
MÂnevî değerlere saldıran, mukaddesÂta, ulvî kıymetlere, peygamberlere ve Hak dostlarına dil uzatan kendini bilmezler, onların yucelik ve şerefine halel getiremezler.MevlÂn Hazretleri buyurur:
“Kopeklerin ağzı değdi diye deniz kirlenmez.”
MÂnevî değerlere saldıran, mukaddesÂta, ulvî kıymetlere, peygamberlere ve Hak dostlarına dil uzatan kendini bilmezler, onların yucelik ve şerefine halel getiremezler. Bu menfî tavırlarıyla ancak kendi rezillik ve alcaklıklarını artırmış, Âhiretteki azaplarını coğaltmış, yani Cehennem azÂbını kendileri aleyhine daha da şiddetlendirmiş olurlar.
Ayrıca boyle durumlarda muʼminler, o zÂlimlere karşı, Allah icin buğzun tabiî bir gereği olan tavırları sergilemek mecbûriyetindedirler. Zira bu sûretle, İslÂm şahsiyet ve vakarını korumak hususunda, gayret-i dîniyyelerinden imtihan edilmiş olurlar.
ÎmÂnın kemÂli de, lÂyıkına muhabbet (yani AllÂhʼı ve Oʼnun sevdiklerini sevmek) ve mustahakkına nefret (yani Allah ve Rasûl ’unun duşmanlarına buğzetmek)tir. Nitekim Tebbet sûresi, mustahakkına nefretin, yani AllÂhʼın sevmediklerine buğzun, en muşahhas bir tÂlim ve telkînidir.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Hz. Mevlana, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan