CenÂb-ı Hak buyuruyor: “Allah kime hidÂyet verirse, işte doğru yolu bulan odur; kimi de hidÂyetten uzak tutarsa, artık onlara, Allah ’tan başka dostlar bulamazsın. KıyÂmet gununde onları kor, dilsiz ve sağır bir halde yuzukoyun haşrederiz. Onların varacağı ve kalacağı yer cehennemdir ki, ateşi yavaşladıkca onun alevini artırırız.” (İsrÂ, 97)
Rasûlullah (sav) buyurdular:

“Ben ancak peygamberim. HidÂyet benim elimde değildir. HidÂyet elimde olsaydı yeryuzundeki herkes îmÂn ederdi. İblis de ancak kotuluğun susleyicisidir. DalÂlet onun elinde değildir. DalÂlet onun elinde olsaydı yeryuzundeki herkes dalÂlete duşerdi…” (MunÂvî, II, 571)

Ebû Mûs el-Eş ’arî (ra) ’den rivayet edildiğine gore, Rasûlullah (sav) şoyle buyurdu:

“Allah ’ın benimle gondermiş olduğu hidÂyet ve ilim, yeryuzune yağan bol yağmura benzer. Yağmurun yağdığı yerin bir bolumu verimli bir topraktır: Yağmur suyunu emer, bol cayır ve ot bitirir. Bir kısmı da suyu emmeyip ustunde tutan corak bir yerdir. Allah burada biriken sudan insanları faydalandırır. Hem kendileri icer, hem de hayvanlarını sular ve ziraatlarını o su sayesinde yaparlar.

Yağmurun yağdığı bir yer daha vardır ki, duz ve hicbir bitki bitmeyen kaypak arazidir. Ne su tutar, ne de ot bitirir. İşte bu, Allah ’ın dininde anlayışlı olan ve Allah ’ın benimle gonderdiği hidÂyet ve ilim kendisine fayda veren, onu hem oğrenen hem oğreten kimse ile, buna başını kaldırıp kulak vermeyen, Allah ’ın benimle gonderdiği hidÂyeti kabul etmeyen kimsenin benzeridir.” (BuhÂrî, İlim 20; Muslim, FezÂil 15)
Kaynak: İslamveihsan
İslam ve İhsan