
Dunyada gonul huzûru ve Âhirette ebedî saÂdete kavuşabilmek, ilÂhî azameti idrÂk edip tevekkul ve teslîmiyet gostererek, ilÂhî taksîme rÂzı olmakla mumkundur.AllÂh ’ın emrine itaat, teslîmiyet ve rız hÂlinde olan kalpler; birer hikmet, hayır ve feyz menbaı olurlar. Hakk ’a kÂmil mÂnÂda teslîmiyet, tevekkul ve itaat ise, îman lezzetiyle dolu bir gonul sÂhibi olmaya bağlıdır. Ancak bu muhabbetle gonlun seviye kaydetmesi netîcesindedir ki insan, butun varlığıyla Rabbine yonelir, duny ve dunyÂdakilerden kalben mustağnî kalır.
FENÂFİLLAH MERTEBESİNE KAVUŞABİLMENİN SIRRI
Kulun AllÂh ’a teslîmiyeti, AllÂh hakkındaki bilgisi ve O ’na olan îmÂnı nisbetindedir. Teslîmiyet, kulluğun ozunu oluşturması bakımından, kalbin AllÂh ’a olan en muhim yonelişidir. Bu yoneliş îmanla başlar, mÂrifetullÂh arttıkca o da artarak devÂm eder. MevlÂn -kuddise sirruh- fenÂfillah mertebesine kavuşabilmenin sırrının, mutlak teslîmiyette olduğunu şu şekilde ifÂde eder:
“Deniz suyu, kendisine butunuyle teslim olan oluyu başı ustunde taşır. Diri olan ve en ufak tereddudu bulunan ise, denizin elinden nasıl sağ kurtulur? Aynı şekilde «Olmeden evvel olunuz!» sırrı ile beşerî sıfatlardan soyunarak olursen, esrar denizi seni başı uzerinde gezdirir.”
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları
İKİ DUNYA SAADETİNİ NASIL YAKALARIZ?
https://www.islamveihsan.com/iki-dunya-saadetini-nasil-yakalariz.html
İslam ve İhsan