TGSD Başkanı Ramazan Kaya, son zammın ardından asgari ucretli bir calışanın yemek, servis ve kreş yardımlarıyla beraber işverene maliyetinin 800 dolara ulaştığını ileri surerek, onlem alınmaması durumunda sektorde iş yeri kapanmaları ve istihdam kayıplarının artacağı uyarısında bulundu Turkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD), Adıyaman'da hayata gecirdiği konteyner kente ziyaret gercekleştirdi. Yabancı markaların alım heyetleri ile basın mensuplarının da iştirak ettiği ziyarette TGSD Başkanı Ramazan Kaya sektore ilişkin onemli acıklamalarda bulundu. Hazır giyimde yılın ilk yarısında yaşanan ihracat kayıplarının yılın ikinci yarısında bir miktar daha hızlanacağı goruşunu dile getiren Kaya, finansman erişimin kolaylaşmaması ve sektorun yeterince desteklenmemesi halinde iş yeri kapamalarının ve istihdam kayıplarının kacınılmaz olduğuna dikkat cekti.
Pandemi sonrası sektorde yaşanan yavaşlamaya dikkat ceken Kaya, ozellikle ihracat pazarlarındaki enflasyon ve buna bağlı olarak alım gucunun duşmesiyle birlikte talebin de gerilediğini anlattı. Bu nedenle gecen yılı 21,2 milyar dolar olan sektor ihracatının ilk 5 ayda ihracatta değer bazında yuzde 5,2; adet bazında ise yuzde 13,5 duştuğunu kaydeden Kaya, ilk 6 ayın bu şekilde tamamlanacağını vurguladı. Kaya, sektorun yılı 19-20 milyar dolar bandında bir ihracatla kapatacağı, adet bazında kaybın da yuzde 15 civarında olacağı ongorusunu paylaştı.
İşcilik maliyeti 800 doları buluyor
Daralmanın tek sebebinin duşuk talep olmadığına işaret eden Kaya, ozellikle işcilik maliyetlerindeki artış ve her gecen gun kotuleşen finansman koşullarının da etkili olduğunu savundu. Yeni asgari ucretin dolar bazında geldiği seviyenin hazır giyim sektorunun rekabet koşullarını aşındıracağını ifade eden Kaya, yılbaşında 450 doların sıkıntı yarattığını ancak secim sonrası kurda yaşanan hareketliliğin bir miktar nefes aldırdığını hatırlatarak, "Şimdi asgari ucretin neti 483 dolar, brutu ise 667 dolar... Ama yemek ve servis ucretinin bir calışan icin ortalama aylık 100 dolar olduğunu duşunursek maliyet 767 dolara cıkıyor. Cocuklu kadın calışanlar icin yaptığımız kreş yardımı da hesaba katıldığında bu rakam 800 doları buluyor. Biz bu maliyetleri yaparken rekabet ettiğimiz ulkeler, ozellikle Hindistan, Vietnam Kambocya'da calışan maliyeti 150-200. Hem hammadde hem işcilik avantajları var. Enerji kullanımı da bu ulkelerde bizden daha ucuz. Talepsizliğin yanında aslında ana sorun fiyat tutturamamak. Sektorumuz gecen sene itibarıyla tamam mı devam mı durumuna gelmişti. Şimdi firmaların bir karar vermesi gerekiyor. Koşullar duzelmezse iş yeri kapamaları ve işten cıkarmalar yaşanacak" diyerek tehlikeye dikkat cekti.
"Artık 'basic' işlerle uğraşamamalıyız"
Firmaların yola devam etmesi icin basic işlerle uğraşmaması gerektiğini dile getiren Kaya, "Daha nitelikli, katma değerli işler yapmamız gerekiyor. Biraz daha fazla markalaşalım ve katma değerli işler yapalım. Adete değil birim fiyata oynayalım. Bu değişim ve donuşum surecinde yeşil donuşumu de başarıyla gercekleştirirsek, cok başarılı olabiliriz. Ama bu zamana ve standartlara ayak uyduramazsak demode olacağız" dedi. Kaya, tum şartlar değişmediği takdirde yaşanacak sermaye ve istihdam kaybından herkesin zararlı cıkacağını ifade etti.
