
Danıştay 12. Dairesi, İl Milli Eğitim Mudurluğu'nde hizmetli kadrosunda gorev yapmakta iken, Ağır Ceza Mahkemesinin kararı ile 4 yıl, 6 ay hapis cezasıyla cezalandırıldığından memuriyetten ihrac edilen davacının tekrar atanma başvurusunun bu ceza gerekce gosterilerek reddedilmesini hukuka aykırı bulmuştur. Memnu hakların iadesi ne anlama gelmektedir?
Memnu hakların iadesi kararı, gerek Turk Ceza Kanunundan, gerekse ozel bir kanundan kaynaklansın kamu hizmetlerinden yasaklanma, memuriyetten mahrumiyet, secme ve secilme hakkından yoksun kılınma gibi temel hak ve ozgurlukler alanındaki ehliyetsizlikleri gelecek icin ortadan kaldıran ve kişiye kullanılması men edilen hakları kullanma yetkisi sağlayan kararlardır.
Yasaklanmış hakların geri verilmesi muessesesini yeniden duzenleyen 5352 sayılı Kanun'un 13/A maddesinin 2006 yılında yururluğe girmesinden sonra, 657 sayılı Kanun'un 48/A-(5) maddesinde 2008 yılında 5728 sayılı Kanun ile değişiklik yapılarak maddeye, "Turk Ceza Kanunu'nun 53'uncu maddesinde belirtilen sureler gecmiş olsa bile;" ibaresi eklenmiş ise de, memnu hakların iadesi kararı alınsa dahi devlet memuru olunamayacağına ilişkin bir duzenlemeye yer verilmemiştir.
Anılan yasal duzenlemeler bir butun olarak değerlendirildiğinde; 657 sayılı Kanun'un 48/A-(5) maddesinde yer alan "Turk Ceza Kanunu'ndaki sureler gecirilmiş olsa bile" ibaresiyle maddede belirtilen suclardan dolayı mahkum olan ve bu mahkumiyeti nedeniyle belli hakları kullanmaktan yasaklanan kişilerin Devlet memuru olamayacağı, yasaklanmış hakların iadesi kararı alınması durumunda ise, mahkumiyet ortadan kalkmamakla birlikte bu mahkumiyetten doğan veya mahkumiyetle birlikte hukmedilen ehliyetsizliklerinin ileriye donuk olarak ortadan kalkacağı sonucuna ulaşılmaktadır.
Kurumların kadro ve ihtiyac durumunu gozeterek takdir yetkisini kullanacağı acıktır
Memnu hakların iadesi kararının, ilgili kişiye bu karar uyarınca doğrudan memuriyete alınma hakkı vermeyip memuriyete başvurma hakkı sağlayacağı, idarenin bu noktada kadro ve ihtiyac durumunu gozeterek takdir yetkisini kullanacağı acıktır.
Dava konusu uyuşmazlıkta, davalı idare tarafından, 657 sayılı Kanun'un 48/A-(5). maddesi hukmunun ozel Kanun hukmu olduğu, 5352 sayılı Kanun'un 13/A maddesi hukmunun ise genel Kanun hukmu olduğu ve davacının 657 sayılı Kanun'un ozel hukmu uyarınca memuriyete alınma şartlarını taşımadığından, memuriyete yeniden kabul edilemeyeceği hususları dava konusu işlemin tesis edilme gerekcesi olarak gosterilmiştir.
Mevzuat hukumleri ve dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacının sozu edilen mahkumiyetine bağlı olan hak yoksunluğunun, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihten once aldığı memnu hakların iadesi kararı ile ortadan kalktığı, dolayısıyla, davalı idarece takdir yetkisi cercevesinde yeni oluşan koşullara gore bir değerlendirme yapılması gerekir
T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE
Esas : 2016/10771
Karar : 2021/918
Tarih : 24.02.2021
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : .
VEKİLİ: Av. .
KARŞI TARAF (DAVALI) : . Valiliği
VEKİLİ: Av..
