AshÂbın gozunde dunya kuculdu, Âhiret tek endişe oldu. Dunya hayatının sadece bir konak olduğu kanaati yerleşti. Dunya hayatı, Âhiretin tarlası olarak telÂkkî edildi. Bu tarlanın tohumu da sÂlih amellerdi.Peygamber Efendimiz dÂimÂ;

«Esas hayatın Âhiret olduğu»nu oğretti.

“–KisrÂlar, kayserler saraylarda yaşarken Sen bir hasırın uzerindesin…” diye ağlayan Hazret-i Omer ’e;

“–Dunya onların Âhiret bizim olsun, istemez misin y Omer?!.” (Ahmed, II, 298) buyurdu.

Hendek Harbi ’nde muslumanlar ağır bir imtihan gecirdiler. O kadar zor anlar yaşadılar ki;

“AllÂh ’ın yardımı gelmeyecek mi?” diye iclerine şuphe duştu. O zaman Efendimiz -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem-;

اَللّٰهُمَّ لَا عَيْشَ اِلّٰا عَيْشُ الْاٰخِرَةِEsas hayat, Âhiret hayatıdır.” buyurdu. (BuhÂrî, Rikāk, 1)

Sonradan Mekke fethi gibi buyuk ve ihtişamlı bir zafer kazandığında da aynı hÂl icindeydi. O, bir devenin uzerinde secde hÂlinde Mekke ’ye giriyordu. Zafer işaretleri yapmıyordu. Etrafına yine;

“Esas hayat, Âhiret hayatıdır.” buyuruyordu.

Bu şuurla ashÂbın gozunde dunya kuculdu, Âhiret tek endişe oldu. Dunya hayatının sadece bir konak olduğu kanaati yerleşti. Dunya hayatı, Âhiretin tarlası olarak telÂkkî edildi. Bu tarlanın tohumu da sÂlih amellerdi.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yuzakı Dergisi, Yıl: 2018 Ay: Şubat Sayı: 156

GERCEK HAYAT AHİRET HAYATIDIR
İslam ve İhsan