Eyup Sultan Hazretleri, hayÂtı boyunca Allah yolunda cihÂt etmiş, vefÂtından sonra da kabriyle ve turbesiyle arkasından gelen İslÂm askerlerine hedef gostermek sûretiyle hizmetine devÂm etmiştir.CenÂb-ı Hak buyuruyor:

“Ey îmÂn edenler! Size, elem verici bir azaptan kurtaracak ticÂreti gostereyim mi? AllÂh ’a ve Resûlu ’ne inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihÂt edersiniz. Eğer bilirseniz, bu sizin icin daha hayırlıdır.” (Saff, 10-11)

Resûlullah buyurdular:

“Allah yolunda cihÂt eden kimse neye benzer bilir misin? Savaşa giden yiğit, cepheden donunceye kadar; hic ara vermeden namaz kılan, hic iftar etmeden oruc tutan ve AllÂh ’ın Âyetlerine hakkıyla itaat eden kimse gibidir. Sen bunu yapabilir misin?” (BuhÂrî, CihÂd, 1; Muslim, İmÂre, 110; Tirmizî, FedÂilu ’l-CihÂd, 1)

ALLAH YOLUNDA MUCADELEEyup el-Ensari (r.a.), Rumlara karşı tertip edilen gazÂya katılmıştı. Yolda hastalandı. VefÂtı yaklaşınca asker arkadaşlarına şoyle dedi:

“-Şayet olursem beni yanınıza alın ve Rum topraklarına doğru gidebildiğiniz en son noktaya goturun. Duşman saflarıyla karşılaşıp (daha fazla ilerleyemez olduğunuzda) beni oraya, ayaklarınızın altına defnedin!..” (Ahmed, V, 419, 416)

İşte Eyup Sultan Hazretleri, hayÂtı boyunca Allah yolunda cihÂt etmiş, vefÂtından sonra da kabriyle ve turbesiyle arkasından gelen İslÂm askerlerine hedef gostermek sûretiyle hizmetine devÂm etmiştir.

Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 2, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan