Peygamber (s.a.v.) Efendimiz ’in mucizeleri nelerdir? Maddeler halinde Peygamberimizin (s.a.v.) mucizeleri.Resûlullah ’tan (s.a.v.) evvel gelen peygamberlerin gosterdiği mucizeler kendi zamanlarına aittir. Allah Resulu ’nun (s.a.v.) nubuvveti ise, kıyamete kadar butun zaman ve mekÂnları kapsadığından O, onceki peygamberlerin tumundeki salÂhiyet, kuvvet ve mucizelere sahiptir ve butun bunların daha da otesindedir. Cunku O ’nun mucizelerinin kıyamete kadar gelecek olan butun insanlar gormesi gerekmektedir.
PEYGAMBERİMİZİN MUCİZELERİ 1. Peygamberimizin Kur ’an Mucizesi Kur ’an-ı Kerim her cağdaki akıl sahibi insana hitap eden, akıllara durgunluk veren buyuk ve ebedi bir mucizedir. Hz. Peygamber (s.a.v.) bir hadislerinde “Hicbir peygamber yoktur ki, onlara kendi zamanlarındaki insanların inandıkları bir mucize verilmiş olmasın. Bana mucize olarak verilen ise, ancak, Allah ’ın bana vahyettiğidir.”[1] buyurmuştur.
Kur ’an-ı Kerim, hem soz, hem de mÂn yonunden mucizedir. O, Arap edebiyatının zirvede olduğu bir donemde inmiş, Araplara kendisinin bir benzerini getirmeleri icin meydan okumuş, onları, uslubu, şaşırtıcı nazmı, fesÂhat ve belağatıyla aciz bırakmıştır.[2]
Dolayısıyla ona en buyuk mucize olarak, kıyamete kadar devam edecek olan Kur ’Ân-ı Kerîm verilmiştir.
Kur ’an mucizesinin ehemmiyeti Âyet-i kerimede şoyle ifade edilir:
“«O ’na Rabbinden mûcizeler indirilseydi ya!» dediler. De ki: «Mûcizeler ancak Allah katındadır, ben ise sadece acık bir uyarıcıyım.» Kendilerine okunup duran kitabı Sana indirmiş olmamız onlara (bir mucize olarak) yetmez mi? Elbette iman eden bir kavim icin onda rahmet ve ibret vardır.” (el-Ankebût, 50-51)
İlÂhî sozlerle (vahiyle) ilk kez karşılaşan Arapların dehşet ve şaşkınlık icinde Peygamber (s.a.v.) Efendimizden delil istemeleri uzerine bu ayetler nazil olmuş, CenÂb-ı Hak, en buyuk delil ve mucizenin, Kur ’Ân-ı Kerîm olduğunu beyan etmiştir. Cunku Hz. Peygamber (s.a.v.) zamanında şiir ve hitabet sanatları cok ileriydi. BelÂğat, fesÂhat, talÂkat ve edebiyat son derece revacta idi. En imrenilen ve takdir edilen kişiler, bu hususta şohret sahibi olanlardı. Bu sebeple, Hz. Peygamber ’e (s.a.v.), butun diğer mucizelerine ilÂveten ve bunlardan daha ustun olarak, insanları kıyamete kadar aciz bırakacak Kur ’Ân-ı Kerîm mucizesi lutfedilmiştir.
Kur ’Ân-ı Kerîm ’in bir meşale gibi gonulleri aydınlatan ve aklı aciz bırakan sozleri, edebiyattan anlayan “Asr-ı SaÂdet” insanının Hz. Peygamber ’e (s.a.v.) itaatini sağlayan en tesirli mucize olmuştur. Hz. Omer ’in, Allah Resûlu ’nu (s.a.v.) oldurmek icin yola cıkmışken, tesadufen dinlediği birkac Kur ’Ân-ı Kerîm Âyeti sÂyesinde, kufur karanlıklarından hidayet nuruna ulaşması, bunun guzel bir misalidir.
Kur ’an-ı Kerim fiziki ve fizik otesi Âleme dair en yuce gercekleri kapsamakta ve asırlar boyu insanlığa ışık tutmaktadır. Bilim ve tekniğin sonradan ulaştığı gercekleri, Kur ’an asırlarca once haber vermiş; hatta hicbir keşif ve bilimsel gelişme, O ’nun bildirdiği gerceklerle ters duşmemiş hatta Kur ’an ’ı teyit etmiştir.
2. Peygamberimizin İsra ve Mirac Mucizeleri Bir gecenin cok kısa bir anında Mescid- i Haram ’dan, Mescid-i Aksa ’ya gitmesiyle başlayan İsr ve mahiyetini insan aklının almayacağı semÂvÂt Âlemine yukselmesiyle yaşadığı Mirac hadisesidir.[3] Burada Allah ’tan arada bir melek olmaksızın doğrudan vahiy almış ve namaz ibadeti de bu esnada farz kılınmıştır.
