
Formula 1, WRC, MotoGP, Dakar, Le Mans 24 derken dunyada ve ulkemizde her gecen gun motor yarışlarına olan ilgi giderek artıyor. Zaten biliyorsunuz ulkemizde bir F1 pisti bile var. Peki ama efsane Turk yarışcıları denilince aklınıza kim geliyor? İşte bu yazıyı okuduktan sonra Renc Kocibey aklınıza gelen ilk isim olacak.
Turkiye ’de daha bırakın ralliyi, yarışı; araba surenin bile az olduğu yıllarda Renc Kocibey, otomobillere tutkuyla bağlanmış ve bir yarışcı olmuştu. Sayısız başarının ardından zirveyi ise 1992 yılında yapılan Paris-Dakar rallisine BMC Fatih kamyon ile katılarak gordu.
Babasının arabasını surerken motor tutkusu başlayan bir cocuk: Renc Kocibey
1 Ocak 1942 tarihinde İstanbul ’da dunyaya gelen Mustafa Renc Kocibey, daha yurumeye başladığı yıllarda bisikletine atlamış ve usta işi suruşuyle tum mahallede adından soz ettirir olmuştu. Henuz 10 yaşında bir cocukken babasının arabasını kullanmaya başlamış olan Renc Kocibey, sanki genetik olarak babasının motor tutkusunu almış gibiydi.
Genclik cağlarında babası ona bir motosiklet hediye edince icindeki motor tutkusu iyice harlandı ve sadece surmeye değil, motorla uğraşmaya da başladı. Derken bir haber aldı, Turkiye ’de gercek anlamdaki ilk ralli yapılacaktı. Hemen kolları sıvadı ve mutevazı Anadol marka otomobili uzerinde calışmaya başladı.
Anadol satışlarını patlatan şampiyonluk, Renc Kocibey ’in efsane olma yolundaki ilk adımı oldu:
O donemde belki ulkemizde ralli yoktu ama motor tutkunlarının da sayısı hic az değildi. 1968 yılında Turkiye ’de, bildiğimiz anlamdaki ilk ralli yarışı yapıldı. Renc Kocibey, Trakya Rallisi olarak adlandırılan bu yarışa kendi halinde bir yerli otomobil olarak bilinen Anadol ile katıldı ve birinci oldu.
Tabii normal şartlar altında Anadol boyle bir yarışı kazanacak gucte bir otomobil değildi. Fakat Renc Kocibey motor konusundaki ustalığını konuşturarak bu otomobili kelimenin tam anlamıyla baştan yarattı. Trakya Rallisi ile birlikte herkesin gozdesi olan Anadol satışlarında o donem patlama yaşandı. Renc Kocibey efsanesi ise daha yeni başlıyordu.
Ailenin ‘paşası ’, yolların ‘erkeği ’
Kibar ve mutevazı bir insan olduğu icin, Renc Kocibey ’in, ailesi ve arkadaşları arasında lakabı paşaydı. Otomobile binip yarışa başladığında ise bu paşalıktan eser kalmıyordu. Ralli arkadaşları onu bileği guclu, ayağı ağır yani hızlı olarak anlatıyorlar. Yarışa başladığı anda ise lakabı ‘erkek ’ oluyordu. Ozellikle yağışlı havalardaki manevra kabiliyeti ve yokuş aşağı hızlanışı, onu izleyenleri kendine hayran bırakmasına yetiyordu.
1976 yılında katıldığı Turkiye Rallisi ’nde Murat 124 otomobili ile birinci olan Renc Kocibey, Tofaş Ralli grubunda yarışırken Murat 131 ile yolun tozunu attırıyordu. Daha sonra katıldığı başka Turkiye Rallisi ’nde de Ford Escort ile birinci olduktan sonra 1984 yılında Balkan şampiyonu olarak dunyaya acılmaya başladı.
Paris-Dakar Rallisi ’nde başına gelmeyen kalmadı: 1988 yılında dunyanın en iyi Mitsubishi pilotu secilen Renc Kocibey, Paris-Dakar yarışına katılmaya karar verdi. Zaten ondan once 1991 yılında Ali Deveci ve Garip Gurel, Camel Trophy ’i kazanarak bu yolu acmışlardı. Renc Kocibey ilk olarak bir Mitsubishi Pajero ile bu yarışa katıldı. Fakat boyle bir aracla bitiş cizgisine bile ulaşamayınca aklına bambaşka bir fikir geldi.
Renc Kocibey, bir Turk firması olan BMC ile anlaştı ve onlardan 6x6 bir kamyon yapmalarını istedi. Boylece ilk defa bir Turk firması aracı ile Paris-Dakar yarışına katılmış oluyordu. Renc Kocibey, yanında Ahmet Gokay ve Ahmet Utlu ile 1992 yılındaki yarışa katıldı. Bu aracla da yarışı bitiremediler ancak bunun nedeni ne arac ne de ekipti.
O sene yarış ilk ve tek kez Paris-Cape Town arasında yapıldı. Yol şartları zaten korkunctu ama daha korkunc olan o donem bolgede ic savaş olmasıydı.
Ahmet Utlu ’nun daha sonra aktardığına gore ekip yarış sırasında hem Cad ’da hem de Angola ’da pek cok kez ic savaş catışmalarının icinde kalmıştı. Yani bırakın yarışı kazanmayı, hayatta kalmanın bile zor olduğu bir yoldu.
Otomobil tutkunu Renc Kocibey ’in sonu bir otomobilin icinde geldi:
Renc Kocibey, 1993 yılında katılacağı Sipahi Rallisi pistinde gozlem yapmak icin İzmit yakınlarında aracı ile dolaşıyordu. Gecesini gunduzune katıp yaptığı calışmalar sırasında yorgun duşmuştu ve bu halde araba kullanmak zorunda kalmıştı. Maalesef bir anlık dikkatsizlik sonucu 9 Şubat gunu bir araba kazası gecirdi ve hayatını kaybetti.
Araba kazası sonucu olumu sonrası olay derinlemesine araştırıldı. Boylesine usta bir surucunun direksiyon hakimiyetini kaybetmesi imkansıza yakın olduğu icin yorgunluk nedeniyle dikkatinin dağıldığına karar verildi. Başka bir şuphe ise olay anında emniyet kemerinin takılı olmadığı yonundeydi.
Turkiye ’nin ilk ve en iyi ralli pilotlarından olan efsane yarışcı Renc Kocibey ’in hayranlık veren hayat hikÂyesinin detaylarından bahsettik. Kim bilir belki bir gun ulkemizde Renc Kocibey adına ozel ralli yarışları duzenlenir.
Kaynaklar: TRT Arşiv, Al Jazeera Turk, Ralli Ajansı, Ahmet Utlu 21 Yaşında Turkiye'nin En Genc Kadın Ralli Şampiyonu Olmak: Burcu Burkut Erenkul Webtekno'yu Threads'de takip et, haberleri kacırma