Cep telefonu sinyalinin kansere sebep olduğu iddiası uzerine yapılan 10 yıllık araştırma sonuc verdi.
Cep telefonu sinyalleri konusunda son 10 yılda yapılan araştırmalar, guvenlik sınırlarının altında sağlığı tehlikeye attığı one surulen riskler icin herhangi bir kanıt olmadığını ortaya cıkardı. Auckland Universitesi Kanser ve Epidemiyoloji Profesoru Mark Elwood, kısa vadede sağlık riskine ilişkin bir etkinin 'kesinlikle' olmadığını bildirdi.
İsvec hukumeti, cep telefonları ve elektromanyetik alanlarla ilgili bir calışma başlattı. Hukumetin isteği ile İsvecli uzmanlar Profesor Maria Feychting, Profesor Yngve Hamnerius, Docent Doktor Lena Hillert ve Profesor Anders Ahlbom'dan oluşan grup, elektromanyetik alanlar uzerine son 10 yıl icerisinde yapılan araştırmaları inceledi.
İsvec Sosyal Yaşam ve Sosyal Araştırmalar Konseyi (Fas) catısı altında toplanan grup, bircok calışmanın, mevcut sınırlar altında elektromanyetiğe maruz kalmanın cep telefonu kullanıcılarına nasıl zarar verebileceğini gostermede başarısız olduğu sonucuna ulaştı.
Araştırmanın sonucunda elde edilen verilerin paylaşıldığı uzmanlar panelinde, araştırmaya yonelik 'On yıldan fazladır suren kapsamlı araştırma, radyo frekans alanları ile insan vucudu arasındaki etkileşim mekanizmalarına ilişkin herhangi yeni bir sonuc ve mevcut maruz kalma sınırlarının altındaki sağlık riskleri icin herhangi bir kanıt tespit etmedi' bilgisi paylaşıldı.
"Sağlık Sorunlarının Nedeni Kaygılar"
Araştırmacılar, birtakım farklı sağlık problemlerinin coğunlukla cep sinyallerine bağlı olduğunu ancak diğer bircok tartışmalı sağlık sorunlarında olduğu gibi, bu bağlantıların tabanlarının coğunlukla bilimsel kanıtlardan daha cok kamunun teknoloji hakkındaki kaygılarından kaynaklandığını bildirdi.
'Elektromanyetik aşırı duyarlılık' (ceşitli akut, spesifik olmayan belirtiler) ve beyin tumorlerinin, mobil iletişim ve sağlık riskleri konusundaki tartışmalarda on sırada yer aldığına dikkat ceken uzmanlar, 'Bunlardan hicbirisi ne biyolojik bir hipoteze sahiptir ne de ilk calışma başlangıc noktası olarak gorulur' ifadelerini kaydetti. Ayrıca, araştırmacılar, 13 ulkede 14 bini aşkın cep telefonu kullanıcısı uzerinde yapılan Interphone calışmasına da atıfta bulunarak, 'cep telefonlarının beyin tumorlerine sebep olabileceği' iddialarının desteklenmediğini kaydetti.
İsvecli uzmanların, araştırmalarının ardından yayınladığı raporda ise şu ifadelere yer verildi: "Genel olarak, beyin tumoru ve cep telefonları hakkındaki veri, ozellikle dunya capındaki ulusal kanser eğilim istatistikleri ile birlikte ele alındığında cep telefonu kullanımının tumor riski konusundaki etkisini desteklememektedir."
"Kısa Vadede Etkiye Kesinlikle Sahip Değiliz"
Ote yandan, Auckland Universitesi Kanser ve Epidemiyoloji Profesoru Mark Elwood, cep telefonlarının etkilerine yonelik uzun vadeli araştırmaların devam ettiğini ancak kısa vadede herhangi bir etkinin bulunmadığını acıkladı. Kasım ayında Avustralya'nın Melbourne şehrinde duzenlenen Science and Wireless (Bilim ve Kablosuz Teknolojiler) Konferansı'nda "Epidemiyolojinin Gozden Gecirmesi: Bilim, Gunluk Hayatta Kablosuz Teknolojilerin Kullanımı Hakkında Topluma Ne Anlatıyor?" konulu bir sunum gercekleştirdi.
Sunumda cep telefonu kullanımı ve muhtemel sağlık etkilerinin goz onune alındığı bir dizi nufus calışmaları ve beyin kanseri yineleme calışmalarına dikkat ceken Prof. Elwood, şu an cep telefonu kullanımının kansere sebep olup olmadığı konusundaki tartışmalara, "Kanserde kısa vadeli bir artışın olduğu konusunda beş, on yıl oncesinde bircok kaygı mevcuttu ve bizler şu an kesin bir şekilde bunun mevcut olmadığını soyleyebiliyoruz." dedi.
Cep telefonlarının uzun vadede herhangi bir etkisi olup olmadığının sorgulandığını da sozlerine ekleyen Prof. Elwood, "Ancak şu an hic şuphesiz, kısa vadeli etkilere de sahip değiliz. Bircok araştırmanın ardından bu bize hala karmaşık bir resim sunuyor, cunku epidemiyolojik calışmaların coğu ne orta ne de ileri derecedeki maruziyetlerde de hicbir guclu etki gostermemektedir." ifadelerini kaydetti.
"Guneş Işığı Kanıtlanmış Bir Kanserojendir"
Profesor Elwood, aslında hicbir risk olmadığından dolayı Dunya Sağlık Orgutu (DSO)'nun tavsiyesinin "mukemmel derecede mantıklı" olduğunu ve eğer insanların kaygıları varsa maruz kalmalarını sınırlamak ya da eşit olcude bunu goz ardı edebilmeleri icin bu tavsiyeye uyabileceklerini dile getirdi. Prof. Elwood, "Kesinlikle, cocuklarına cep telefonlarını kullanmak icin izin veren aileleri eleştirmiyorum. Aslında, cocuklarına cok fazla guneş ışığı almalarına izin veren aileleri daha cok eleştiriyorum cunku bu kanıtlanmış bir kanserojendir." diye konuştu.