve' Allah'ın işaretlerindendir. Boylece kim Evi (Ka'be'yi) hacceder veya umre yaparsa, artık bu ikisini tavaf etmesinde kendisi icin bir sakınca yoktur. Kim de gonulden bir hayır yaparsa (karşılığını alır). Şuphesiz Allah, şukrun karşılığını verendir, bilendir."
Bakara Suresi, 172. ayet: "Ey iman edenler size rızık olarak verdiklerimizin temiz olanlarından yiyin ve yalnızca O'na kulluk ediyorsanız, (yine yalnızca) Allah'a şukredin."
Bakara Suresi, 185. ayet: "Ramazan ayı... İnsanlar icin hidayet olan ve doğru yolu ve (hak ile batılı birbirinden) ayıran apacık belgeleri (kapsayan) Kur'an onda indirilmiştir. Oyleyse sizden kim bu aya şahid olursa artık onu tutsun. Kim hasta ya da yolculukta olursa, tutmadığı gunler sayısınca diğer gunlerde (tutsun). Allah, size kolaylık diler, zorluk dilemez. (Bu kolaylık) sayıyı tamamlamanız ve sizi doğru yola (hidayete) ulaştırmasına karşılık Allah'ı buyuk tanımanız icindir. Umulur ki şukredersiniz."
Bakara Suresi, 243. ayet: "Binlerce kişinin olum korkusuyla yurtlarından cıktıklarını gormedin mi? Allah onlara: "Olun" dedi, sonra da onları diriltti. Şuphesiz Allah, insanlara karşı fazl sahibidir. Ancak, insanların coğunluğu şukretmez."
Al-i İmran Suresi, 123. ayet: "Andolsun, siz gucsuz iken Allah size Bedir'de yardımıyla zafer verdi. Şu halde Allah'tan sakının, O'na şukredebilesiniz."
Al-i İmran Suresi, 144. ayet: "Muhammed, yalnızca bir elcidir. Ondan once nice elciler gelip-gecmiştir. Şimdi O olurse ya da oldurulurse, siz topuklarınız uzerinde gerisin geriye mi doneceksiniz? İki topuğu uzerinde gerisin geri donen kimse, Allah'a kesinlikle zarar veremez. Allah, şukredenleri pek yakında odullendirecektir."
Al-i İmran Suresi, 145. ayet: "Allah'ın izni olmaksızın hicbir nefis icin olmek yoktur. O, suresi belirtilmiş bir yazıdır. Kim dunyanın yararını (sevabını) isterse ona ondan veririz, kim ahiret sevabını isterse ona da ondan veririz. Biz şukredenleri pek yakında odullendireceğiz."
Nisa Suresi, 147. ayet: "Eğer şukreder ve iman ederseniz, Allah azabınızla ne yapsın? Allah şukrun karşılığını verendir, bilendir."
Maide Suresi, 6. ayet: "Ey iman edenler, namaza kalktığınız zaman yuzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başlarınızı meshedin ve her iki topuğa kadar ayaklarınızı da (yıkayın.) Eğer cunupseniz temizlenin (gusul edin); eğer hasta veya yolculukta iseniz ya da biriniz ayak yolundan (hacet yerinden) gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız da su bulamamışsanız, bu durumda, temiz bir toprakla teyemmum edin (hafifce) yuzlerinize ve ellerinize ondan surun. Allah size gucluk cıkarmak istemez, ama sizi temizlemek ve uzerinizdeki nimeti tamamlamak ister. Umulur ki şukredersiniz."
Maide Suresi, 89. ayet: "Allah sizi, yeminlerinizdeki rastgele soylemelerinizden, boş sozlerden' dolayı sorumlu tutmaz, ancak yeminlerinizle bağladığınız sozlerden dolayı sizi sorumlu tutar. Onun (yeminin) kefareti, ailenizdekilere yedirdiklerinizin ortalamasından on yoksulu doyurmak ya da onları giydirmek veya bir koleyi ozgurluğune kavuşturmaktır. (Bunlara imkan) Bulamayan (icin) uc gun oruc (vardır.) Bu, yemin ettiğinizde (bozduğunuz) yeminlerinizin kefaretidir. Yeminlerinizi koruyunuz. Allah, size ayetlerini boyle acıklar, umulur ki şukredersiniz."
