
MHP Genel Başkanı Devlet Bahceli, Anayasa Mahkemesinin HDP'nin Hazine yardımına bloke konulması ile ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının başvurusunu reddetmesine ilişkin kararını eleştirirken, "Cumhuriyet Başsavcısının uyarılarını dikkate almayan bir Anayasa Mahkemesi, haddizatında yargı muessesesini dikkate almıyor demektir. Onları şiddetle kınıyorum. Şu Kandil kuyruğundan ayrılmaları lazım." dedi. Bahceli, MHP TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, TBMM'de sosyal ve ekonomik meselelerin tek tek ele alınıp kalıcı cozumle buluşturulması amacıyla yasama faaliyetlerinin hızlanacağını soyledi.
Kurban Bayramı sonrasında da Meclisin bir sure daha calışacağını anımsatan Bahceli, TBMM'de milletin her talep ve beklentisinin goruşulup mutlaka karara bağlanacağına işaret etti.
"Bu kutlu catı altında, emeklilerimize, memurlarımıza, esnaflarımıza, dar ve sabit gelirli insanlarımıza aşama aşama mujdeli haberler verilecektir" diyen Bahceli, Gazi Meclisteki siyasi parti gruplarının karşılıklı hoşgoru ve uzlaşma hassasiyetiyle Turk ve Turkiye Yuzyılı'nın temellerinin atılmasını ve yeni bir anayasanın ulkeye kazandırılmasını istedi.
Devlet Bahceli, partisinin, yeni kabinenin ekonomi politikalarına ve enflasyonla mucadele kararlılığına guvendiğini vurgulayarak, "Modern ekonominin sağlığı para ve maliye politikalarının sağlamlığına, istikrarlı yapısına bağlıdır. Ekonomi politikaları, tıpkı bileşik kaplar gibi, butunluk icinde, eşgudum halinde uygulanıp, piyasa şartlarıyla insan ve toplum huzurunu dengelediği surece anlamlı ve başarılı olacaktır. Cari fazlayı temin etmek amacıyla ic tasarruf hacmimizi artırmanın yanı sıra, yeni ihracat pazarlarını rekabetci kur ve faiz desteğiyle keşfetmemiz, Turk markalarını dunyanın en ucra koşelerine gururla taşımamız ulkemizin gucune guc katacaktır." diye konuştu.
MHP lideri Bahceli, dunyadaki trendin aksine Turkiye ekonomisinin 11 ceyrektir buyuduğune dikkati cekerek, "Bizim goruşumuze gore ekonomik adalet, ekonomik ozgurluk, ekonomik guvenlik taviz verilmemesi gereken ilkeler olmalıdır. Turkiye enflasyon kuşatmasını yaracak, Turk ve Turkiye Yuzyılı'nı mali ve ekonomik bağımsızlığıyla, buna eşlik eden diriliş ruhuyla pekiştirecektir. Toplumun her kesimini kurdaki dalgalanmalara, ongorulemeyen ekonomik fırtınalara karşı emniyete almak, alım gucunu istikrar icinde tutmak, alın ve akıl terinin karşılığını adil şekilde dağıtmak ekonomi yonetiminin başlıca sorumluluğudur." ifadelerini kullandı.
Son gunlerde politika faizinin artışı hususunda beklentileri yukseltmek amacıyla ic ve dış lobilerin son derece faal olduklarının gozlemlendiğini dile getiren Bahceli, kuresel finans cevreleriyle ic piyasa aktorlerinin TCMB Para Politikası Kurulu'nun 22 Haziran 2023'te yapacağı toplantıya kilitlendiğini belirtti. Bahceli, "Bize gore bu durum ahlaki, doğru ve hakkaniyetli bir gelişme değildir. MHP'nin faize bakışı bellidir, değişme gostermemiştir. Teorik ve pratik uygulamada, faiz artışı yatırımı caydıran, uretim carkına comak sokan, muteşebbislerimizin gucunu zayıflatan, kredi ihtiyacını pahalandıran politik bir tercihtir. Ancak Turkiye'nin ekonomik istikrarı ve ekonomik huzuru elde etmesi icin de alınması gereken kısa donemli ve bazen de can yakan tedbirler vardır ve parlak geleceğimiz icin bugunku kulfete katlanmak ister istemez kacınılmaz hale gelmektedir." değerlendirmelerinde bulundu.
