Sahte şeyhlerin kol gezdiği bir iklimde şuphesiz bir şeyhin hak yolunda olduğunu hem aklen hem de kalben tesbit etmek gerekir. İşte bu minvalde bir şeyhte bulunması gereken 4 alamet...Osmanlı Devleti'nin en meşhur Şeyhulislamlarından olan KemÂl PaşazÂde, devrinde husûsiyle İran ’ın tesiriyle bÂtınî fırkaların Osmanlı toprağına yayılmak yolundaki faÂliyetlerini engellemede buyuk gayretler sarf etmiştir.

O, bu bÂtınî ve sapık yollara duşenlerin bir kısmının hak ve hakîkat iştiyÂkını sapık bir şekilde tatmîne uğraşanların engellenmesine mukÂbil, boyle kimselere şerîatin ozu demek olan gercek tasavvuf yolunu gostermiş ve bu hususta şerîat-tarîkat Âhengini sağlayan kıymetli goruşlerle insanları tenvîr etmiştir. Bu istikÂmette gercek bir şeyhte bulunması gereken alÂmetleri de şoylece sıralamıştır:


Murîdinin dînî ve dunyevî şuphelerini giderecek kadar Âlim olması,

Dun­yaya meyil ve muhabbetten uzak durup hev ve heveslerin esiri olmaması,

Diğer insanların ve murîdlerin elinde bulunan imkÂna tamah etmeyip mustağnî olması,

Butun fiil ve sozlerinin şerîate muvÂfık olması.

Eğer bu vasıflar bir kimsede bulunmuyor da o kimse şeyhlik iddi ediyorsa, muteşeyyihtir, yani şeyh musveddesidir. Cunku şeyhin ve murîdin ilk va­zi­fesi, şerîati bilmektir ki, bu, Allah ve Rasûlu ’nun emir ve yasaklarından ibÂrettir.

Bu dort şartı kendisinde cemeden şeyhin tÂlim ve na­si­hati ise, mak­bûl­dur ve boyle bir zÂt, Allah ve Rasûlu ’nun gercek halîfesidir. Bunun aksi durumdakiler ise, ancak şeytanın halîfeleridir.
İslam ve İhsan