En'am Suresi, 53. ayet: Boylece: "Allah icimizden bunlara mı lutufta bulundu?" demeleri icin onlardan bazısını bazısıyla denedik. Allah, şukredenleri daha iyi bilen değil mi?"
En'am Suresi, 63. ayet: De ki: "Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarmaktadır ki, siz (acıktan ve) gizliden gizliye ona yalvararak dua etmektesiniz: -Andolsun, bizi bundan kurtarırsan, gercekten şukredenlerden oluruz."
Araf Suresi, 10. ayet: "Andolsun, sizi yeryuzunde yerleşik kıldık ve orda size gecimlikler yarattık. Ne az şukrediyorsunuz?"
Araf Suresi, 17. ayet: "Sonra muhakkak onlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım. Onların coğunu şukredici bulmayacaksın."
Araf Suresi, 58. ayet: "Guzel şehrin bitkisi, Rabbinin izniyle cıkar; kotu olandan ise kavruktan başkası cıkmaz. İşte Biz, şukreden bir topluluk icin ayetleri boyle ceşitli bicimlerde acıklıyoruz."
Araf Suresi, 144. ayet: "(Allah

Araf Suresi, 189. ayet: "O, sizi tek bir nefisten yarattı ve kendisiyle durulup-yatışması icin ondan eşini var etti. Onu (eşini) ortup-buruyunce, o da bir yuk yuklendi de bununla (bir sure) gezindi. Nitekim ağırlaşınca, ikisi Rableri olan Allah'a dua ettiler: "Eğer bize salih (bir cocuk) verirsen, andolsun şukredenlerden olacağız."
Enfal Suresi, 26. ayet: "Hatırlayın; hani sizler sayıca azdınız ve yeryuzunde zayıf bırakılmıştınız, insanların sizi kapıp-yakalamasından korkuyordunuz. İşte O, sizi (yerleşik kılıp) barındırandı, sizi yardımıyla destekledi ve size temiz şeylerden rızıklar verdi. Ki şukredesiniz."
Yunus Suresi, 22. ayet: "Karada ve denizde sizi gezdiren O'dur. Oyle ki siz gemide bulunduğunuz zaman, onlar da guzel bir ruzgarla onu yuzdururlerken ve (tam) bununla sevinmektelerken, ona cılgınca bir ruzgar gelip catar ve her yandan dalgalar onları kuşatıverir; onlar artık bu (dalgalarla) gercekten kuşatıldıklarını sanmışlarken, dinde O'na 'gonulden katıksız bağlılar (muhlisler)' olarak Allah'a dua etmeye başlarlar: "Andolsun eğer bundan bizi kurtaracak olursan, muhakkak Sana şukredenlerden olacağız."
Yunus Suresi, 60. ayet: "Allah hakkında yalan uydurup iftira edenlerin kıyamet gunu zanları nedir? Şuphesiz Allah, insanlara karşı buyuk ihsan (Fazl) sahibidir, ancak onların coğu şukretmezler."
Yusuf Suresi, 38. ayet: "Atalarım İbrahim'in, İshak'ın ve Yakub'un dinine uydum. Allah'a hicbir şeyle şirk koşmamız bizim icin olacak şey değil. Bu, bize ve insanlara Allah'ın lutuf ve ihsanındandır, ancak insanların coğu şukretmezler."
İbrahim Suresi, 5. ayet: "Andolsun Musa'yı: "Kavmini karanlıklardan nura cıkar ve onlara Allah'ın gunlerini hatırlat" diye ayetlerimizle gondermiştik. Şuphesiz bunda cokca sabreden ve şukreden herkes icin gercekten ayetler vardır."