- "Bunlar asla guven vermeyen siyaset simsarlarıdır"
MHP Genel Başkanı Bahceli, muhalefet partilerinin beyhude cırpınışlarının, ekonomideki temelsiz iddialarının, faydasız ve sonucsuz olduğunu ifade ederek, şunları soyledi:
"Şanslı azınlığın kaymak siyasi tabakası olan partilerin insanımızın ne yediğinden, ne ictiğinden, nasıl gecindiğinden gercek manada haberleri yoktur. Tefecilerden para, yabancı danışmanlardan akıl almayı marifet gorenlerin savruldukları hazin ve husran verici siyasi travmaları onlar icin yeterince ızdırap vericidir. Cumhur İttifakı Turkiye'ye butunuyle, var olan butun guzellik ve mirasıyla sahip cıkmak icin geceli gunduzlu mucadele ederken, zillet partilerinin hal-i purmelali perişanlıktır. Artık gorulmuştur ki, muhalefet partilerinden hicbir yol olmaz, olmayacaktır. Sırf milletvekili olmak amacıyla CHP'ye postunu seren, sonra da ilk zelzelede pencereden atlayıp sığındığı evini terk ederek taşa tutanlar siyasi ahlakın yuz karalarıdır. Bunlar dun de, bugun de, yarın da asla guven vermeyen siyaset simsarlarıdır. Ustelik milletvekili olduğu partisinin Cumhurbaşkanı adayına oy vermediğini pişkince acıklayanların cıkarlarına nasıl kul kole olduğu, su akarken testisini doldurup kesilince araziye nasıl uydukları carpıcı tecrubelerle sabittir. Bu ahlaki yarılma bizim sorunumuz değilse bile, yeni bir Babacan vakasını Turk siyaset ve demokrasi hayatının hic de hak etmediğini soylememiz milli ve manevi sorumluluğumuzun gereğidir."
Bahceli, batan gemiyi ilk terk edenlerin, korkaklar ve korsanlar olduğunu belirterek, "Batık gemiyi limana sağlam goturmekten bahseden Kılıcdaroğlu'nun, baba-oğul arasındaki saltanat kavgasından nasıl cıkacağı da ayrı bir merak konusudur. Hancer ustune hancer yiyen CHP'li yoneticilerin pişmanlık icinde ozur dilemesi yararsız ve miadı dolmuş bir sitem ve sızlanmadır. Mensuplarının birbirine guvenmediği, birbirine inanmadığı, arkadan dolaşmanın, fitne yaymanın gecer akce sayıldığı bir siyasi bunyenin icten ice curuyup kadavraya donuşmesi kacınılmaz bir siyaset ve hayat gerceğidir." diye konuştu.
- "(Abbas) PKK'ya, FETO'ye sesini hic cıkardı mı?"
MHP lideri Bahceli, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas'ın Cin Halk Cumhuriyeti'ni ziyareti sırasında Uygur Turklerine yonelik sozlerini eleştirerek, "Mahmut Abbas vicdanı sızlamadan bunları soylemiştir. Biz onlara destek verdikce, bu zihniyet Turk milletine kostek olmuştur. Mahmut Abbas'ın, terorizmin ne olduğuyla ilgili yeterli deneyim ve donanımdan mahrum olduğu da ne yazık ki ortaya cıkmıştır." dedi.
