
İhsÂn, AllÂh ’a, O ’nu goruyormuşsun gibi kulluk etmendir.
CenÂb-ı Hak buyuruyor:
“Kitap ortaya konmuştur: Sucluların, onda yazılı olanlardan korkmuş olduklarını gorursun. "Vay halimize! derler, bu nasıl kitapmış! Kucuk buyuk hicbir şey bırakmaksızın (yaptıklarımızın) hepsini sayıp dokmuş!" BoyIece yaptıklarını karşılarında bulmuşlardır. Senin Rabbin hic kimseye zulmetmez.” (Kehf, 49)
Resûlullah buyurdular:
“İhsÂn, AllÂh ’a, O ’nu goruyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen O ’nu gormuyorsan da O seni mutlak goruyor.” (Muslim, ÎmÂn, 1, 5; BuhÂrî, ÎmÂn 37; Tirmizî, ÎmÂn, 4; Ebû DÂvûd, Sunnet, 16)
Bir gece vaktiydi. Hz. Omer (r.a.), mûtÂdı olduğu uzere Medîne sokaklarını gezmekteydi ki, ansızın durakladı. Onunden gecmekte olduğu evden dışarıya kadar taşan bir tartışma sesi dikkatini cekmişti. Bir ana, kızına:
“–Kızım, yarın satacağımız sute biraz su karıştır!” demekteydi.
Kız ise:
“–Anacığım, halîfe sute su karıştırılmasını yasak etmedi mi?” dedi.
Ana, kızının sozlerine sert cıkarak:
“–Kızım, gecenin bu saatinde halîfe sute su kattığımızı nereden bilecek?!.” dedi.
Ancak gonlu AllÂh sevgisi ve korkusu ile dipdiri olan kız, anasının sute su katma hîlesini yine kabullenmedi:
“–Anacığım! Diyelim ki halîfe gormuyor, peki AllÂh da mı gormuyor? Bu hîleyi insanlardan gizlemek kolay, ama her şeyi gorup bilen KÂinÂtın HÂlıkı AllÂh ’tan gizlemek mumkun mu?..” dedi.
RabbÂnî hakîkatlerle dolu temiz bir vicdan ve diri bir kalbe sÂhip olan bu kızın, derûnî bir AllÂh korkusu icinde annesine verdiği cevap, Hz. Omer ’i (r.a.) son derece duygulandırdı. Mu ’minlerin Emîri, onu sıradan bir sutcu kadının kızı değil, gonlundeki takvÂsı ile mustesn bir nasip bildi ve oğluna gelin olarak aldı. Beşinci halîfe olarak zikredilen meşhur Omer bin Abdulazîz, işte bu temiz silsileden doğdu. (İbnu ’l-Cevzî, Sıfatu ’s-Safve, II, 203-204)
Kaynak: www.2g1d.com
İslam ve İhsan