3. Şakku ’l Kamer (Ayın Yarılması) Mucizesi Mekke ’de Kureyş halkının kendisinden bir mucize istemesi uzerine Peygamber (s.a.v.) Efendimizin parmağıyla gokyuzunde ayı işaret etmesi ve orada bulunanların ayı ikiye bolunmuş halde gormeleri. [4]
4. Hurma Kutuğunun Ağlaması Mucizesi Allah Resulu ’nun (s.a.v.) daha onceleri mescitte kendisine yaslanarak hutbe okuduğu kuru bir hurma kutuğunun, minber inşa edildikten kenara konmuştur. Sonrasında Hz. Peygamber ’in hutbesini yeni minber uzerinde okurken o hurma kutuğunun Resulullah ’a (s.a.v.) hasret ve muhabbetinden oturu bir ağlamış ve inlemiş mescitteki sahabeler bu sesi işitmişlerdir.[5]
5. Zehirli Etin Kendisini Haber Vermesi Hayber fethinde bir Yahudi kadının, Hz. Peygamber ’i (s.a.v.) oldurmek amacıyla sahabeleri evine davet etmiş ve onlara kızartılmış zehirli koyun eti sunması uzerine etin, kendisinin zehirli olduğunu haber vermiştir.[6]
6. Muşriklerin Nerede Olduruleceğini Haber Vermesi Allah Resulu (s.a.v.), Bedir harbinden once, muharebe gunu muşriklerin ileri gelenlerinden kimlerin hangi mevkide olduruleceklerini onceden haber vermiştir ve harp meydanında soyledikleri aynen gercekleşmiştir.[7]
7. İslam ’ın Butun Dunyaya Yayılacağını Bildirmesi Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadislerinde “Yeryuzu onumde durulmuş ve onun doğusu ile batısı bana gosterilmiştir. Ummetimin hÂkimiyeti bana gosterildiği yerlere kadar ulaşacaktır.” buyurmuştur. [8] Gercekte de oyle olmuş, bugun İslam ’ın, dunyanın her tarafına ulaşmıştır.
8. Az bir yiyecekle cok sayıdaki insanı doyurması,[9]
9. Parmaklarından suların akması ve susuz olan buyuk bir ordunun kanıncaya kadar bundan icip butun ihtiyaclarını gidermesi,[10]
10. Onunu gorduğu gibi aynı anda arkasını da gorebilmesi,[11]
11. Gunduz ışıkta gorduğu gibi gece karanlıkta da gormesi,[12]
12. Ne Guneş ne de Ay ışığında yururken golgesinin gorunmemesidir.[13]
Dipnotlar:
[1] Buhari, İ ’tisam:1. [2] Bkz. Bakara sûresi, 23-24; Hud sûresi, 13; İsr sûresi, 88; Tur sûresi, 33-34. ayetler [3] İsra sûresi, 1. ayet [4] el-Kamer, 1-3; BuhÂrî, MenÂkıb 27, MenÂkıbu ’l-EnsÂr 38, Tefsîr 54/1; Muslim, MunÂfıkîn, 43, 47, 48; Ahmed, I, 377, 413. [5] BuhÂrî, MenÂkıb, 25; Tirmizî, Cum ’a 10, MenÂkıb 6; NesÂî, Cum ’a, 17; İbn-i MÂce, İkÂme, 199; DÂrimî, Mukaddime 6, SalÂt 202; Ahmed, I, 249, 267, 315, 363. [6] Buhari, Tıb, 55; Muslim, Selam, 18; Ebu Davud, Diyat, 6. [7] Muslim, Cennet, 17. [8] Ebu Davud, Fiten, 1. [9] BuhÂrî, MegÂzî 29, MenÂkıb 25, Et ’ime 6; Muslim, Eşribe, 141, 142; Tirmizî, MenÂkıb, 6; Muvatta ’, Sıfatu ’n-Nebi, 19. [10] BuhÂrî, MenÂkıb 25, Şurût 15, Cihad 132; Muslim, FezÂil, 6; Tirmizî, MenÂkıb, 6. [11] BuhÂrî, EzÂn, 88. [12] Beyhakî, DelÂilu ’n-Nubuvve, VI, 75. [13] Suyûtî, el-HasÂisu ’l-KubrÂ, trc. Naim Erdoğan, İstanbul 2003, s. 186.
Kaynak: İslam Akaidi, Erkam Yayınları


İslam ve İhsan
DOĞANIN MUCİZESİ GİBİ SOZLERİ SOYLEMENİN BİR SAKINCASI VAR MIDIR?