Beş vakit namaz ne zaman farz kılınmıştır? İslÂm ’da namazın mahiyeti ve onemi nedir?İslÂm ’ın başlangıc yıllarında namaz, sabah ve akşamleyin kılınan ikişer rek‘attan ibaret iken, yaygın kabul goren goruşe gore, Mi‘rac hadisesinden sonra beş vakit namaz farz kılınmıştır.
Kur'an'da bizim Peygamberimiz'den onceki peygamberlerin namaz kılmakla emrolundukları değişik vesilelerle belirtilmektedir. (bk. el-Bakara 2/83; Yûnus 10/87; Hûd 11/87; İbrÂhim 14/37, 40; Meryem 19/30-31, 54-55; TÂh 20/14; el-Enbiy 21/72-73; LokmÂn 31/17) Bundan anlaşıldığına gore namaz ibadeti sadece Hz. Muhammed'in sallallÂhu aleyhi ve sellem ummetine has olmayıp onceki dinlerde de bulunmaktaydı.
Allah TeÂl buyuruyor:
"Ey inananlar sabır ve namaz (salÂt) ile yardım isteyin." (el- Bakara 2/153) Namaz farz kılınınca Cibrîl, Hz. Muhammed'e (s.a.v.) gelerek onu vadi tarafına goturmuş, orada fışkıran su ile once Cibrîl sonra Efendimiz abdest almış ve beraberce iki rek‘at namaz kılmışlardır. Hz. Muhammed (s.a.v.) mutlu bir bicimde eve gelmiş, eşi Hatice'nin elinden tutarak oraya goturmuş ve aynı şekilde Hatice ile birlikte abdest alıp iki rek‘at namaz kılmışlardır. Kimi bilginlere gore İsr Sûresi'ndeki "Namazda yuksek sesle okuma" (el-İsr 17/110) Âyeti, bu gizli namaz donemiyle ilgilidir.
NAMAZ NE ZAMAN FARZ KILINDI? İslÂm'ın başlangıc yıllarında namaz, sabah ve akşamleyin kılınan ikişer rek‘attan ibaret iken, yaygın kabul goren goruşe gore, Mi‘rac hadisesinden sonra beş vakit namaz farz kılınmıştır. "Kendi nefsinde bir yakarış ve urperiş icinde ve pek yuksek olmayan bir sozle sabah ve akşam Rabbini an; gafillerden olma" (el-A‘rÂf 7/205) Âyeti namazın başlangıctaki durumuyla ilişkili gorulmektedir. Yine yaygın kabule gore, Cibrîl'in Hz. Muhammed'e (s.a.v.) KÂbe'de, namazın vakitlerini gostermek uzere imamlık etmesi Mi‘rac olayının ertesi gunu olmuştur.
BUTUN İBADETLERİN OZETİ İslÂm dininde yuce yaratıcı Allah'a yaklaşmanın yolu, ona yukselmenin basamağı ve bu bakımdan en parlak ve onemli ibadet, namaz ibadetidir. Bu ozelliğinden dolayı namaz diğer butun ibadetlerin ozu ve ozeti sayılmıştır. Nitekim Efendimiz bir hadislerinde "Namaz dinin direğidir" (Tirmizî, “Îman”, 8; Musned, V, 231, 237; Aclûnî, Keşfu'l-hafÂ, I, 31-32) buyurmuş, secdeyi de kulun Allah'a en yakın olduğu hal olarak nitelendirmiştir (Muslim, “SalÂt”, 215; NesÂî, “MevÂkit”, 35).
Kelime-i şehÂdetten sonra İslÂm'ın en onemli ruknu olan namaz, gunde beş ayrı zaman diliminde olmak uzere kadın ve erkek her musluman icin bir gorevdir. Esasen namaz ibadetinin hicbir amac ve hikmeti olmasa bile, diğer ibadetlerde olduğu gibi, namaz ibadetini sırf inanılan dinin bir gereği, yuce yaratıcının bir emri olduğu icin, hic değilse bunun icin yerine getirmelidir.
MU'MİNİN MİRACI İlgili Âyet ve hadislere gore namazın farz kılınmasındaki hikmetlerden biri de, namaz kılan kimsenin CenÂb-ı Allah'ın kudret ve kuvvetini, azabını, rahmetini, hayal ve hÂfızasına nakşederek nefsini tehzip etmesi ve bu suretle kendisini her turlu fenalıklardan, hatalardan, suclardan alıkoymasıdır. Allah duşuncesi ve kalbi Allah'a bağlama, insanı her turlu fenalıktan alıkoyar. Namaz da Allah'ı surekli hatırlamanın en buyuk vesilesidir. Nitekim Âyette "Beni hatırlamak/anmak icin namaz kıl" (TÂh 20/14) buyurulmaktadır. Namaz emrini, Allah TeÂlÂ'nın yeryuzune melek aracılığıyla gondermeyip Mi‘rac gecesi Hz. Peygamber'in huzuruna cıktığında ona tebliğ etmesi de (BuhÂrî, “SalÂt”, 1; Muslim, “ÎmÂn”, 263), bu ibadetin muslumanın dinî ve ruhanî hayatı acısından onem ve anlamını gostermektedir. Bu sebeple de dinî literaturde namaz ibadetinin bu yonunu, namazın kulun Allah'a ulaşması, kavuşması yolunda onemli bir arac olduğunu anlatmak icin"Namaz mu'minin miracıdır" denilmiş, ummetin namazla ilgili ortak bilinc ve değerlendirmesi Âdeta bu cumleyle ozetlenmiştir.
NAMAZI TERK ETMENİN HUKMU Namazı terketmek, kılmamak buyuk gunahtır. Peygamberimiz, kıyamet gununde hesabı sorulacak ilk amelin namaz olacağını bildirmiştir. (Tirmizî, “SalÂt”, 188)
Namaz insanın maddî ve mÂnevî temizliğin vasıtasıdır. Cunku namaz kılmak icin gerekiyorsa gusul abdesti almak, normal durumlarda abdest almak suretiyle bir nevi vucut temizliği yapılmış olduğu gibi, ayrıca elbisenin ve namaz kılınacak yerin de temizlenmesi gerektiği icin bir ust baş temizliği yapılmış olur. Daha da onemlisi namaz gunahlardan arınmanın da bir yoludur. Namaz esas itibariyle insanı gunah işlemekten alıkoyar, gunahtan uzaklaştırır. Nitekim bir Âyette "Sana vahyedilen kitabı oku ve namaz kıl; cunku namaz cirkin ve kotu işlerden alıkor. Allah'ı zikretmek en buyuk şeydir. Allah yapıp ettiklerinizi bilir." (el-Ankebût 29/45) buyurulmaktadır.
Ayrıca namaz, işlenmiş hata ve gunah kirlerinin giderilmesini de sağlar. Peygamberimiz gunde beş vakit namazı, bir insanın kapısının onunden akıp giden bir ırmağa, namaz kılmayı da bu ırmakta her gun beş kere yıkanmaya benzetmiş ve şoyle demiştir: "Ne dersiniz, birinizin kapısının onunden bir ırmak gecse ve o kimse orada gunde beş kere yıkansa bedeninde hic kir kalır mı?" SahÂbîler, "Kalmaz, ey Allah'ın elcisi" deyince Peygamberimiz "İşte beş vakit namaz buna benzer. Allah namaz sayesinde gunahları siler" demiştir. (BuhÂrî, “MevÂkýt”, 6; Muslim, “MesÂcid”, 282)
Kaynak: İslam İlmihali 1, TDV Yayınları
İslam ve İhsan