
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, yuz kızartıcı suclarda alınan memnu hakların idaesi kararının, devlet memur olabilme koşullarını sağlama bakımından bir hak doğurmadığına karar verdi.
2001 yılında Tapu Sicil memurluğuna atanan bir memur hakkında guvenlik soruşturması yapılmıştır. Soruşturmada kişi hakkında 1984 yılında ve niteliği dolandırıcılık olan bir suctan dolayı 3 ay hapis cezası aldığı tespit edilmiştir. Kişinin gorevine 2002 yılında son verilmiştir. Davacı memur, goreve son verilme işlemini dava etmiştir. Memur 2003 yılında mahkemeye başvurmuş ve adli sicil kaydını sildirmiştir. 2001 yılında ise Malatya Ağır Ceza Mahkemesi kişi hakkında memnu hakların iadesine karar vermiştir.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, bu konuya ilişkin dosyayı goruşurken şu gerekceyle kişinin memur olmayacağına karar vermiştir:
"Memnu hakların iadesi kararı, 657 sayılı Kanunun anılan 48/A-5. maddesinde sayılan yuz kızartıcı suclar dışında kalan suclar bakımından devlet memuru olabilme koşulları yonunden ehliyetsizliği geleceğe donuk olarak ortadan kaldırmakta, ancak anılan Yasa maddesinde devlet memuru olabilmek icin yuz kızartıcı suclardan mahkum olmamak koşulu arandığından, memnu hakların iadesi kararı, yuz kızartıcı bir suctan dolayı mahkumiyet kararı almış kişiler yonunden devlet memuru olabilme koşullarını sağlama bakımından bir hak doğurmamaktadır."
Bazı hakimler, bu karara "karşı gerekce" yazmış ve Danıştayın istikrar buluan yorumundan vazgecilmesini gerektiren bir durum olmadığını belirtmiştir. Bu "karşı gerekcede" YSK kararlarına da atıfta bulunulmuştur. Ancak oybirliği ile alınan bu yeni ictihada gore, yuz kızartıcı suclarda kişi ceza almış ise, memnu hakların iadesi kararı alınsa dahi bu kişi memur olmayacaktır.
Danıştay kararının tam metni icin tıklayınız.