
Gorunen o ki işler su altında o kadar da basit değil. Peki bir otomobil gibi fren donanımıyla durdurmanın mumkun olmadığı gemiler nasıl oluyor da duruyorlar?
Bu soru daha once bircok kişinin aklına gelmiş olabilir. Aslında cevabı tahmin edilemeyecek gibi değil. Ama biz bu konuyu sizin icin ayrıntılarıyla ele aldık.
Oncelikle fren sistemini iyi bilmek gerekiyor. Tum fren sistemleri surtunme prensibiyle calışırlar. Bir frenin calışması, tekerleğin temasta olduğu yuzeye gore donmesini durdurmak icin tekerlek ve sabit govde arasında surtunme yaratmasıyla gercekleşiyor. Yani basit bir ifadeyle frenler, tekerlerin hareket etmesini engelliyor ve tekerler durursa yolda surtunme oluşturuyorlar. Daha fazla surtunme demek, aracın hızının azalacağı ve duracağı anlamına gelir.
Tahmin edebileceğimiz gibi boyle bir sistem de suda calışmaz.
Motorlu gemiler genellikle pervane yardımıyla ya da enjektorlerden atılan jet hızındaki su akımları sayesinde hareket ederler. Ama bu akımları kesmek, gemiyi durdurmaya yetecek kadar surtunme oluşturmaz.
Gemilerin elbette fren benzeri bir sistemleri vardır, sadece verimli bir şekilde calışabilmeleri icin biraz zamana ihtiyac duyarlar.
Bir geminin daha fazla surtunme ortaya cıkarması icin yapması gereken ilk şey itme kolunu geri cekmektir.
Bir gemi suda hareket halindeyken, batmış govdesi ve tekne ile temas halindeki su parcacıkları arasında oluşan viskoz bir suruklenme (birbirine temas eden iki katı cismin, birbirlerine gore olan hareketi sırasındaki direnc) oluşur. Bu surukleme, suyun viskozitesine bağlı oluşur ve geminin ıslanan yuzey alanıyla doğru orantılıdır.
Hareket halinde olan nesne bir gemi ise surukleme kuvveti artırılmalıdır. Peki ama nasıl?
Geminin ıslak yuzey alanını artırarak.
Bu yontem sadece direnci artırarak, geminin tamamen durmasını sağlamayacaktır. Bundan dolayı bu cozum, sadece geminin hızını duşurmek amacıyla kullanılır.
Bir gemiyi durdurmak icin yapmak istenen şey, itme kuvvetinin buyukluğunu azaltmak veya yonunu değiştirmektir. Gemideki itme kuvveti kuculurse, geminin direnci itme kuvvetinin buyukluğunu gecerek gemiyi yavaşlatır. Gemi belli bir hızda ilerlerken itme yonundeki ters bir cevirme hareketi, frenleme durumuna sebep olur.
Bazı gemilerde denge yuzgeci adlı parcalar bulunur.
Gemilerde bulunan denge yuzgecleri suyun altına batırılır ve geminin yavaşlamasına yardımcı olur. Bunlara aslında geminin frenleri desek yanılmış olmayız. Denge yuzgecleri, suyun kutlesiyle etkileşime girmek yerine geminin suyla temas ettiği yuzeyi genişletir. Ve boylece yavaşlamasına olanak tanırlar.
Ayrıca gemilerin pervaneleri, hız ve yon kontrolunun anahtarıdır. Pervanelerin donme hızı ve yonu ayarlanarak geminin hızı duşurulebilir veya durdurulabilir. Pervanelerin ters yonde donmesiyle "ters itme" sağlanarak yavaşlama veya durma gercekleştirilebilir.
Geminin alt kısmında bir fren olduğunu varsayalım.
Eğer boyle bir şey olsaydı, bu kısım muthiş bir su basıncına maruz kalırdı. Frenle temas eden suyun kutlesi cok fazla olacak ve buna dayanamayacak olan fren neticede kırılmış olacaktır.
Basınca dayanıklı fren yapılsaydı bile bu sefer bir başka sorun baş gosterecekti. Frenle etkileşime girecek su, gemiyi aşağı doğru ceker. Boyle bir yolculuğun ise ne kadar tehlikeli olabileceğini soylememize gerek bile yok!.
Tum gemiler, surtunmeyi en aza indirgeyecek şekilde tasarlanırlar. Genel olarak gemilerin emniyet frenine ihtiyacları yoktur. Ters itme uygulamadan bile donebilecekleri alan mevcuttur. Bulundukları noktada kalmak istedikleri sırada ise hepimizin tahmin ettiği uzere “capa” kullanırlar. Capanın bir fren işlevi gorduğunu duşunuyor olabilirsiniz. Ama boyle bir durum normal şartlarda pek mumkun değil. Cunku denizin dibine inen capa, herhangi bir yere sıkışırsa gemi alabora olabilir.
Bunların dışında acil durumlar veya dar bir alanda manevra yaparken, gemi direnc yaratarak yavaşlayabilir veya durabilir. Orneğin, su jeti veya su puskurtme sistemleri kullanarak suya itme kuvveti yaratılabilir.
Sonuc olarak, gemilerde fren yerine hız kontrolu ve manevra yetenekleri kullanılarak hareket edilmesi yaygın bir uygulamadır. Bu yontemler, gemilerin yavaşlaması ve durması icin kullanılan yaygın pratiklerden bazılarıdır. Gemilerin buyuk kutleleri ve suya karşı olan hareket direnci nedeniyle durma işlemi otomobillerdeki gibi aniden gercekleşmez, daha kontrollu ve planlı bir şekilde ilerler.
Kaynaklar: Marine Insight, The Maritime Post Webtekno'yu Threads'de takip et, haberleri kacırma