İbrahim Suresi, 7. ayet: "Rabbiniz şoyle buyurmuştu: "Andolsun, eğer şukrederseniz gercekten size artırırım ve andolsun, eğer nankorluk ederseniz, şuphesiz, Benim azabım pek şiddetlidir."
İbrahim Suresi, 37. ayet: "Rabbimiz, gercekten ben, cocuklarımdan bir kısmını Beyt-i Haram yanında ekini olmayan bir vadiye yerleştirdim; Rabbimiz, dosdoğru namazı kılsınlar diye (oyle yaptım), boylelikle Sen, insanların bir kısmının kalplerini onlara ilgi duyar kıl ve onları birtakım urunlerden rızıklandır. Umulur ki şukrederler."
Nahl Suresi, 14. ayet: "Denizi de sizin emrinize veren O'dur, ondan taze et yemektesiniz ve giyiminizde ondan sus-eşyaları cıkarmaktasınız. Gemilerin onda (suları) yara yara akıp gittiğini goruyorsun. (Butun bunlar) O'nun fazlından aramanız ve şukretmeniz icindir."
Nahl Suresi, 78. ayet: "Allah, sizi annelerinizin karnından hicbir şey bilmezken cıkardı ve umulur ki şukredersiniz diye işitme, gorme (duyularını) ve gonuller verdi."
Nahl Suresi, 114. ayet: "Oyleyse Allah'ın sizi rızıklandırdığı şeylerden helal (ve) temiz olanlarını yiyin; eğer O'na kulluk ediyorsanız Allah'ın nimetine şukredin."
Nahl Suresi, 121. ayet: "O'nun nimetlerine şukrediciydi. (Allah) Onu secti ve doğru yola iletti."
İsra Suresi, 3. ayet: "(Ey) Nuh ile birlikte taşıdıklarımızın cocukları! Şuphesiz o, şukreden bir kuldu."
Enbiya Suresi, 80. ayet: "Ve sizin icin ona, zorlu-savaşınızda sizi korusun diye, '(madeni) giyim-sanatını' oğrettik. Buna rağmen siz şukredenler misiniz?"
Hac Suresi, 36. ayet: "İri cusseli develeri size Allah'ın işaretlerinden kıldık, sizler icin onlarda bir hayır vardır. Oyleyse onlar bir dizi halinde (veya saf tutmuşcasına ayakta durup) boğazlanırken Allah'ın adını anın; yanları uzerine yattıkları zaman da onlardan yiyin, kanaatkara ve isteyene yedirin. İşte boyle, onlara sizin icin boyun eğdirdik, umulur ki şukredersiniz."
Mu'minun Suresi, 78. ayet: "O, sizin icin kulakları, gozleri ve gonulleri inşa edendir; ne az şukrediyorsunuz."
Furkan Suresi, 62. ayet: "O, gece ile gunduzu birbiri ardınca kılandır; oğut alıp-duşunmek isteyenler ya da şukretmek isteyenler icin."
Neml Suresi, 19. ayet: "(Suleyman) Bu sozu uzerine tebessum edip guldu ve dedi ki: "Rabbim, bana, anne ve babama verdiğin nimete şukretmemi ve hoşnut olacağın salih bir amelde bulunmamı ilham et ve beni rahmetinle salih kulların arasına kat."
Neml Suresi, 40. ayet: "Kendi yanında kitaptan ilmi olan biri dedi ki: "Ben, (gozunu acıp kapamadan) onu sana getirebilirim." Derken (Suleyman) onu kendi yanında durur vaziyette gorunce dedi ki: "Bu Rabbimin fazlındandır, O'na şukredecek miyim, yoksa nankorluk edecek miyim diye beni denemekte olduğu icin (bu olağanustu olay gercekleşti). Kim şukrederse, artık o kendisi icin şukretmiştir, kim nankorluk ederse, gercekten benim Rabbim Gani (hicbir şeye ve kimseye ihtiyacı olmayan)dır, Kerim olandır."
