Namazın ceşitleri nelerdir? Kac ceşit namaz vardır? İşte cevapları...İslÂm Âlimlerinin coğunluğu, vÂcip namazını kabul etmediği icin namazı farz ve nÂfile şeklinde iki gruba ayırmışlardır. Hanefî Âlimlere gore ise namazlar: farz, vÂcip ve nÂfile olmak uzere uc ceşittir.
FARZ NAMAZLAR Farz olan namazlar, aynî farz (farz-ı ayın) ve kifÂî farz (farz-ı kifÂye) olmak uzere ikiye ayrılır. Farz-ı ayın olan namazlar yukumluluk cağındaki her muslumana farz olup, her biri ayrı ayrı bunu yerine getirmekle mukelleftir. Farz-ı ayın olan namazlar, her gun beş vakit namaz ve her hafta Cuma gunleri kılınan Cuma namazından ibarettir. Gunluk farz namazlar sabah namazı 2 rek‘at, oğle namazı 4 rek‘at, ikindi namazı 4 rek‘at, akşam namazı 3 rek‘at ve yatsı namazı 4 rek‘at olmak uzere toplam 17 (on yedi) rek‘attır. Cuma namazı, Cuma gunu oğle namazının vaktinde cemaatle kılınan ve farz olan kısmı 2 rek‘at olan bir namazdır. Cuma namazı kılınınca ayrıca oğle namazı kılınmaz.
Farz-ı kifÂye olan namaz ise, bir musluman olduğunde başta yakınları, komşuları ve tanıyanları olmak uzere muslumanlarca kılınması gereken cenaze namazıdır. Bu namazı birileri kılınca oteki muslumanlar cenaze namazı kılmadıkları icin sorumlu olmazlar. Sevap ve fazileti ise namazı kılanlar elde etmiş olurlar.
VÂCİP NAMAZLAR VÂcip namazlar, vÂcip oluşu kulun fiiline bağlı olmayan (li-aynihî vÂcip) ve vÂcip oluşu kulun fiiline bağlı olan vÂcip (li-gayrihî vÂcip) olmak uzere iki kısımdır. Yatsı namazından sonra kılınan uc rek‘atlık Vitir namazı ile Ramazan ve kurban bayramı namazları birinci grupta yer alır. TilÂvet secdesi de, her ne kadar namaz olmayıp bir secdeden ibaret olsa da, bu gruba sokulmaktadır. Ayrıca coğunluk tarafından sunnet kabul edilmekle birlikte, bazı Hanefîler'in vÂcip saydıkları kusûf namazı da (guneş tutulduğunda kılınan namaz) bu gruba girer.
İkinci grupta ise nezir namazı, sehiv secdesi ve ifsat edilen nÂfile namazın kazÂsı yer alır. Nezir namazı, esasen gerekli ve gorev olmamakla birlikte, kişi bir vesileyle namaz kılmayı adadığı zaman kendi iradesiyle kendini yukumlu kılmış olur; artık bu yukumluluğu yerine getirmesi gerekir.
NÂFİLE NAMAZLAR Farz veya vÂcip olan namazların dışındaki namazlara nÂfile namazlar denir ve farz namazların oncesinde veya sonrasında kılınan sunnet namazlar nÂfile namaz kapsamında yer alır. NÂfile namazları, sunnet namazların dışında ayrı bir kategori olarak ele alan bilginler de bulunmaktadır. Buna gore namazlar; a) farz namazlar, b) vÂcip namazlar, c) sunnet namazlar, d) nÂfile namazlar olmak uzere dort ceşit olmaktadır. Sunnet namazlar, vakit namazları yanında duzenli olarak kılınan sunnetleri (revÂtib) ifade etmekte, nÂfile namazlar ise duzenli olmayarak ceşitli vesilelerle Allah'a yakınlaşmak ve sevap kazanmak maksadıyla ayrıca kılınan namazları (regaib) ifade etmektedir.
