Şafii mezhebine gore nafile namazlar ve vakitleri...Şafi mezhebi; İmam Şafi ’ye (r.a) nisbet edildiği icin bu adla anılmıştır. ŞÃ‚fi mezhebinin kurucusu sayılan İmam Şafi (r.a) 767 (Hicri 150) yılında Gazze şehrinde (Filistin) doğdu.
Şafi mezhebi once Mısır ’da sonra kısmen Suriye, Yemen, Irak ve MÂverÂunnnehir ’de yayıldı. Gunumuzde Irak, Suriye ve Anadolu ’nun guney ve doğu bolgelerinde Şafi mezhebi yaygındır.
NAFİLE NAMAZLAR (ŞAFİİ FIKHI) İnsan, nafile ibadetlerle Allah ’a yaklaşır. Bir hadîs-i kudsîde CenÂb-ı Hak şoyle buyurur: “..Kulum, bana nÂfile ibÂdetlerle yaklaşmaya devam eder, neticede muhabbetime nÂil olur. Onu bir sevdim mi, artık ben onun işittiği kulağı, gorduğu gozu, tuttuğu eli, yuruduğu ayağı olurum. Benden bir şey isteyince onu veririm, benden sığınma talep etti mi onu himÂyeme alır, korurum...”[1]

Mustehap olarak kabul edilen nafile namazların belli başlıları şunlardır:

Tahıyyetu ’l-Mescid:

Camiye giren kimsenin oturmadan once iki rek ’at namaz kılması sunnettir. Namaz kılma, ziyaret etme, itikafta bulunma, ilim oğrenme vb. amacla camiye giren kimse oturmadan once iki rek ’at namaz kılar.

Bu namaz AllÂh ’ın mÂbedine saygı ifade eder. RasûlullÂh -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem- buyurur: “İcinizden biri, bir mescide girince oturmadan once iki rek ’at namaz kılsın!”[2] ŞÃ‚fi mezhebine gore bu namazın kerahet vakti yoktur.

Duh (Kuşluk) Namazı:

Guneşin bir mızrak boyu yukselmesinden sonra başlayıp istiva vaktine kadar olan zaman icinde iki ile sekiz rek ’at arasında kılınan namaza duha namazı denir. Sekiz rek ’at kı­lınması daha faziletlidir. Hazret-i Âişe -radıyallÂhu anhÂ- buyurur: “Ben RasûlullÂh ’ın duh namazı kıldığını bir kere gordum. Bir daha hayat boyu onu terk etmedim.”[3]

EvvÂbin Namazı:

Akşam ile yatsı namazı arasında kılınan 2 - 4 veya 6 rek ’atli bir namazdır. Hadîs-i şerîfte buyurulur: “Kim ki akşam ile yatsı arasında namaz kılarsa, işte o evvÂbîn (AllÂh ’a donenlerin) namazıdır.”[4].

Teheccud Namazı:

Yatsı namazından sonra bir sure uyuduktan sonra kalkılıp kılınan gece namazıdır. En azı iki rek ’attır, coğu icin sınırlama yoktur. İki rek ’atta bir selam verilerek kılınır. Gecenin son ucte bir vaktinde kılmak daha faziletlidir. Peygamber Efendimiz -sallÂlÂhu aleyhi ve sellem- şoyle buyurmuştur: “Her kim geceleyin uyanır, hanımını da uyandırır ve iki rek ’at namaz kılarsa, AllÂh ’ı cok zikreden erkekler ile kadınlardan yazılırlar.”[5]

Kusuf ve Husûf Namazları:

Kusuf namazı: Guneş tutulduğu zaman kılınan namazdır. Husûf namazı: Ay tutulduğu zaman kılınan namazdır.

Bu namazlar iki rek ’at olarak kılınır. Her rek ’atte iki kıyam ve iki rukû ’ yapılır. Kıyamlarda kıraat, rukû ’larda tesbihatlar uzatılır, secdelerdeki tesbihatlar ise uzatılmaz. Ay tutulmasında kıraat sesli, Guneş tutulmasında ise sessiz okunur. İmam namazdan sonra hutbe okur.

Korku Halinde Namaz:

Savaş esnasında cemaat ile birlikte korku namazı kılınır. İmam, cemaati iki gruba ayırır. Bir grup, duşmana karşı durur ve imam diğer gruba bir rek'atı kıl­dırır. İkinci rek'at icin kıyama kalktıklarında cemaat niyet ederek imamdan ay­rılır, namazı yalnız başına tamamlarlar ve duşmana karşı nobet tutmaya gi­derler. Nobettekiler de gelip ikinci rek'atta imama tÂbi olurlar. İmam teşehhu­de oturunca kendileri kalkar, ikinci rek'atı kendi başlarına kılarak teşehhudde imama yetişir ve imamla birlikte selÂm verirler. Sevgili Peygamberimiz ZÂturrika' mıntıkasında bu namazı bu şekilde kıldırmıştır. Bu namazda silÂh taşımak sunnettir.