Kaya, sektorun taleplerini şu şekilde sıraladı: "Doviz, faiz ve fiyatlar uzerindeki kısıtlamaların kaldırılması ve arz-talep dengesi icinde belirlenmesi sektorun toparlanma surecini hızlandıracak oncelikli adımlar. Finansmana erişimin onunu acmak icin kredi kullanımına getirilen kısıtlamaların azaltılması, kamu ve ozel bankaların ihracat kredisi işlevlerinin yeniden artırılmasını bekliyoruz. Ayrıca yatırım teşviklerinde yeşil ve dijital donuşum ile otomasyon yatırımlarında mevcut firmalara yerinde teşvik verilmesi sektorumuze buyuk bir ivme kazandırır. Bu da yılın son ceyreğinden itibaren bir toparlanma olmasını sağlar. Ayrıca istihdamı korumak icin yıl sonuna kadar kısa calışma odeneği kullandırılması da nefes aldıracaktır."
Alım heyetleri konteyner kentlerde
Adıyaman ziyareti sırasında konteyner kentlere ziyaret gercekleştirildi. OSB icerisinde TGSD tarafından yaptırılan 306 konteynerde 1100 kişi barınıyor. Hazır giyim işcilerinin ve ailelerinin barındığı konteynerlerin yarısı TGSD uyeleri, yarısı da Turkiye'den alım yapan yabancı gruplar tarafından finanse edilmiş. Konteyner kente şu ana kadar yaklaşık 40 milyon TL'lik bir harcama yapılmış. SANKO Holding tarafından yapılan kentte ise 850 konteynerde 620 aile barınıyor. Kahramanmaraş'ta da Kipaş Holding tarafından hayata gecirilen kentte İTHİB Başkanı ve Kipaş Holding Yonetim Kurulu Uyesi Ahmet Oksuz'un eşlik ettiği ziyarette edinilen bilgiye gore, alanda şu anda 160 konteynerde yaşam devam ediyor, bu sayının kısa surede 260'a cıkarılması icin calışmalar suruyor. Konteynerkent icin şu ana kadar yaklaşık 30 milyon TL harcanmış.

"Kahramanmaraş'ta kapasite %70'in ustune cıktı"
Program kapsamında İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatcıları Birliği (İTHİB), aralarında Calvin Klein, Marks & Spencer, North Face, Benetton gibi dunyaca unlu markaların temsilcilerinin de yer aldığı alım gruplarını Kahramanmaraş'ta ağırladı. Deprem sonrası bolgede yaşananlar ve sanayi tesislerinin durumları hakkında bilgi veren İTHİB Başkanı Ahmet Oksuz, sanayinin en fazla etkilendiği kentin Kahramanmaraş olduğunu kaydetti. Enkaz kaldırma işlerinin tamamlandığını kaldırıldığını, ayakta kalan tesislerin uretime gectiğini dile getiren Oksuz, kapasitesinin yuzde 70'i gectiğini aktardı.
"Fabrikaları işci değil iş olmadığı icin calışamıyor"
Oksuz, "Ancak bu kapasite tesisten tesise farklılık gosteriyor. Piyasadaki talepsizlikten dolayı calışacak durumda olup calışmayanlar da var. Calışan bulunamadığı icin duran bir fabrika yok Kahramanmaraş'ta. Talebe karşılık verecek bir istihdam var" dedi. Bolgedeki sanayicilerin desteğe ihtiyac duyduklarını anlatan Oksuz, ozellikle deprem bolgesinde ucret modelinin ayarlanması gerektiğini soylerken, "En azından devlet vergi kesintilerini yapmasın, boylece calışanın cebine daha fazla para girsin. Biz firmalar olarak calışanlarımız icin elimizden geleni yapıyoruz" dedi.
"İhracatta hedef gecen yılı yakalamak

Sektorun genel performansını da değerlendiren Oksuz, ilk 6 ayda ihracatın yuzde 12 gerilediğini belirterek, "Bunun bir kısmı deprem bolgesinden kaynaklanıyor, bir kısmı ise talepsizlikten. Ancak enerji fiyatlarının Avrupa'da yeniden duşuyor olması bizim icin olumlu. İkinci altı ay icin daha iyimserim, en kotuyu gorduk diye duşunuyorum. Hedefimiz şu an gecen yılı yakalamak. Ancak bir miktar gerileyebilir. İc piyasa da buyuk bizim icin. Turizm de burada cok etkili. Bu yazı iyi gecirebilmek icin onemli. İc piyasayı boşlamamalıyız. Turistlere de mal satabilmeliyiz" ifadelerini kullandı.
Merve YİĞİTCAN / Ekonomim