Neml Suresi, 73. ayet: "Şuphesiz, senin Rabbin, insanlara karşı buyuk lutuf (fazl) sahibidir, ancak insanların coğu şukretmiyorlar."
Kasas Suresi, 73. ayet: "Kendi rahmetinden olmak uzere O, sizin icin, dinlenmeniz ve O'nun fazlından (geciminizi) aramanız icin geceyi ve gunduzu var etti. Umulur ki şukredersiniz."
Ankebut Suresi, 17. ayet: "Siz yalnızca Allah'tan başka birtakım putlara tapıyor ve birtakım yalanlar uyduruyorsunuz. Gercek şu ki, sizin Allah'tan başka taptıklarınız, size rızık vermeye guc yetiremezler; oyleyse rızkı Allah'ın Katında arayın, O'na kulluk edin ve O'na şukredin. Siz O'na donduruleceksiniz."
Rum Suresi, 46. ayet: "Size Kendi rahmetinden taddırması, emriyle gemileri yurutmesi ve O'nun fazlından (rızkınızı) aramanız ile umulur ki şukretmeniz icin, ruzgarları mujde vericiler olarak gondermesi, O'nun ayetlerindendir."
Lokman Suresi, 12. ayet: "Andolsun, Lukman'a "Allah'a şukret" diye hikmet verdik. Kim şukrederse, artık o, kendi lehine şukreder. Kim inkar ederse, artık şuphesiz, (Allah,) Gani (hic kimseye ve hicbir şeye muhtac olmayan)dır, Hamiddir (hamd yalnızca O'na aittir)."
Lokman Suresi, 14. ayet: "Biz insana anne ve babasını (onlara iyilikle davranmayı) tavsiye ettik. Annesi onu, zorluk ustune zorlukla (karnında) taşımıştır. Onun (sutten) ayrılması, iki yıl icindedir. "Hem Bana, hem anne ve babana şukret, donuş yalnız Banadır."
Lokman Suresi, 31. ayet: "Gormuyor musun ki, size ayetlerinden (bazılarını) gostermesi icin, gemiler Allah'ın nimetiyle denizde akıp gitmektedir! Hic şuphesiz bunda, cok sabreden, cok şukreden icin gercekten ayetler vardır."
Secde Suresi, 9. ayet: "Sonra onu 'duzeltip bir bicime soktu' ve ona Ruhundan ufledi. Sizin icin de kulak, gozler ve gonuller var etti. Ne az şukrediyorsunuz?"
Sebe Suresi, 13. ayet: "Ona dilediği şekilde kaleler, heykeller, havuz buyukluğunde canaklar ve yerinden sokulmeyen kazanlar yaparlardı. "Ey Davud ailesi, şukrederek calışın." Kullarımdan şukredenler azdır."
Sebe Suresi, 15. ayet: "Andolsun, Sebe' (halkı)nın oturduğu yerlerde de bir ayet vardır. (Evleri) Sağdan ve soldan iki bahceliydi. (Onlara demiştik ki

Sebe Suresi, 19. ayet: "Onlar ise: "Rabbimiz, seferlerimizin arasını ac (şehirlerimiz birbirine cok yakındır) dediler ve kendi nefislerine zulmetmiş oldular. Boylece Biz de onları efsaneler(e konu olan bir halk) kıldık ve onları darmadağın edip dağıttık. Şuphesiz bunda, cok sabreden ve cok şukreden herkes icin gercekten ayetler vardır."
Fatır Suresi, 12. ayet: "İki deniz bir değildir. Şu, tatlı, susuzluğu keser ve icimi kolay; şu da, tuzlu ve acıdır. Ancak her birinden taze et yersiniz ve takınmakta olduğunuz sus eşyalarını cıkarırsınız. O'nun fazlından aramanız ve umulur ki şukretmeniz icin gemilerin onda (denizde) suları yara yara akıp gittiğini gorursun."
