Seriyy-i Sakatî ’nin (r.a) dersinde meydana gelen bir hadise ve Seriyy-i Sakatî ’nin (r.a) otuz senelik tevbesi...Hak dostlarından Seriyy-i Sakatî -rahmetullÂhi aleyh-, dersinde talebelerine şu hadîs-i şerîfi îzÂh etmekteydi:
“Mu ’minlerin dertleriyle dertlenmeyen, onlardan (mu ’minlerden) değildir.” (HÂkim, Mustedrek, IV, 352; Heysemî, Mecmau ’z-ZevÂid, I, 87)
O esnada bir talebesi heyecanla iceri girdi ve;
“–UstÂdım! Bağdat carşısı yandı, kul oldu. Yalnız sizin dukkÂn kurtuldu. Gozunuz aydın!” dedi.
Seriyy-i Sakatî sevinc icinde birden;
“–ElhamdulillÂh!..” deyiverdi.
Otuz sene sonra bir dostuna;
“–Ben o vakit, «ElhamdulillÂh!..» demekle, bir anlık da olsa sırf kendimi duşunmuş, felÂkete uğrayan mu ’min kardeşlerimin ızdırÂbından uzak kalmış oldum. İşte, otuz senedir o hÂlimin tevbesi icindeyim!..” dedi. (Hatîb el-BağdÂdî, TÂrih, IX, 188)
Bu kıssanın hissesi, başta ders esnasında işlenmekte olan hadîs-i şeriftir:
Mu ’minler birbirine zimmetlidir. Hicbir mu ’min, diğer bir kardeşi hakkında; “Ondan bana ne?” diyemez. BîgÂne kalamaz. Kardeşinin maddî ve mÂnevî her turlu derdi, onun da derdidir. Kardeşinin aclığı, onun da aclığıdır. Kardeşinin takvÂdan mahrumiyeti, onun da endişesidir. İslam ve İhsan
Allah Rasulune Ummet Olmanın Bir Bedeli Var