
Teberrukun faydası, îman muhabbetinden oturu mubÂrek varlıklara gosterilen hurmet sebebiyle CenÂb-ı Hakkʼın yardımını, rahmetini lûtfetmesi sÂyesindedir.Rahmet ve bereketi lûtfeden, teberruk edilen varlığın kendisi değil, yalnızca CenÂb-ı Hakʼtır. Hak TeÂl rahmetini tecellî ettirmediği takdirde, bereketi umulan o varlıklar bir “hic” hukmunde kalır.
Dolayısıyla bu yolda ifrat ve tefrite kacmadan îtidal uzere gidilmelidir. Yani Hakkʼın emrettiği sÂlih amelleri yapmadığı hÂlde, sırf sÂlih zÂtlarla veya onların hÂtıralarıyla teberrukun kendisini kurtarmaya yeteceği şeklindeki ifrat duşuncelerin­den uzak durmak gerekir. Veya teberruk edilen varlıklarda, Âdeta ilÂhî bir kudret vehmetmek gibi yanlışlıklara duşmemek îcÂb eder.
Fakat bu hususta aşırıya kacanları bahÂne ederek teberruku tamÂmen red­detmek, bunun asr-ı saÂdet ve selef-i sÂlihîn doneminde bulunmayan bir “bidʼat” ve hatt “şirk” olduğunu iddi etmek de apacık bir cehÂletin eseridir. Muhim olan, îtidal yolunu tutmaktır. Mutlak fÂilin yalnızca CenÂb-ı Hak olduğunu, kendisiyle teberruk edilen varlıkların sadece AllÂhʼın rahmet, mağfiret ve lûtfunu celbedecek vesîleler­den ibÂret bulunduğunu unutmamaktır. Nasıl ki, seyahat esnÂsında binilen bir arac, gÂye değil vÂsıta ise, kendisiyle teberruk edilen varlıklar da AllÂhʼın rahmetini celbetmek icin başvurulan birer vesîleden ibÂrettir. Fazîlet sahibi sÂlih zÂtlara ait olan eşyalar, Allah TeÂlÂʼnın o zÂtlara değer vermesi sebebiyle değerlidir ve onlara bu yuzden ehemmiyet verilir. Kul, murÂdını, bu vesîleler hurmetine Allahʼtan istemelidir.
Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarının Ornek AhlÂkından 2, Erkam Yayınları, 2012
İslam ve İhsan