
Meclis Deprem Araştırma Komisyonu Başkanı Eroğlu, Komisyon raporunda 165 ciddi tespitlerinin olduğunu, bu tespitlerin cozumune dair 295 tekliflerinin olduğunu soyledi. TBMM Deprem Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Veysel Eroğlu, belediyelerin "luzumsuz harcamalar" yapmak yerine kentsel donuşum icin butcelerinden pay ayırması gerektiğini belirterek, "Bunu da teklif ettik. Bakıyoruz, bazı belediyeler kentsel donuşum harcamalarını azaltmış. Bu olamaz, yanlış. Butcenin yuzde 10'unu kentsel donuşume ayıracaksın." dedi.
Eroğlu, beraberinde komisyon uyeleriyle Kahramanmaraş Merkezli Depremlerin Sonuclarının Butun Yonleriyle Araştırılması, Depreme Direncli Yapı Stokunun Oluşturulması ve Kentsel Donuşum Uygulamalarının Etkinliğinin Artırılması İcin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonunun hazırladığı raporun ayrıntılarını paylaştı.
Raporu bugun TBMM Başkanı Mustafa Şentop'a sunacaklarını belirten Eroğlu, raporun Cumhurbaşkanlığı makamına da iletildiğini soyledi.
Komisyonun 13 kez toplandığını, 49 kamu kurum ve kuruluşu temsilcisi, 23 akademisyen ve 11 sivil toplum kuruluşu temsilcisini dinlediğini anlatan Eroğlu, hazırladıkları raporda 165 tespite yonelik 295 tavsiyenin yer aldığını bildirdi.
Rapordan alınması gereken dersler olduğunu kaydeden Eroğlu, "Butun kurum ve kuruluşların hatta milletimizin her bir ferdinin bu rapordan alınacak dersleri almasını temenni ediyorum." diye konuştu.
Veysel Eroğlu, Kahramanmaraş merkezli depremlerin 11 ili ve 14 milyon insanı doğrudan etkilediğini vurguladı. Depremden etkilenen nufusun buyukluğune dikkati ceken Eroğlu, bu nufusun Belcika, Yunanistan, Portekiz ve Azerbaycan gibi ulkelerin nufusundan daha fazla olduğunu ifade etti.
-"Depreme direncli şehirler oluşturmak zor değil"
Bazı akademisyenlerin depremlerle ilgili tahminde bulunmasını eleştiren Eroğlu, depreme ilişkin tarih vermenin doğru olmadığını soyledi.
Eroğlu, 1999 yılında yaşanan depremlerden sonra bazı kişilerin "İstanbul'da deprem bugun yarın olacak" diye tahminde bulunduğunu anımsatarak, "Bu hususlar vatandaşlarımızı tedirgin ediyor. Vatandaşların tedirgin olmaması lazım. Bu konuda yoneticilerin tedirgin olması lazım." dedi.
Raporda depreme direncli şehirler oluşturulmasını vurguladıklarını dile getiren Eroğlu, "Depreme direncli şehirler oluşturmak zor değil. Sağlam zemine sağlam bina yaptığınız zaman deprem oldurmuyor." ifadesini kullandı.
Eroğlu, son yıllarda devletin depreme direncli şehirler inşa etmek icin kararlılıkla yoluna devam ettiğini ancak bunun sadece hukumetlerin meselesi olmadığını, belediyelere onemli gorevler duştuğunu belirtti.
-"Vatandaşlarımız riskli binalar icin muracaat etsin"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Cevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının kentsel donuşum icin "Yarısı Bizden" kampanyası başlattığını hatırlatan Eroğlu, "Bu gercekten guzel oldu. Bizim de zaten teklifimizdi. Kentsel donuşume cok onem vermek gerekiyor. Bir seferberlik başladı. Vatandaşlarımız bir an once riskli binalar icin lutfen muracaat etsin." diye konuştu.
Raporda yer alan onerilere değinen Eroğlu, daha once kanun ve yonetmelikler cıkarılmasına rağmen son depremden sonra hala bazı eksiklikler gorduklerini ifade etti. Eroğlu, tespit ve teklif ettikleri eksiklikleri Meclisin onumuzdeki donem cıkarması temennisinde bulundu.
AFAD Başkanlığının yapılanmasında, sahada daha etkin ve hızlı karar alınmasına ve kaynakların doğru yonetilmesine ihtiyac duyulduğunu soyleyen Eroğlu, yetkilerin en alt mudur-grup başkanı seviyesinde dağıtılarak afet yonetiminin surekliliğinin sağlanması gerektiğini ve butun bakanlıklarda Afet ve Acil Durum Yonetimi Dairesi Başkanlığı kurulmasını tavsiye ettiklerini kaydetti.
Veysel Eroğlu, buyukşehir ve il belediyelerinde Afet ve Risk Azaltma Daire Başkanlığı ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı, ilce belediyelerinde ise Afet ve Risk Azaltma ve Kentsel Yenileme Şube mudurluklerinin kurulmasının faydalı olacağını dile getirdi.
-"Yeni bir imar kanunu hazırlanması gerektiği kanaatindeyiz"
İmar Kanunu'nun gunumuz şehircilik, planlama, yapı uretim ve denetim ihtiyaclarına cevap veremediğini, ulusal afet mevzuatıyla da kopuk bir durumda olduğunu vurgulayan Eroğlu, "Afet, koruma ve cevre gibi konularda politika ve ilmi gelişmeler ile uyumlu olan yeni bir mekansal planlama anlayışını oluşturacak yeni bir İmar Kanunu hazırlanması gerektiği kanaatindeyiz." değerlendirmesini yaptı.
