Danimarkalı bilim insanı Carl Vett, tasavvufu incelemek gayesiyle 1925 senesinde İstanbul'a gelmiş ve bir muddet KelÂmî DergÂhı'nda kalmıştı.
Carl Vett, KelÂmî DergÂhı'ndaki bir hatırasını şoyle naklediyor:

Şeyh Es'ad Erbilî Hazretleri bana:

"Allah TeÂlÂ'nın her yerde hÂzır ve nÂzır olduğuna inanıyor musunuz?"

"- Evet!" dedim. Erbilî Hazretleri:

"O halde her Ân Allah TeÂlÂ'nın huzurunda bulunduğunuzu kabul ederek, duşunun. Bizim mutevÂzı tekkemize gelmekle fedÂkÂrlıkta bulundunuz. Bu fedÂkÂrlığa biraz daha katlanınız. Belki zamanla şimdikinden daha kuvvetli bir kanaate sahip olacaksınız."

ALLAH'I ZİKRETMENİN YARARLARI

Tam bu sırada tekke, şiddetli bir gok gurultusuyle sarsıldı ve yağmur yağmaya başladı. Şeyh Efendi dışarıyı gostererek şoyle dedi:

"Kur'Ân, bize her şeyin Allah TeÂlÂ'dan geldiğini soyler. Bedenin, elbisen, evin... Her şeyini Allah TeÂlÂ'nın yaratmasına borclusun. Şu an yağan yağmuru da...

Evet! Butun nîmetleri bize ihsan eden O'dur. Eğer Allah TeÂl dilediyse, araştırmakta olduğunuz şeyi de burada bulmanıza izin verecektir. Allah TeÂlÂ'yı oğrenmeye ve tanımaya geldiniz ise O sizin kalbinize gereken hikmeti koyacaktır. Bu hikmet akıl yoluyla elde edilemez. Zikirden maksat ise gafletten kurtulmaktır. Ancak bu sÂyede Allah TeÂlÂ'yı bilebilir ve ona şukredebiliriz. Zikir sÂyesinde hic farkına varmadığımız yeni bir gucun icinizde sessizce uyanıp buyuduğunu gorursunuz. Sonra bir gun kitaplarda yazılı olmayan o hikmete sahip olduğunuzu hissedersiniz. Bu hususta duşunun. Bu yolda atacağınız ilk adım bu olacaktır."

Şeyh Efendi kalkmak icin davranınca, hepimiz ona yardım etmek icin yerimizden fırladık. O dostca tebessumuyle bizlere teşekkur etti ve guclukle merdivene doğru yurudu.

Kaynak: Carl Vett, KelÂmî DergÂhı'ndan Hatıralar
İslam ve İhsan