Fatır Suresi, 30. ayet: "Cunku (Allah,) ecirlerini noksansız olarak oder ve Kendi fazlından onlara artırır. Şuphesiz O, bağışlayandır, şukru kabul edendir."
Fatır Suresi, 34. ayet: Derler ki: "Bizden huznu giderip yok eden Allah'a hamd olsun; şuphesiz Rabbimiz, gercekten bağışlayandır, şukru kabul edendir."
Yasin Suresi, 35. ayet: "Onun urunlerinden ve kendi ellerinin yaptıklarından yemeleri icin. Yine de şukretmiyorlar mı?"
Yasin Suresi, 73. ayet: "Onlarda kendileri icin daha nice yararlar ve icecekler vardır. Yine de şukretmeyecekler mi?"
Zumer Suresi, 7. ayet: "Eğer inkar edecek olursanız, artık şuphesiz Allah size karşı hicbir ihtiyacı olmayandır ve O, kulları icin inkara rıza gostermez. Ve eğer şukrederseniz, sizin (yararınız) icin ondan razı olur. Hicbir gunahkar, bir başkasının gunah yukunu yuklenmez. Sonra Rabbinize donduruleceksiniz, boylece yaptıklarınızı size haber verecektir. Şuphesiz O, sinelerin ozunde saklı olanı bilendir."
Zumer Suresi, 66. ayet: "Hayır, artık (yalnızca) Allah'a kulluk et ve şukredenlerden ol."
Mu'min Suresi, 61. ayet: "Allah, kendisinde sukun bulmanız icin geceyi, aydınlık olarak da gunduzu sizin icin var etti. Şuphesiz Allah, insanlara karşı (sınırsız) bir fazl sahibidir. Ancak insanların coğu şukretmiyorlar."
Şura Suresi, 23. ayet: "İşte Allah, iman edip salih amellerde bulunan kullarına boyle mujde vermektedir. De ki: "Ben buna karşı yakınlıkta sevgi dışında sizden hicbir ucret istemiyorum." Kim bir iyilik kazanırsa, Biz ondaki iyiliği artırırız. Gercekten Allah, bağışlayandır, şukredene karşılığını verendir."
Şura Suresi, 33. ayet: "Eğer dileyecek olsa, ruzgarı durdurur, boylece onun ustunde kalakalırlar. Şuphesiz, bunda cokca sabreden, cokca şukreden kimse icin gercekten ayetler vardır."
Casiye Suresi, 12. ayet: "Allah; Kendi emriyle gemiler akıp gitsin ve O'nun fazlından ararsınız diye, sizin icin denize boyun eğdirdi. Umulur ki şukredersiniz."
Ahkaf Suresi, 15. ayet: "Biz insana, 'anne ve babasına' iyilikle davranmasını tavsiye ettik. Annesi onu guclukle taşıdı ve onu guclukle doğurdu. Onun (hamilelikte) taşınması ve sutten kesilmesi, otuz aydır. Nihayet guclu (erginlik) cağına erip kırk yıl (yaşın)a ulaşınca, dedi ki: "Rabbim, bana, anne ve babama verdiğin nimete şukretmemi ve Senin razı olacağın salih bir amelde bulunmamı bana ilham et; benim icin soyumda salahı ver. Gercekten ben tevbe edip Sana yoneldim ve gercekten ben Muslumanlardanım."
Kamer Suresi, 35. ayet: "Tarafımızdan bir nimet olarak. İşte Biz, şukredenleri boyle odullendiririz."
Vakıa Suresi, 70. ayet: "Eğer dilemiş olsaydık onu tuzlu kılardık; şukretmeniz gerekmez mi?"
Mulk Suresi, 23. ayet: "De ki: "Sizi inşa eden (yaratan), size kulak, gozler ve gonuller veren O'dur. Ne az şukrediyorsunuz?"
İnsan Suresi, 2. ayet: "Şuphesiz Biz insanı, karmaşık olan bir damla sudan yarattık. Onu deniyoruz. Bundan dolayı onu işiten ve goren yaptık."