İllerde afet risk yonetimine ilişkin calışmalar yapıldığını ancak ilgili kurumların raporlarla ilgilenmediğini gorduklerini aktaran Eroğlu, bu durumu Cumhurbaşkanlığı makamına da ilettiğini soyledi. Eroğlu, "Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle illerde valilerin başkanlığında bir ust kurul kurulsun; butun belediye başkanları, il mudurleri, universiteler, STK'lar toplantılara katılsın; ust kurul yapılan calışmaları uc ayda bir takip etsin; bunun altında teknik kurullar oluşsun diye bir teklifimiz var. Cumhurbaşkanlığı makamına genelge taslağını da gonderdik." bilgisini paylaştı.
-"Bazı belediyeler kentsel donuşume riskli yerden başlamıyor"
Kentsel donuşum uygulamasında riskli bolgeler icin oncelik sıralaması yapılması gerektiğini belirten Eroğlu, şunları soyledi:
"Bazı belediyeler riskli yerden başlamıyor. Riskli alan duruyor orada ama riskli olmayan yerlerde kentsel donuşum calışmaları yapılıyor. Bu doğru bir şey değil. Riskli alanlar tespit edilerek oncelik sıralaması yapılması lazım. Hepsini yapacak gucun varsa yap, gucun yoksa oncelikli olanın yapılması lazım. Bunu tavsiye ettik. Kentsel donuşumun en onemli bileşeni olan muteahhitlik sektorunun disipline edilmesi gerekir. Bununla ilgili tavsiyelerimiz var. İneğini satan vatandaş muteahhitliğe soyunuyor. Bu, bilgi ve tecrube istiyor. Bir de kentsel donuşumun teşvik edilmesi gayesiyle mulk sahiplerine verilen faiz desteği oranı ile kredi miktarının artırılması ve kredi vadesinin uzatılması faydalı olacak. Bu tavsiyemeyiz hemen yerine geldi. Yarısı Bizden kampanyası başladı."
Zemin taşıma gucu zayıf olan bolgelerde zemin iyileştirme calışması yapılmasının şart olduğunu vurgulayan Eroğlu, bu calışmanın hem zemin sıvılaşma riskini ortadan kaldıracağını hem de binanın cokme riskini asgari seviyeye indireceğini belirtti. Veysel Eroğlu, "Butun belediyelerin zemin iyileştirmesine dikkat etmesi lazım. Bina satın alanlar; lutfen binalarınıza bakın. Binanın boyasından, cilasından ziyade statiği, zemini, temel altyapısı sağlam mı buna bakın." uyarısında bulundu.
Komisyon Başkanı Eroğlu, bazı kucuk belediyelerde yeterli muhendisin olmadığına işaret ederek, teknikerlerin ruhsat vermesinin yanlış olduğunu dile getirdi.
Muhendislerin mezun olduktan sonra isterlerse 50 katlı bir binaya imza atabildiğini ifade eden Eroğlu, inşaat muhendisinin hem baraja hem binaya hem hızlı trene bakabildiğini soyledi. Eroğlu, "Dunyada olduğu gibi yetkin muhendisliği YOK'e teklif ettik. Belli bir tecrube olması gerekiyor. Yetkin muhendisliğin başlatılması gerekli." diye konuştu.
- Periyodik kontroller
Binaların periyodik kontrolune ilişkin onerilerine de değinen Eroğlu, şoyle devam etti:
"Yapı denetimine tabi yapıların 5 yıl icerisinde, bundan once yapılanların da 2 yıl icerisinde periyodik muayenesinin yapılması gerekiyor. Muayene şartlarını sağlamayan yapılar guclendirilmeli veya yıkılmalı diye teklifimiz var. 1999 depreminde Avcılar'da yıkılan binalarda kolonlar kesilmiş, oto galeri haline getirilmiş. Bu olmayacak şey. Pek cok yerde kirişler delinmiş. Diyarbakır'da bir binada mağaza acmak isteyen vatandaşın kolon kesmesi yıkılma sebebi. Butun belediyelerin sistemli halde denetlemeye başlaması gerekir."
Eroğlu, binayı yapana, yaptırana ve ustasına varıncaya kadar cezai mueyyidenin ağır olması gerektiğini belirtti.
İnşaatcı eğitiminin onemine de değinen Eroğlu, "Muhendisler hesap yapıyor, bunun uygulamasını kim yapıyor? Kalıpcı, demirci ustası. Bunları sertifikalı hale getirmezsek yanlış yaparız. Butun Turkiye'de ne kadar işci, usta varsa bunların eğitimden gecirilmesi lazım ama ciddi bir eğitim." dedi.
Raporun yol haritası olarak kullanılabileceği kanaatinde olduğunu soyleyen Eroğlu, depreme direncli şehirler icin herkesin seferber olmasını istedi. Eroğlu, "Belediyelerin luzumsuz harcamalar yapacağı yerde kentsel donuşum icin pay ayırması lazım. Bunu da teklif ettik. Bakıyoruz ki bazı belediyeler kentsel donuşum harcamalarını azaltmış. Bu olamaz, yanlış. Butcenin yuzde 10'nunu sen kentsel donuşume ayıracaksın." sozlerini sarf etti.
Komisyon Sozcusu AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız da kentsel donuşumu belirli noktalarda daha zorunlu hale getirecek, bu noktada da devlet desteğiyle vatandaşı gonullu kentsel donuşume teşvik edecek mekanizmaların geliştirilmesini onemsediklerini soyledi.
Komisyon uyesi AK Parti Kilis Milletvekili Mustafa Hilmi Dulger de "Rabb'im bize boyle buyuk afetler yaşatmasın ama bunu da bize unutturmasın. Biz bunu surekli denetleyelim ki yeni canlarımız gitmesin." dedi.