İSTEMİN KONUSU:
. İdare Mahkemesinin. tarih ve E:., K:. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SURECİ:
Dava konusu istem:
. Valiliği İl Milli Eğitim Mudurluğu'nde hizmetli kadrosunda gorev yapmakta iken, . Ağır Ceza Mahkemesinin . tarih ve E:., E:. sayılı kararı ile 4 yıl, 6 ay hapis cezasıyla cezalandırıldığından 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca goreviyle ilişiği kesilen davacının, . Ağır Ceza Mahkemesinin memnu hakların iadesine ilişkin . tarih ve E:. sayılı kararı uyarınca acıktan atanma istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin . tarih ve . sayılı ...Valiliği işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının ozeti:
... İdare Mahkemesinin. tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla; konuya ilişkin mevzuat hukumleri bir butun halinde değerlendirildiğinde, kişilerin kasten işlemiş oldukları suclardan oturu belli hakları kullanmaktan yasaklı olacağı, bu yasaklar arasında bir kamu gorevinin ustlenilmesinden yoksun bırakılmanın da bulunduğu, ancak Turk Ceza Kanunu'na gore bu yasakların, mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar surebileceği belirtilmiş olmakla birlikte, bu konuda daha ozel bir Kanun olan 657 sayılı Kanun'un 48/A-(5). maddesindeki acık duzenleme dikkate alındığında; kasten işlenen bir suctan dolayı bir yıl veya daha fazla sureyle hapis cezası alan ya da affa uğramış olsa bile bu maddede sayılan suclardan mahkum olanların artık hic bir şekilde memuriyete atanmasının mumkun olmadığı, dava konusu olayda da, davacının kamu gorevlerine yeniden alınmasına yonelik hak yoksunluğunun devam ettiğinin acık olduğu, memnu hakların iadesi kararı alınmasının da, anılan maddede yer alan "Turk Ceza Kanununun 53. maddesinde belirtilen sureler gecmiş olsa bile" ifadesi nedeniyle davacı lehine bir hak vermeyeceği ve davacının hukuki durumunda yeniden goreve başlatılmasına yonelik olumlu bir değişiklik yaratmayacağı hususları goz onune alındığında, kasten adam oldurmeye teşebbus sucundan 4 yıl, 6 ay hapis cezası ile cezalandırılan davacının, 657 sayılı Kanunun 48/A-5 maddesinde ongorulen şartları taşımadığından bahisle goreve başlatılmaması uzerine, yeniden atamasının yapılması istemiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekcesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Yetiştirme yurdunda yetiştiğinden kendisine uygulanması gereken hukumlerin farklılık arz ettiği, davalı idarenin talebini kabul etmesi gerektiği, mahkum olduğu cezanın tum sonuclarıyla ortadan kalktığı, memurluğa atanmak icin engel bir durumu bulunmadığı, kendisiyle aynı durumda olan 4 kişinin acıktan atamasının yapıldığı, bu nedenle dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri surulmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DUŞUNCESİ:
İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği duşunulmektedir.
TURK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hakiminin acıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği goruşuldu:
İNCELEME VE GEREKCE:
MADDİ OLAY:
...Valiliği İl Milli Eğitim Mudurluğu'nde hizmetli kadrosunda gorev yapan davacı, kasten adam oldurmeye teşebbus sucundan yargılandığı... Ağır Ceza Mahkemesi'nin . tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla 4 yıl, 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmış ve bu sebeple 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca goreviyle ilişiği kesilmiştir.
Mahkumiyet hukmu infaz edildiğinden, ...Ağır Ceza Mahkemesinin. tarih ve . değişik iş sayılı kararıyla, davacıya memnu hakları iade edilmiştir.
Bunun uzerine davacı, 11/06/2015 tarihinde davalı idareye acıktan atama talebiyle başvurmuş ve yeniden hizmetli kadrosuna atamasının yapılmasını istemiştir.
Davalı idarenin, . tarih ve . sayılı işlemiyle davacının isteminin reddedilmesi uzerine, anılan işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen dava acılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Memnu hakların iadesi muessesesi, 765 sayılı (mulga) Turk Ceza Kanunu'nun 121-124 maddeleri ile 1412 sayılı (mulga) Ceza Muhakemeleri Usulu Kanunu'nun 416-420. maddeleriyle duzenlenmiş iken, anılan Kanunları yururlukten kaldırarak 01/06/2005 tarihinden itibaren yururluğe giren 5237 sayılı Turk Ceza Kanunu ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda bu muesseseye yer verilmemiştir.
Ancak, Anayasa'nın 76/2. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 2839 sayılı Milletvekili Secimi Kanunu gibi bazı ozel Kanunlardaki hak yoksunluklarına ilişkin duzenlemeler nedeniyle memnu hakların iadesi muessesesine yeniden ihtiyac duyulmuş ve 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'na eklenen 13/A maddesiyle, "Yasaklanmış hakların geri verilmesi" başlığı altında yeniden duzenlenmiştir.
Memnu hakların iadesinin duzenlendiği 5352 sayılı Kanun'un anılan maddesinde, 5237 sayılı Kanun dışındaki kanunların belli bir suctan dolayı veya belli bir cezaya mahkumiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi icin, mahkum olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren uc yıllık bir surenin gecmiş olması, kişinin bu sure zarfında yeni bir suc işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak surdurduğu hususunda mahkemede bir kanaat oluşması koşuluyla kişilerin hukmu veren mahkemeye veya hukumlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki aynı derecedeki mahkemeye yapacakları başvuru uzerine yasaklanmış hakların geri verilmesi kararının verileceği belirtilmiştir.