İnsan Suresi, 3. ayet: "Biz ona yolu gosterdik; (artık o,) ya şukredici olur ya da nankor."
ŞUKUR - ŞUKRETMEK İLE İLGİLİ HADİSLER Nimetlerin devamı ve bereketini arttıran, insanın maddi manevi hayatına bolluk ve bereket getiren amel olan şukur ile ilgili hadis-i şerifler...
Muminin Hayranlık Uyandıran Davranışı Ebû Yahy Suheyb İbni SinÂn radıyallahu anh ’den rivÂyet edildiğine gore Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
“Mu ’minin durumu gıbta ve hayranlığa değer. Cunku her hÂli kendisi icin bir hayır sebebidir. Boylesi bir ozellik sadece mu ’minde vardır: Sevinecek olsa, şukreder; bu onun icin hayır olur. Başına bir bel gelecek olsa, sabreder; bu da onun icin hayır olur.” (Muslim, Zuhd 64)
Allah (c.c) O Kişiyi Başkalarına Muhtac Olmaktan Kurtarır Ebû Saîd Sa ’d İbni MÂlik İbni SinÂn el-Hudrî radıyallahu anhum ’dan nakledildiğine gore, Medineli muslumanlardan bir kısmı Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ’den bir şeyler istediler. O da verdi. Sonra yine istediler. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, elindekiler bitinceye kadar verdi. Verebileceği şeyler tukenince onlara şoyle hitab etti:
“Yanımda bir şeyler olsaydı, onları sizden esirgemez, verirdim. Kim dilenmekten cekinir, iffetli davranırsa, Allah onun iffetini arttırır. Kim tok gozlu olmak isterse, Allah onu başkalarına muhtac olmaktan kurtarır. Kim de sabretmeye gayret ederse, Allah ona sabır verir. Hic bir kimseye, sabırdan daha hayırlı ve buyuk bir lutufta bulunulmamıştır.” (BuhÂrî, ZekÂt 50, Muslim, ZekÂt 124. Tirmizî, Birr 77)
En Guzel Şukur Hali "Secde" «Rabbimden dilekte bulundum ve ummetim icin şefÂat niyÂz ettim. O da ummetimin ucte birini bana bağışladı. Ben de Rabbime şukretmek icin secdeye kapandım. Sonra tekrar başımı kaldırıp Rabbimden ummetimi bağışlamasını diledim; O da bana ummetimin ucte birini daha bağışladı. Ben de bunun uzerine Rabbime şukur secdesine kapandım. Sonra tekrar başımı kaldırıp Rabbimden ummetimi diledim; O da bana ummetimin geri kalan ucte birini bağışladı. Ben de Rabbime şukretmek uzere tekrar secdeye kapandım.»” (Ebû DÂvûd, CihÂd, 162/2775)
Peygamberimizin (s.a.v) Oğudu Ebû Hureyre (r.a.) ’den; Resûlullah (s.a.s.) şoyle buyurmuştur:
– Şu kelimeleri, onlar ile amel etmek veya onlar ile amel edecek olana oğretmek icin benden kim almak (oğrenmek) ister? Bunun uzerine;
– Ben, YÂ Resûlullah, dedim. Resûlullah elimden tutarak beş şeyi saydı ve buyurdu ki:
– Haramdan sakın! insanların en cok ibÂdet edeni olursun. AllÂhu TeÂl ’nın sana ayırdığına rÂzı ol! İnsanların en zengini olursun. Komşuna iyilik et! (Gercek) Mu ’min olursun. Kendin icin sevdiğini, insanlar icin de sev! (Hakiki) Musluman olursun. Cok gulme! Cunku fazla gulmek, kalbi oldurur (Tirmizî, Zuhd, 2, IV, 551)
