
Konya'da Şehit İbrahim Betin İlkokulu'nda, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selcuk'un "Oğretmenler odası, huzur odası, huzur adası olmalı" sozlerinden yola cıkılarak, yeni nesil bir oğretmenler odası tasarlandı. Konya'nın merkez Selcuklu ilcesinde 2 yıl once eğitim-oğretime başlayan Şehit İbrahim Betin İlkokulu'nda, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selcuk'un "Oğretmenler odası, huzur odası, huzur adası olmalı" sozlerinden yola cıkılarak yeni nesil bir oğretmenler odası hazırlandı.
"Kutuphane, Spor Salonu, Akıl Zeka Atolyesi, Tasarım Beceri Atolyesi, Hayal Dunyam-Bizim Bahce, Cok Amaclı Salon, Destek Eğitim Sınıfı ve Oyun Terapi" gibi alanlardan oluşan "Otağ-ı Muallim", oğretmenlerin enerji depolaması icin tasarlandı.
Okulda ayrıca oğrenciler icin acık sınıf, sebze yetiştirdikleri bir alan ve kodlama sınıfları da bulunuyor.
Şehit İbrahim Betin İlkokulu Muduru Selcuk Erkoc, AA muhabirine, "Otağ-ı Muallim"in 2019-2020 eğitim oğretim yılının ikinci doneminde acıldığını soyledi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selcuk'un "Oğretmenler odası, huzur odası, huzur adası olmalı" sozunden yola cıktıklarını anlatan Erkoc, "Oğretmenlerimize anketle sorduk, ihtiyaclarını listeledik. İhtiyaclar doğrultusunda yeni nesil oğretmenler odasını 'Otağ-ı Muallim' olarak belirledik." dedi.
Erkoc, oğretmenlerin yeteneklerini sergileyebilecekleri, mutlu bir ortam oluşturmayı hedeflediklerini vurgulayarak, bunun sonucunda oğretmenlerin de eğitim ve oğretim faaliyetlerinde iş veriminin arttığını dile getirdi.
"Otağ-ı Muallim"de ozel tasarım, beceri atolyesi, muzik alanı, strateji ve akıl oyunları alanı, yaşam, beceri alanı, resim atolyesi, okuma koşesi ve masaj koltuğunun olduğu bircok alanın bulunduğunu anlatan Erkoc, "Otağ-ı Muallim'in kaynağı oğretmenler tarafından sağlandı. Kendi imkanlarıyla, evlerindeki malzemeleri getirerek, yaşam alanı oluşturdular. Sponsorlar aracılığıyla da bu hale getirmekten gurur duyuyoruz. Otağ-ı Muallim'in okula hicbir maliyeti olmadı. Burada ikili ilişkiler ve oğretmenlerinizin emeği cok onemli. Otağ-ı Muallim'in iş verimini artırdığını duşunuyorum." diye konuştu.
Erkoc, okulda iki oğretmenler odasının olduğunu hatırlatarak, "Otağ-ı Muallim"i ders sonrasında kullandıklarını aktardı.
"Otağ-ı Muallim"in, yeni tip koronavirus (Kovid-19) salgınından hemen once hayata gecirildiğini dile getiren Erkoc, şunları kaydetti:
"Mutlu oğretmen, mutlu oğrenci, mutlu veli olması gerekiyor. 2023 eğitim vizyonu perspektifinde de 'oğren, yap, ol' projesi kapsamında oğretmenlerimiz okulu cok ozlediklerini belirtti. Oğretmen arkadaşlarımız cok fedakar. Okulun kapalı olduğu donemde vefa sosyal destek gruplarında calıştılar. İnşallah pandemi surecinin en kısa surede bitmesini temenni ediyorum. Bizler oğrencilerimizi, oğretmenlerimizi cok seviyoruz. Bir an once oğrencilerimize, oğretmenlerimize yuz yuze eğitimle kavuşmak istiyoruz."
"Burası bizim huzur adamız"
Mudur Yardımcısı Huseyin Taşpınar ise 14 yıldır sınıf oğretmeni olduğunu, bu okulda da 1 yıldır gorev yaptığını anımsatarak, "Otağ-ı Muallim, oğretmenler arası birlik ve beraberliği sağlayabildiğimiz, aynı zamanda kurum kulturunun oluştuğu bir yer. Oğretmenlerimiz serbest zamanlarında burada vakit geciriyorlar. Kendi aralarında yeni eğitim, oğretim yontem ve tekniklerini konuşabildikleri, rahat ve huzurlu vakit gecirdikleri bir ortam burası." dedi.
14 yıllık sınıf oğretmeni Hayrunisa Savaş da Şehit İbrahim Betin İlkokulu'na yeni atandığını aktararak, "Daha once gorev yaptığım hicbir okulda, bu kadar oğretmenine değer veren, bu kadar ekip ruhuyla calışılan bir ortamla karşılaşmadım. Otağ-ı Muallim'i gorduğumde okul mudurumuzun bir yonetici değil lider olduğunu anladım. Henuz bir haftadır bu okulda gorev yapıyorum. Otağ-ı Muallim oğretmenlerin kafalarını dağıtıp dinlenebileceği bir ortam. Oğretmenin kendini değerli hissetmesi, bunu oğrencilerine yansıtması ve bu sinerjinin velilere yansıması muhteşem bir şey, eğitimin kalitesini arttırıcı. Burası bizim huzur adamız." diye konuştu.
Sınıf oğretmeni Gulsezin Gencoğlu ise iki yıldır gorev yaptığı okulda kurulan "Otağ-ı Muallim"de takı tasarımı yaparak vakit gecirdiğini anlattı.
"Otağ-ı Muallim"i ders aralarında değil de dersten sonra dinlenmek icin kullandıklarını belirten Gencoğlu, "Arkadaşlarımızla vakit gecirmek icin burayı kullanıyoruz. Teneffuslerde arkadaşlarla konuşmak mumkun olmuyor, bazen nobetci oluyoruz, bir araya gelemiyoruz. Ders sonlarında burada bulunmak cok hoşumuza gidiyor." ifadesini kullandı.
"Otağ-ı Muallim"de bir papağan, iki muhabbet kuşu ve ceşitli sus bitkileri yetiştiren 12 yıllık sınıf oğretmeni Aysel Şahin de ders cıkışlarında gunun yorgunluğunu yeni nesil oğretmen odasında attığını, bir sonraki gune daha enerjik başladıklarını soyledi.
23 yıllık sınıf oğretmeni Yelda Turhan ise şunları kaydetti:
"Oğretmenlikte tecrube yok. Her sene yeni şeyler oğreniyoruz, hayatımıza yeni şeyler katıyoruz. Oğrenmenin sınırı yok. 2 yıldır bu okulda calışıyorum. Otağ-ı Muallim'de kendimizi cok ozel ve değerli hissediyoruz. Hic okuldan ayrılmadan, okul ortamından uzaklaşıp farklı bir aleme geliyoruz. Kendimizi yeniden şarj edip, mutlu ve huzurlu bir şekilde dersimize gidebiliyoruz. Bizim mutluluğumuz, enerjimiz cocuklara yansıyor, daha guzel ders işliyoruz. Mutlu oğretmenler, mutlu cocuklar oluyor."