Savaş veya korku şiddetlendiğinde kişi suvari olsun yaya olsun imkÂn bulduğu şekilde namaz kılar. Savaş esnasında rukû ve secde yapma imkÂnı bulamayan kişi, bu rukunleri ima ile yerine getirir. Yangın, sel ve yırtıcı hayvandan korkan veya malî sıkıntı nedeniyle alacaklısı tarafından hapsedilmekten korkup kacan icin de aynı hukumler gecerlidir. Deprem, yıldırım carpması, fırtına, kasırga, veba ve benzeri felÂketlerden korkulması halinde yuce Allah'a yonelip sığınarak iki rek'at namaz kıl­mak menduptur.

Abdest namazı:

Abdest veya gusul alındıktan sonra, abdest namazı niyetiyle iki rekÂt şeklinde kılınır.

Sefer namazı:

Yolculuğa cıkılacağı zaman, evden cıkmadan once iki rekÂt ve yolculuktan donuşte de iki rekÂt “sefer namazı” kılınır. Donuşteki sunneti, eve varmadan once, camiye uğrayıp orada kılmak daha sevapdır.

Tesbih Namazı:

Tesbih namazı, munferit olarak omurde bir kez kılınması tavsiye edilen dort rek ’atli bir namazdır. İkişer rek ’at kılınır.

Kıyamda kıraatten sonra 15, ruku ’da, itidalde, secdelerde, celsede ve istirahat oturuşu ile son oturuşta 10 kere "SubhÂnallÂhi vel-hamdu lillêhi ve l ilÂhe illallÂhu vallÂhu ekber” denir. Sonuncularda “Ve l havle ve l kuvvete ill billÂhil-aliyyil-azıym" eklemek efdaldir. Her rek ’atte 75 kere toplamda 300 kere tesbihat getirilmiş olur.

Tevbe Namazı:

Bir muslumanın gunah işleyince pişman olup işlediği gunahtan tevbe etmek icin guzelce abdest alıp iki rek ’at namaz kılması menduptur. Peygamberimiz şoyle buyurmuştur: “Herhangi bir kul, bir gunah işlediği zaman guzelce abdest alır, sonra iki rek ’at namaz kılar ve gunahtan bağışlanmasını dilerse, gunahı bağışlanır.”[6]

İstihÂre Namazı:

Bir kimsenin, yapılması istenilen bir işin hayırlı olup olmayacağının kendisine AllÂh tarafından bildirilmesi maksadıyla yatmadan once kıldığı iki rek ’at namazdır. İstihare; yapılması, doğru olup olmadığı bilinmeyen şeylerde ya­pılır. İstihareden sonra ilk defa kalbe doğan şeyin hayırlı olduğu kabul edilerek ona gore ha­reket edilir. CÂbir bin AbdullÂh diyor ki: “AllÂh Rasûlu -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem-, bize Kur ’Ân ’dan bir sûre oğretir gibi istihÂreyi oğretirdi...”[7]

Yağmur DuÂsı Namazı:

Yağmurun yağmadığı veya kaynakların kuruduğu kıtlık zamanlarda meşru ’ kılınmıştır. İmam, iki rek ’at namaz kıldırır, daha sonra da hutbe okur.

Hacet Namazı:

İki rek ’atli bir namazdır. AllÂh Rasûlu -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem-, kulun dunyevî ve uhrevî hacetlerine nÂil olması bakımından AllÂh ’a namaz ile iltic eylemesini beyÂn sadedinde şoyle buyurur: “Her kimin AllÂh ’tan bir dileği olursa yahut insanlardan herhangi birinden bir dileği bulunursa, once guzelce abdest alsın ve iki rek ’at namaz kılsın. Sonra AllÂh ’a hamd ve senÂda bulunsun. Sonra Hazret-i Peygamber ’e salÂt u selÂm eylesin. Sonra da hacet duÂsını okusun.”[8] Hacet duasının Arapca okunuşu şoyledir: "L ilÂhe illallÂhu ’l-halîmu ’l-kerîm. SubhÂnellÂhi Rabbi ’l-arşi ’l-azîm. El-Hamdu lillÂhi Rabbi ’l-Âlemîn. Es'eluke mûcibÂti rahmetik. Ve azêime mağfiretik. Ve ’l-ğanîmete min kulli birrin ve ’s-selÂmete min kulli ism. L teda'lî zenben ill ğaferteh. Ve l hemmen ill ferracteh. Ve l hÂceten hiye leke ridan ill kadayteh. Y erhame ’r-RÂhimîn."

[1] BuhÂrî, RikÂk, 38

[2] BuhÂrî, SalÂt, 60

[3] BuhÂrî, Muslim

[4] İbn-i MubÂrek, er-RakÂik

[5] Ebû Davud, Salat 307

[6] İbn Mace, Salat 193

[7] BuhÂrî, Teheccud, 28

[8] Tirmizî, Salat 348
Kaynak: Hasan Serhat Yeter, FIKIH 1 (Şafii Mezhebi), 2017
İslam ve İhsan