
Emniyet Genel Mudurluğunde goreve alkollu geldiği iddiasıyla meslekten cıkarılan bir polis memurunun actığı davada, Danıştay 5. Dairesi tanık beyanlarına dayalı tutanağın yeterli olmadığını, disipline konu davranışın şupheye yer bırakmayacak şekilde ispatlanması gerektiğine karar verdi. Bir polis memuru 2011 yılında goreve alkollu geldiği iddiasıyla meslekten cıkarılmıştır. Polis memuru savunmasında goreve alkollu gelmediğini, diş ağrısı icin ilac kullandığını belirtmiştir. Ancak olay sonrasında polis memuruna sadece hastanede alkometre ile olcum yapılmış ve doktor raporunda da bu alkometre olcum cihazındaki cıkan sonucta belirtildiği şekilde 1,51 promil alkollu olduğu yazılmıştır.
Alkol almadığını ifade eden polis memurunun actığı davada idare mahkemesi polis memuru aleyhine karar vermiştir.
Ancak dosyayı goruşen Danıştay 5. dairesi onemli bir karar vermiştir. Danıştay, kan testi yapılarak meslekten cıkarma cezasına esas fiili, şupheye mahal bırakmayacak şekilde ispatlamak mumkunken, yalnızca alkometre cihazıyla olcum cihazı tespitiyle yetinilmesini hukuka uygun gormemiştir.
Danıştay, polis memuruna isnat olunan eylemin her turlu şupheden uzak kesin ve inandırıcı delillerle ortaya konulamaması nedeniyle, idare mahkemesi kararını bozmuştur.