Aşağı Olana Bakınız! Ebû Hureyre (r.a.) ’den; Resûlullah (s.a.s.) buyurdu:
“(Dunyalıkta) sizden aşağı olana bakınız! (Yoksa) sizden yuksek olana bakmayınız! Zir size lÂyık olan, sizin uzerinizdeki AllÂh ’ın nimetini hor gormemenizdir.” (Tirmizî, Kıyamet, 58, IV, 666)
Bundan Başka Şikayet Etme Hakkı Yoktur! Osman (r.a.) ’dan, Resûlullah (s.a.s.) şoyle buyurmuştur:
“Âdem oğlunun şu nimetlerden başkasında (şikÂyete) hakkı yoktur. (onlar da) Oturacağı ev, avret yerlerini orten giyecek elbise, kuru ekmek ufağı ve (iceceği) sudur.” (Tirmizî, Zuhd, 30, IV, 572)
Dunya Kendisine Verilmiş Gibidir Ubeydullah b. Muhsin, babası (r.anhumÂ) ’dan; Resûlullah (s.a.s.) buyurdu ki:
“Sizden biriniz, gunluk yiyeceğini bulur ve vucudu sıhhatta olduğu hÂlde (tehlikelerden) emin olursa, (butun) dunya kendisine verilmiş gibidir.” (Tirmizî, Zuhd, 34, IV, 574)
Şukreden Bir Kul Olmayayım Mı? Ziyad, Mugire'nin (ra) şoyle dediğini işitmiştir:
"Hz. Peygamber (sav) ayaklan (ya da bacakları) şişinceye kadar (gece) namaz kılardı. Bu durum hakkında ona bir şey soylendiğinde, 'Şukreden bir kul olmayayım mı?' derdi." (B1 130 Buhari, Teheccud, 6)
Teşekkur Edin! Ebu Hureyre'nin naklettiğine gore, Resulullah (sav) şoyle buyurmuştur:
"İnsanlara teşekkur etmeyen, Allah'a da şukretmez." (1 1954 TirmizI, Birr, 35)
Nimetin Şukru Cabir (b. Abdullah) tarafından nakledildiğine gore, Hz. Peygamber (sav) şoyle buyurmuştur:
"Bir kimseye bir nimet verilir de onu (hayırla yad ederek) dile getirirse, onun şukrunu yerine getirmiş olur. Eğer onu (kimseye soylemeyerek) gizlerse ona nankorluk etmiş olur." (D4814 Ebu Davud, Edeb, ı 1 )
"...Oruc Tutan Kimse Gibidir" Ebu Hureyre'den nakledildiğine gore, Hz. Peygamber (sav) şoyle buyurmuştur:
"Yiyip şukreden kimse sabrederek oruc tutan kimse gibidir. " ( TirmizI, Sıfatu'l-kıyame, 43; İbn Mace, Sıyam, 55)
Zenginlik Mal Cokluğu İle Değil Ebû Hureyre ’den (ra) rivayet edildiğine gore Hz. Peygamber şoyle buyurmuştur:
"Zenginlik mal cokluğu değil, goz tokluğudur." (BuhÂrî, RikÂk, 15; Muslim, ZekÂt, 120)
Kanaat Edenlerin Ozelliği Abdullah b. Amr ’dan (ra) rivayet edildiğine gore Resûlullah şoyle buyurmuştur:
"Musluman olup da kendisine yetecek kadar rızık verilen ve Allah ’ın kendisine verdiğine kanaat eden kimse, muhakkak kurtulmuştur." (M2426 Muslim, ZekÂt, 125)
Dilenenlerin Cezası İbn Omer ’den (ra) rivayet edildiğine gore Hz. Peygamber şoyle buyurmuştur:
"Dilenmek, sizi o dereceye getirir ki, kıyamet gununde yuz etleri dokulmuş hÂlde [yuzsuz] olarak Allah ’ın huzuruna cıkarır.” (Muslim, ZekÂt, BuhÂrî, ZekÂt, 52)
Hz. Cebrail'in (r.a) Şukru Ebû Hureyre radıyallahu anh ’den rivayet edildiğine gore, Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem ’e İsr gecesinde, birinde şarap, diğerinde sut bulunan iki bardak getirildi. Bardaklara şoyle bir baktıktan sonra sut bardağını aldı.
