“Mûcizeler olduğunu işitiyoruz ama aklî bir delili yok, mûcizeleri nasıl anlamalıyız?” sorusunun cevabı… Deist ve ateistlerin en cok sorduğu sorular ve cevapları…
Sual: “KelÂm dersinde mûcizeler olduğunu işitiyoruz ama hicbirinin delili yok. Sadece anlatılıyor, bana gore delil yok.” Bu itirazı dile getiren kişilere hatırlatalım ki, o mûcizelere gozleriyle şahit olanların bir kısmı da îmÂn etmediler. “Sihirdir, illuzyondur, gozumuzu boyadın!” deyip gectiler, inanmadılar.
Şuphesinde menfî olan kişilerin mûcizeyi kabulde zorlanması; zihninin, kÂinatta cÂrî olan kanunları mutlak ve zarûrî kabul etmesinden kaynaklanır.
HÂlbuki duşunseler, o kāideleri de CenÂb-ı Hakk ’ın koyduğunu bilirler.
CenÂb-ı Hakk ’ın koyduğu kanunlar, O sonsuz kudreti sınırlandırmaz.
Ayrıca insan yine bilmelidir ki, insanlık o kāidelerin tamamını ihÂta etmiş değildir. İstisnÂlardan habersizdir.
Mesel daha once hic mıknatıs gormemiş bir kişi; taş gibi bir maddenin, bazı metalleri cektiğini kabul edemez. Ama gorup oğrenince artık hayret etmez. Mûcizeleri var eden CenÂb-ı Hakk ’ın daha ust kāideleri var da biz onları bilmiyor isek, mûcizeleri anlayamayız. Fakat inkÂr etmemiz asla doğru olmaz.
Bugun insanlar; bilim-kurgu filmlerinde, boyutlar arasında pencerelerin acıldığını, eşyanın ve insanların uzaklara ışınlandığını, zamanda yolculuk yapıldığını seyrediyor ve o mantığın icinde bunları kabulde zorlanmıyor. “Bugun biz bu tekniğe ulaşmadık fakat senaryoda tasavvur edilen Âlemde bu mumkun.” diyor ve seyrediyor.
Aynı şahıs; Âlemlerin Rabbi, her şeyin yaratıcısı olan Allah TeÂl ’nın, her şeye kādir olduğunu, yapmak istediği bir şey icin sebepleri de derhÂl yaratabileceğini nicin kabul etmesin?
İnsanlar daha evvel; «beta, gama, alfa» gibi ışınları da bilmiyordu. Fakat bugun oğrenmiştir. CenÂb-ı Hak, insana verilen ilmin cok az olduğunu bildirmiştir. (Bkz. el-İsrÂ, 85) İnsan azıcık ilmiyle, bu keşifleri adım adım binlerce yıl gayret ederek gercekleştirebilmiştir.
İnsanın emekleye emekleye geliştirdiği tekniğe inanıyorsun da, AllÂh ’ın sonsuz kudretini mi kabul edemiyorsun?
Hatt bazı Âlimler, mûcizelerin insan icin ilim ve teknik bahsinde bir ufuk cizdiğini soylemişlerdir.
Nitekim;
Hazret-i İbrahim; icine atıldığı ateşte, mûcize olarak yanmadı. Bugun insanlar ateşte yanmayan elbiseler, boyalar vs. îcat ediyorlar.
Hazret-i İsa; mûcize olarak oluleri diriltti, tedavisi bilinmeyen hastalıkları ve doğuştan ÂmÂları iyileştirdi. Bugun tıpta durmuş kalpleri şok ile yeniden calışır hÂle getirme vb. mudahaleler ve gecmişte bilinmeyen tedaviler, nakiller bulunmuştur.
Hazret-i Suleyman; ruzgÂrlarla, bir aylık yurume mesafesini bir gunde aşıyordu. Bugun insanlık, ucaklarla dunyanın bir ucundan bir ucuna bir gunde ulaşabiliyor.
Bunlar dahî, mûcizelerin hakikat olduğunu idrÂk etmemize yardımcı olabilecek hususlardır.
Zira insan dahî ust uste koyduğu gayretlerle, kudretini geliştirip, dun yapamadığını bugun yapabilir hÂle gelirken; Kādir-i Mutlak olan CenÂb-ı Hakk ’ın mûcizelerine nicin hayret edilsin?
İslam ve İhsan