Bu maddede soz edilen "5237 sayılı Kanun dışındaki kanunlar" ibaresinden, 5237 sayılı Kanun'un "Ozel kanunlarla ilişki" başlıklı 5. maddesinde, "Bu Kanunun genel hukumleri, ozel ceza kanunları ve ceza iceren kanunlardaki suclar hakkında da uygulanır." hukmu uyarınca ceşitli suc ve hurriyeti bağlayıcı cezalar ile hak yoksunluklarının duzenlendiği 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Ruşvet ve Yolsuzluklarla Mucadele Kanunu, Kacakcılık Kanunları gibi ozel ceza kanunları değil, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, Secim Kanunu gibi hak yoksunluklarına yer verilen kanunların anlaşılması gerektiği acıktır.
Ote yandan; 5352 sayılı Kanun'un 13/A maddesinin gerekcesinde de belirtildiği uzere, cezalandırılmakla gudulen asıl amac, işlediği suctan dolayı kişinin etkin pişmanlık duymasını sağlayıp tekrar topluma kazandırılması olduğundan, memnu hakların iadesi muessesesi ile, ceza mahkumiyetinden doğan suresiz yasakların ve ehliyetsizliklerin onune gecilerek, yasak ve ehliyetsizliklerden kurtulmak isteyen kimseyi duzgun ve hukuk kurallarına uygun bir şekilde yaşamaya teşvik etmek amaclanmıştır.
Bu kapsamda, memnu hakların iadesi kararı, gerek Turk Ceza Kanunundan, gerekse ozel bir kanundan kaynaklansın kamu hizmetlerinden yasaklanma, memuriyetten mahrumiyet, secme ve secilme hakkından yoksun kılınma gibi temel hak ve ozgurlukler alanındaki ehliyetsizlikleri gelecek icin ortadan kaldıran ve kişiye kullanılması men edilen hakları kullanma yetkisi sağlayan kararlardır.
Yasaklanmış hakların geri verilmesi muessesesini yeniden duzenleyen 5352 sayılı Kanun'un 13/A maddesinin 2006 yılında yururluğe girmesinden sonra, 657 sayılı Kanun'un 48/A-(5) maddesinde 2008 yılında 5728 sayılı Kanun ile değişiklik yapılarak maddeye, "Turk Ceza Kanunu'nun 53'uncu maddesinde belirtilen sureler gecmiş olsa bile;" ibaresi eklenmiş ise de, memnu hakların iadesi kararı alınsa dahi devlet memuru olunamayacağına ilişkin bir duzenlemeye yer verilmemiştir.
Anılan yasal duzenlemeler bir butun olarak değerlendirildiğinde; 657 sayılı Kanun'un 48/A-(5) maddesinde yer alan "Turk Ceza Kanunu'ndaki sureler gecirilmiş olsa bile" ibaresiyle maddede belirtilen suclardan dolayı mahkum olan ve bu mahkumiyeti nedeniyle belli hakları kullanmaktan yasaklanan kişilerin Devlet memuru olamayacağı, yasaklanmış hakların iadesi kararı alınması durumunda ise, mahkumiyet ortadan kalkmamakla birlikte bu mahkumiyetten doğan veya mahkumiyetle birlikte hukmedilen ehliyetsizliklerinin ileriye donuk olarak ortadan kalkacağı sonucuna ulaşılmaktadır.
Bununla birlikte, memnu hakların iadesi kararının, ilgili kişiye bu karar uyarınca doğrudan memuriyete alınma hakkı vermeyip memuriyete başvurma hakkı sağlayacağı, idarenin bu noktada kadro ve ihtiyac durumunu gozeterek takdir yetkisini kullanacağı acıktır.
Dava konusu uyuşmazlıkta, davalı idare tarafından, 657 sayılı Kanun'un 48/A-(5). maddesi hukmunun ozel Kanun hukmu olduğu, 5352 sayılı Kanun'un 13/A maddesi hukmunun ise genel Kanun hukmu olduğu ve davacının 657 sayılı Kanun'un ozel hukmu uyarınca memuriyete alınma şartlarını taşımadığından, memuriyete yeniden kabul edilemeyeceği hususları dava konusu işlemin tesis edilme gerekcesi olarak gosterilmiştir.
Yukarıda anlatılan mevzuat hukumleri ve dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacının sozu edilen mahkumiyetine bağlı olan hak yoksunluğunun, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihten once aldığı memnu hakların iadesi kararı ile ortadan kalktığı, dolayısıyla, davalı idarece takdir yetkisi cercevesinde yeni oluşan koşullara gore bir değerlendirme yapılması gerekeceğinden, davacının memuriyete engel mahkumiyetinin bulunduğundan bahisle atamasının yapılmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet gorulmemiştir.
KARAR SONUCU:
Acıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulune,
2. Davanın yukarıda ozetlenen gerekceyle reddine ilişkin temyize konu ... İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararının BOZULMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Gecici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gun icerisinde kararın duzeltilmesi yolu acık olmak uzere, 24.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.