İslam ’a gore, kadınlar mı daha duygusal yoksa erkekler mi?Peygamber Efendimiz buyuruyor:
“Kadınlara iyilikle muÂmele edin, zîr kadın kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Kaburga kemiğinin en eğri kısmı ust tarafıdır. Onu duzeltmeye calışırsan kırılır, kendi hÂline terkedersen, devamlı eğri kalır. O halde kadınlara karşı iyi davranın.” (BuhÂrî, EnbiyÂ, 1) buyurmuştur.
KADIN MI ERKEK Mİ DAHA DUYGUSAL? CenÂb-ı Hak kadını, duygu bakımından erkeğe gore daha zengin yaratmıştır. “(O) atılan bir sudan yaratıldı. (Bu su, erkeğin) bel kemiği ile (kadının) goğus kemikleri arasında (ki uzuvlardan) cıkar.” (TÂrık, 6,7) Âyet-i kerîmelerinde cocuğun yaratılışının başlangıcı anlatılırken, erkekten gelen kısmın “sulb: bel kemiği” civarından, kadından gelen kısmın ise “terÂib: kalbin yakınında bulunan ve bir his merkezi olan goğus kemikleri” arasından cıktığı bildirilmektedir. Bu, kadının zengin bir duygu dunyasına sÂhip olduğuna işÃ‚ret etmektedir. Allah TeÂl kadına, bu duygu ve his zenginliğini, neslin muhÂfazası ve terbiyesi ona Âit olduğu icin vermiştir. Bunun icin kadınlara iyi davranılmalıdır.
Baba, evlÂda anne gibi bakamaz, bakımını yapamaz, onun icin uykusunu terk edemez. EvlÂt sele kapılsa kadın arkasından kendisini fed ettiği halde, erkek bunu yapamaz. Anne devamlı evlÂdının cilesi, kaygısı ve muhabbeti icinde yaşar. Onu dokuz ay karnında, iki yıl kucağında, bir omur boyu ise kalbinde taşır. EvlÂt yemese, icmese annenin huzûru kacar. O ağlarsa anne de ağlar. İşte bunun icindir ki anne hakkı odenemez.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Nebiler Silsilesi 1, Erkam Yayınları


İslam ve İhsan