Kaderle ilgili olarak buraya kadar zikredilen temel esaslar derinleştirildiğinde o kadar cok mes ’eleyle karşılaşılır ki, bunlar ilm-i kelÂm munakaşalarına sermaye olmaktan ileriye gitmez.AllÂh Rasûlu -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem-, kadere îmÂn etmekle iktif etmemizi emir buyurmuş ve bu hususta yersiz munÂkaşalardan menetmiştir. Oyle ki, kader hakkında tartışan bir gruba rastladıklarında onlara:

“Siz bununla mı emrolundunuz? Yoksa ben size bunun icin mi gonderildim? Sizden oncekiler bu meselede munÂzara ettiklerinden dolayı helÂk oldular. Sakın bu meseleyi munÂkaşa etmeyiniz!” (Tirmizî, Kader, 1) buyurmuşlardır.

ŞÃ‚ir Ziy Paşa da, beşer tÂkatinin ustundeki hakîkatlere dÂir şoyle der:

İdrÂk-i meÂlî bu kucuk akla gerekmez,
Zîr bu terÂzî bu kadar sıkleti cekmez!

Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Son Nefes, Erkam Yayınları, 2013
İslam ve İhsan