Sunnet, Hz. Peygamber'in yaptığı ve bir bağlayıcılık ve gereklilik olmaksızın yapılmasını istediği ve teşvik ettiği şeylerdir. Bu anlamda sunnet, hem Hz. Peygamber'in devamlı olarak yaptığı, nÂdiren terkettiği şeyleri yani Hanefîler'in ıstılahındaki sunneti hem de devamlı olarak yapmayıp, yapılmasına teşvikte bulunduğu şeyleri (mendup, mustehap) icine almaktadır. Buna gore mesel sabah namazının farzından once iki rek‘at namaz kılmak sunnet, ikindi ve yatsıdan once kılınan dort rek‘at ise mustehap sayılmaktadır.
NÂfile, farz ve vÂciplerin dışında fazladan yapılan işler anlamına gelmesi ve yaygın olarak mendup, mustehap ve tatavvu olarak da adlandırılır. Buna gore nÂfile namaz ifadesi, bir vakti bulunan sunnetleri (muekked sunnet ve mustehap sunnet) ve vakte bağlı olmayan tatavvu namazları icine alır. Birincisi, sunen-i revÂtib, ikincisi regaib turleri olarak adlandırılır. RevÂtib, belli bir duzen ve tertip icinde, beş vakit farz namazlarla birlikte ve belli bir devamlılık icinde kılındığı icin revÂtib adını almıştır. Bu acıdan revÂtib sunnetler, duzenli olarak kılınan sunnetler demektir. Bunlar, Hz. Peygamber'in sunnetine uyularak vakit namazlarından once veya sonra yahut kimisinde hem once hem sonra kılınan namazlardır. Peygamberimiz ’in devam edip etmemesine gore bunların bazıları sunnet-i muekkede, bazıları sunnet-i gayr-i muekkede olarak nitelendirilir. Hanefî literaturde, sunnet-i muekkede olan namazlar kısaca "sunnet", gayr-i muekked olanlar ise "mustehap" veya "mendup" diye adlandırılmıştır. Ramazan ayında yatsı namazından sonra kılınan teravih namazı da, sunnet-i muekkede turunden bir namazdır.
RevÂtib sunnetler dışındaki nÂfile namazlar ise regaib adını alır. Bunlar, Hz. Peygamber'in uygulamalarına dayanılarak belirli zamanlarda veya bazı vesilelerle kılınan ya da kişinin kendi isteğiyle herhangi bir zamanda Allah'a yakınlaşmak ve sevap kazanmak amacıyla kıldığı namazlardır. Bunlar gonullu olarak kendiliğinden kılındığı icin "gonullu (tatavvu) namazlar veya arzuya bağlı namazlar" olarak da adlandırılır. Teheccud namazı, kuşluk (duhÂ) namazı, istihÂre namazı, yağmur duası, husûf namazı, kusûf namazı, tahiyyetu'l-mescid, tovbe namazı, evvÂbîn namazı, tesbih namazı, ihrama giriş namazı, yolculuğa cıkış ve yolculuktan donuş namazı, hÂcet namazı, abdest ve gusulden sonra namaz regaib turunden nÂfile namazlardır.
İslÂm kulturunde sunnet namazlar, ozellikle vakit namazlarının oncesinde-sonrasında kılınan sunnet namazlar, farz namazlara hazırlayıcı ve onları koruyucu ibadetler olarak değerlendirilmiş, ayrıca Hz. Peygamber'e bağlı olmanın da bir gostergesi kabul edilmiştir. Bunun icin de, bu namazların mumkun oldukca kılınması tavsiye edilmiş ve terkedilmesi kotu bir davranış sayılmıştır. Bununla birlikte, sonucta farz veya vÂcip olmayıp sunnet olduğu icin de ceşitli nedenlerle terkedilmesine musaade ve musamaha edilmiştir.
Kaynak: İslam İlmihali 1, TDV Yayınları
İslam ve İhsan