
Hak dostları, CenÂb-ı Hakk ’ın aşk ve muhabbetinin tecellîsi altında olduğu icin mercek altında bir kağıdın yanması gibi nefsÂnî temÂyuller onlarda omrunu tuketmiştir. Boylece nurÂnî bir cÂzibe merkezi hÂline geldiklerinden diğer insanlar da gayr-i irÂdî olarak onların nûrÂnî guzelliklerine kapılırlar.AllÂh -celle celÂluhû- kullarını hidÂyete erdirmek icin, kendi iclerinden karakter ve şahsiyet sahibi mustesn yaratılışlı sÂlih insanları rehber olarak vazîfelendirmek sûretiyle kullarının saÂdete ermesine yardımda bulunmaktadır.
İnsan, yaratılış olarak karakter ve şahsiyete hayrandır. YÂni onun hak ve hakîkate yonlendirilmesi ve rûhÂnî terbiyesinde akıl ve gonlune tesir edebilecek fiilî bir orneğe ihtiyac vardır. Onun icindir ki CenÂb-ı Hak, sadece kitap değil, beşeriyeti irşÃ‚d icin onların uzerinde her bakımdan derin iz ve tesirler bırakan yuksek şahsiyet ve karakter sahibi kimseler, yÂni peygamberler gondermiş, onların izinden yuruyen velîler ihsÂn etmiştir.
Nebîler ve velîler oyle şahsiyetlerdir ki, onlara guzel olmayan bir vasfı duşmanları bile yakıştıramamışlardır. Bu sÂyede nice insanlar, hak ve hakîkate Âşin olmuş ve îmÂnla şereflenmişlerdir. Nitekim sa­h­be-i kirÂm da, Al­lÂh Ra­sû­lu -sal­lÂl­l­hu aley­hi ve sel­lem- ’in can­lı bir Kur ’Ân h­lin­de­ki mus­tes­n şah­si­yet ve ka­rak­te­ri­ne hay­ran ka­la­rak îmÂn et­miş ve onun et­ra­fın­da per­v­ne ol­muş­tur. Kız cocuklarını diri diri gomen yarı vahşî insanlar eriyip yok olmuş, onların yerine İslÂm tarihinin en zirve Âbide şahsiyetleri tezÂhur etmiştir.
EHL-İ ÎMÂNIN EN MUHİM VASFI
Bu itibarla îmÂn, ihlÂs ve takv yolunda yuruyen ehl-i îmÂnın en muhim vasfı, peygamberine yaraşır bir şahsiyet inşÃ‚sı olmalıdır. Boyle bir haslet ve husûsiyete sÂhip bulunan mu ’minler, Âdeta birer hidÂyet mıknatısı olurlar. Bundan mahrum olanlar ise, farkında olmadan hidÂyettekileri bile bezdirecek ve yoldan cıkaracak bir rolu ustlenmiş bulunurlar.
Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Son Nefes, Erkam Yayınları, 2013
İslam ve İhsan