Kapalı alanlarda sigara icme yasağının uygulanmasıyla birlikte sigara artık yalnızca tiryakilerin değil herkesin gundeminde onemli bir yer edindi.
İcinde barındırdığı bilinen binlerce zehre rağmen insanoğlu asırlardır bu zararlı alışkanlığın peşini bırakamıyor.
Dunya capında tum gelişmiş ulkelerde sigaraya yasaklar getiriliyor ve olumlu sonuclar alınıyor. Gelişmiş ulkelerde sigara kullanımı azalırken az gelişmiş ve yoksul ulkelerde sigaraya başlayanların hızla arttığı goruluyor. Zamlar da etkili olmadı Hukumetin sigarada vergi oranlarını yukseltmesiyle birlikte sigara fiyatlarında buyuk bir zam dalgası yaşandı. Ancak bazı sigara firmaları rekabet amacıyla fiyatları aşağıya cekti; artan vergiye rağmen fiyatları duşuk tutma cabasına girdi. Bazı firmalarsa fiyatlarını vergi artışına uydurarak belli oranlarda zam yaptı.
Bir inip bir yukselen sigara fiyatlarıyla karşı karşıya kalındı. Ancak sigaraya yapılan zamların da tiryakileri pek etkilemediği goruluyor; kimisi tutune, kimisi kacak sigaraya yonelirken kimisi de artan fiyatlara aldırış etmeksizin tercih ettiği sigara ne ise onu kullanmayı surduruyor. Dolayısıyla ne yasakların ne de zamların şimdilik sigara tiryakileri uzerinde cok buyuk etkisi yok gibi. Oncelikle “sigarayı bırakmaya karar vermek” gerekiyor. 9 Şubat Dunya Sigarayı Bırakma Gunu de bu kararı verme adına tiryakiler icin onemli bir uyaran olabilir belki. Kanserin en onemli nedeni sigara!
Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer; kanserin, gunumuzde maliyeti en yuksek ve en fazla olduren hastalık olarak acil onlem alınması gereken bir sorun olduğunu soyluyor. Ulkemiz başta olmak uzere neredeyse dunyanın tum ulkelerinde sigaranın, kanserin en onemli nedeni olarak ortaya cıktığını vurgulayan Prof. Dr. Tuncer: “Yaptığımız projeksiyonlara gore 2030 yılında ulkemizdeki kanser sıklığının 100 binde 400’u gecmesi ongoruluyor.
Bu, 2030 yılında her yıl yarım milyona yaklaşan yeni kanserli ve kanserle tanışmış 1.5 milyon insan anlamına geliyor. Halen 2009 itibariyle 155 bin yeni kanserli vaka, 350 bin kanserle tanışmış vatandaşımız var. Ulusal Kanser Enstitusu (UKK) kurulması sonrası etkin kanser kontrol politikalarıyla 2030 yılında hastalığın sıklığı 400’un altında tutulmaya calışılacaktır” diyor. Bugun halen kanserler arasında en onemli tur akciğer kanseri.
Rakamlar her yıl 90 bin kadar kişinin sigarayla direkt veya indirekt ilişkili olarak kansere yakalandığını gosteriyor. Sigara kontroluyle 2020 yılında sigarayla ilişkili kanserlerde duraklama ve daha sonra azalma beklendiğine dikkat ceken Prof. Dr. Tuncer, bu noktada tutunu sınırlamayla ilgili calışmaların ciddi onem taşıdığını soyluyor.
Prof. Dr. Tuncer, aksi bir durumda en ufak bir aksamanın bu konudaki hedefleri negatif anlamda etkileyeceğine ve 2030 yılına giderken azalma olmayan kanser sıklığının 100 binde 500’un uzerine cıkacağının altını ciziyor: “Boyle bir durumun ulkemize ekstra maliyeti yaklaşık 10 milyar dolar olacak. Bugun kanser tedavisine harcanan miktar 2.5 milyar dolar civarında. Eğer hedeflenen azalma gercekleşemezse 2030 yılında kanser tedavisine harcanan miktar 20 milyar dolara yaklaşabilir.
Hedefimiz bunu 10 milyar dolar civarında tutabilmektir.” On yıl sonra kanseri durdurabiliriz Beklenen kanserli hasta sayısını da yarım milyonun altında tutmayı hedeflemeliyiz diyen Prof. Dr. Tuncer, bunun en onemli yolunun sigaraya bağlı akciğer kanserini kontrol edebilmek olduğunun altını ciziyor. Prof. Dr. Tuncer bu konuda umutlu. Başarılı bir sigara yasağıyla 2020 yılında akciğer kanseri durdurulabilecek.
Herkese Sağlık Dergisi