Mazlum Filistinlilerin her zaman yanında olduklarına işaret eden Bahceli, "Sayın Abbas, MHP Grup Toplantısı'ndan bizatihi sana sesleniyorum: Uygur Turklerine 'terorist' demek haksızlıktır, buhtandır, gunahtır, cinayettir, rezalettir, melanettir, Turk milletine iflah olmaz bir saygısızlıktır. Bizim Filistin davasını desteklediğimiz kadar değilse bile, en azından yarısı kadar Turkiye'nin ve Turk milletinin tarihi haklarını, terorle mucadelesini, geniş coğrafyalara yayılmış esir Turklerin durumunu bugune kadar ağzınıza dahi almadınız, alamadınız, hakkı telaffuz etmeye hic yanaşmadınız. Gecmişte Filistin kamplarında eğitilip ulkemize sızan ve sızdırılan teroristlere kol kanat germekten de hic utanmadınız. Filistin Devlet Başkanı numune de olsa PKK'ya, FETO'ye sesini hic cıkardı mı? Hic tepki gosterdi mi? Ulkemizle dayanışma mesajı paylaştı mı? Hicbirisini yapmadı, yapamadı, yapmayı aklından gecirmedi. Cunku konu Turkiye ve Turk milletiydi. Uygur Turkluğunu terorle eşitlemek potansiyel Turk duşmanlığının acık secik beyanıdır."
Bahceli, Cin ile Turkiye'nin ikili diyalog kanalları acarak, temasları yoğunlaştırarak tespit edilen insan hakkı ihlallerini telafi ve tamir etmesi gerektiğini vurgulayarak, "Ancak teror Doğu Turkistan'da değil, Kandil'dedir, Suriye'nin kuzey doğusundadır, gerceği saptırmak vicdansızlıktır, izansızlıktır, insafsızlıktır. Herkesi uyarıyorum, Turk'e kefen bicmenin sonu korkunctur. Sayın Abbas, terorizmin kanlı yuzunu gormek istiyorsa, mesela 17 Haziran 2023'te Uganda'da bir okula saldırı duzenleyen ve cok sayıda masum cocuğu katleden teroristlere şereflice bakmayı ve ders almayı bilmelidir. Mahmut Abbas yanlış yerde, yanlış uslupla, doğru davasını anlatacağını zannediyorsa aldandığını ve yanıldığını mutlaka gorecektir. Kudus sadece onların değil, butun Muslumanların kutsal mabedi ve ilk kıblemizdir, mudafaa etmek de namus meselemizdir." diye konuştu.
Devlet Bahceli, Yunanistan'ın Mora Yarımadası acıklarında gocmenleri taşıyan bir teknenin batması sonucunda 78 kişinin hayatını kaybettiğini, 500'e yakın kişinin kaybolduğunu hatırlatarak, "Bu insani dram ve felakete seyirci kalan, hatta yalanlara başvuran Yunanistan hukumeti sorumludur ve mutlaka hesap vermelidir." dedi.
Bahceli, İsvicre'nin Zurih kentinde gecen hafta teror orgutu PKK uyelerince Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve al bayrağın hedef alındığı hain gosteriyi ve buna sessiz kalanları lanetledi.
Devlet Bahceli ayrıca yaklaşan Kurban Bayramı'nı kutladı.
- "Yeni bir anayasa hazırlanmalı"
MHP Genel Başkanı Bahceli, toplantının ardından bir gazetecinin, Anayasa Mahkemesi'nin HDP'nin Hazine yardımına bloke konulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının başvurusunu reddetmesine ilişkin sorusunu şoyle yanıtladı:
"Anayasa Mahkemesinin tasarrufları uzerinde cok geniş değerlendirmelerde bulundum. Anlaşılıyor ki, Anayasa Mahkemesi Başkanı ve uyeleri soylediklerimizi hic kaale almıyor, HDP'nin istekleri doğrultusunda hareket etmeyi, Turkiye'ye tercih ediyor. Bu konumdan kurtulması icin mutlak surette yeni bir anayasa hazırlanmalı ve Anayasa Mahkemesine şekil verilmeli, milli duşunceye sahip ve vatanını seven bir anlayışta Anayasa Mahkemesinin faaliyetlerini surdurmesi gerekir."
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, Anayasa Mahkemesi kadar onemli bir kurum olduğuna işaret eden Bahceli, "Cumhuriyet Başsavcısının uyarılarını dikkate almayan bir Anayasa Mahkemesi, haddizatında yargı muessesesini dikkate almıyor demektir. Cumhuriyetin kurucusu Yargıtay Cumhuriyet Savcısı'nı dikkate almıyor demektir. Onları şiddetle kınıyorum. Şu Kandil kuyruğundan ayrılmaları lazım." sozlerini sarf etti.