Bunun uzerine CebrÂil:
“Seni, insanın yaratılış gayesine uygun olana yonlendiren Allah ’a hamdolsun. Şayet icki dolu bardağı alsaydın, ummetin sapıklığa duşerdi” dedi. (Muslim, ÎmÂn 272, BuhÂrî

İşler Neden Bereketsiz Olur? Ebû Hureyre radıyallahu anh ’den rivayet edildiğine gore Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
“Allah ’a hamdederek başlanmayan her onemli iş bereketsiz olur.”
Ebû DÂvûd, Edeb 18. Ayrıca bk. İbni MÂce, NikÂh 19
Cennette Hazırlanan Hamd (Şukur) Koşku Kimlere Hazırlanacak? Ebû Mûs el-Eş‘arî radıyallahu anh ’den rivayet edildiğine gore Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
“Bir kulun cocuğu vefat ettiği zaman Allah TeÂl meleklerine:
- “Kulumun cocuğunu elinden aldınız oyle mi?” diye sorar. Onlar da:
- Evet, diye cevap verirler. Allah TeÂlÂ:
- “Kulumun gonul meyvesini mi kopardınız?” diye sorar. Melekler:
- Evet, diye cevap verirler. Allah TeÂl tekrar:
- “O zaman kulum ne dedi?” diye sorar. Melekler:
- Sana hamdetti ve “inn lillÂh ve inn ileyhi rÂciûn: Biz Allah ’tan geldik, Allah ’a doneceğiz” dedi, diye cevap verirler.
O zaman Allah TeÂl şoyle buyurur:
- “Kulum icin cennette bir koşk yapın ve ona hamd koşku adını verin.”
Tirmizî, CenÂiz 36
Allah'ın (c.c) Hoşnut Olduğu Amel Enes İbni MÂlik radıyallahu anh ’den rivayet edildiğine gore Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
“Allah TeÂlÂ, kulunun bir şey yedikten sonra hamdetmesinden, bir şey ictikten sonra hamdetmesinden hoşnut olur.”
Muslim, Zikir 89. Ayrıca bk. Tirmizî, Et ’ime 18
İman İki Kısımdır “Îman iki kısımdır. Yarısı sabırda, yarısı şukurdedir.” (Beyhakî, Şuabu ’l-ÎmÂn, VII, s. 127)
Şukredenlerin Mukafatı “…Dindarlıkta kendinden ustun olana bakıp tÂbî olmak, dunyalıkta ise kendinden aşağıda olana bakıp, AllÂh ’ın kendisine verdiği ustunluğe hamd etmek… Boyle yapanları Allah, şukredici ve sabredici olarak yazar. Kim de dindarlıkta kendinden aşağıda olana, dunyalıkta ise kendinden ustun olana bakar da elde edemediğine uzulurse, Allah onu şukredici ve sabredici olarak yazmaz.” (Tirmizî, KıyÂmet, 58)
ŞUKUR-ŞUKRETMEK İLE İLGİLİ BENZER YAZILAR NİMETLERE ŞUKUR NASIL EDİLİR? ASIL ŞUKUR NASIL GERCEKLEŞİR? ŞUKUR BORCU ODENMEYEN NÎMETLER EN MAKBUL ŞUKUR PEYGAMBER EFENDİMİZ ’E ŞUKUR SECDESİ YAPTIRAN MUJDE ŞUKUR KURBANI NEDİR, NE ZAMAN KESİLİR? VARLIKTA ŞUKUR DARLIKTA SABIR ŞUKUR EN BUYUK NİMETTİR HAKK ’A ŞUKUR VAZİFEMİZ EN GUZEL ŞUKUR İFÂDESİ ŞUKUR SECDESİ NEDİR? ŞUKUR SECDESİ NASIL YAPILIR? İslam ve İhsan
SABIR MI ZOR, ŞUKUR MU?
HER AN ŞUKUR HÂLİNDE OLMALIYIZ