
Ahiret muhasebesi nasıl yapılmalıdır? Olmeden evvel muhasebe ve ahirete hazırlık.Rebî bin Heysem -rahmetullÂhi aleyh- sÂlih amelleri tehir eden, nefsi tezkiye olmamış bir kişinin son nefesindeki hazin hÂlini şoyle anlatır:
“Kişi olmeden once neye duşkun ise rûhunu o doğrultuda teslîm eder. Bir keresinde can cekişen bir adamın yanında bulunmuştum. Ben; «LÂ ilÂhe illallÂh!» deyip telkin verdikce o para sayar gibi parmaklarıyla birtakım hesaplar yapıyordu.”
YARIN YAPARIM DİYENLER HELÂK OLDU
Yani insan ekseriyetle, “sonra yaparım” diye ertelediği hayırlara, o “sonra”larda da kolay kolay fırsat bulamaz. Bunun icindir ki Ârifler; “Yarın yaparım diyenler helÂk oldu” hakîkatinin hikmetine ermişlerdir. Zira yarını olmayan bir gun, her an gelebilir. Ebû Hureyre şoyle anlatır:
Efendimiz ’e bir adam gelerek, hangi sadakanın sevÂbının daha buyuk olduğunu sordu. Efendimiz şoyle cevap verdi:
“–Guclu-kuvvetliyken, sıhhatin yerinde, cimriliğin uzerinde, fakir duşmekten endişe etmekteyken, (veya bunun zıddına) daha cok zengin olmayı arzularken verdiğin sadakanın sevÂbı daha buyuktur. (Bu işi) can boğaza gelip de; «Falana şu kadar, filÂna bu kadar.» demeye bırakma. Zira o mal, zÂten vÂrislerden şunun veya bunun olmuştur.” (BuhÂrî, ZekÂt, 11)
Diğer bir hadîs-i şerîfte de şoyle buyrulur:
“Kişinin (sağlıklı iken) hayÂtında bir dirhem sadaka vermesi, olumu esnÂsında yuz dirhem sadaka vermesinden daha hayırlıdır.” (Ebû DÂvud, VasÂyÂ, 3/2866)
ÂHİRET AZIĞI
Şeyh SÂdî, Âdeta bu hakîkatlerden ilhamla şoyle nasihat eder:
“Âhiret azığını hayÂtında kendin tedÂrik et! Cunku sen oldukten sonra akrab hırsa kapılır; senin rûhun icin hicbir iyilikte bulunmazlar. Altını, nîmeti elinde iken bugun sen ver! Sen oldukten sonra bunlar elinden cıkar, sahip olamazsın! Azığını obur dunyaya kendi goturen kimse, devlet topunu celmiş demektir. Sırtımı beni duşunerek ancak kendi tırnağım kaşır, başkası değil. Ne gibi servetin varsa avucunun ortasına koy, verilecek yerlere ver! Veremezsen, yarınki pişmanlıktan dişinle elinin arkasını ısırırsın.”
Hakîkaten malı-mulku vakit varken infÂk etmeyip, onu mÂnevî terbiyeden mahrum yetişen ve nasıl harcayacakları mechûl olan mîrascılara bırakmak, ağır bir Âhiret hesabı yuklenmek olur. Bu ise, selîm bir aklın kÂrı değildir.
Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarının Ornek AhlÂkından 1, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan
OLMEDEN EVVEL OLUNUZ