
Ekonomi Gazetesi koşe yazarlarından Şeref Oğuz, bugunku yazısında, 'Diplomayı alan KPSS kuyruğunda' başlığıyla, istihdama yonelik yaşanılan sorunları dile getirdi. Şeref Oğuz'un yazısının ilgili kısmı şu şekilde:
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, universiteden mezun olduktan sonra iş bulma ihtimalinin duşuk olduğu ve "duşuk olcude" dereceler alarak universitelere giren oğrencilerin sayısına kısıtlama getirecek. Bunun anlamı; iş bulma- kurma garantisi duşuk bolumlere kısıtlama getirileceğidir. Peki, bunun bizimle ne ilgisi olabilir? Şu ilgisi vardır ki: Bizde sayıları 208'e cıkan universitelerimizde 6,9 milyon oğrenci ve 185 bin oğretim elemanı bulunuyor. Yılda 904 bin diploma uretiyoruz ve bunların %80'i, iş bulamadığından ve bir beceri kazanamadığından soluğu KPSS kuyruğunda alıyor.
KALİTELİ YUKSEKOĞRENİM Mİ? YOK ARTIK.
Yuksek Oğrenim Kurumu; 80 darbesi sonrasında kurulmuş "yuksek" ve de "oğrenim" ile ilgi kurmakta zorlandığımız kurumumuz. Kendisine emanet edilen genclerin "terore bulaşmasın yeter" ama bilime bulaşmasa da olur kabilinden en gec 6 yılda eline diploma tutuşturup işsizler ordusuna postalayan.
Oysa yuksekoğrenimde bilim ureten yapılara oylesine ihtiyac var ki. Matematikci, fizikci, evrensel duşunceye katkı sunan sosyal bilimci ve diğerleri. Sahi, neden universitelerimiz diploma uretir de nitelik uretemez? Bunu duşunmenin, YOK'u sorgulamanı vakti gelmedi mi dersiniz?
İKİ SORU İKİ CEVAP
Abartıyor muyum?
YOK'u bilimde "YOK" mertebesine getiren tutumunu hatırlayalım. A8 standardında (makam arabaları olan Audi 8'den soz ediyorum) donanımlarıyla padişah gibi yetkili rektorlerinin mini iktidar alanı olmanın otesinde değer uretemeyen YOK. Az sayıda iyileri, ozenle bir tarafa ayırarak soyleyebiliriz ki YOK ile varılacak bir yarın yoktur. Farklı duşunceye yer vermeyen, liyakatin dışlandığı yonetimiyle YOK, Turkiye'nin onundeki en buyuk takozlardan biri haline gelmiştir.
YOK diplomalarının niteliği artırılabilir mi?
Elbette. Cesaret gerektiren ve zahmetli bir yolu var. Evvela neredeyse her beldeye universite acma sevdasından vazgecmek. Diplomalı işsiz ureten bolumleri kapatmak. Hayatta karşılığı olan bolumler kurmak ve buralara "vicdanı hur, irfanı hur" oğretim uyeleri yetiştirmek, bulmak, atamak. İngiltere'nin yaptığı gibi hayatta karşılığı olmayanlarını; kamu da olsa vakıf da olsa kapatmak.
not
BU KADAR CEHALET ANCAK TAHSİLLE OLUR
İyi ve farklı olan hocayı dışlayan, yaratıcı duşunceye mobbing uygulayan yonetim anlayışıyla, sadece "bu kadar cehalet ancak tahsille olur" kabilinden işe yaramaz kadrolar ihdas ederek yol alınamaz.
Yıllarca YOK'u turban ve sakal ile oyalayan zihin yapımıza rağmen bilim uretenlerimiz şukur ki hala var. Fakat onların urettikleriyle ulkenin, sanayinin ihtiyac duyduğu bilgiyi buluşturamazsanız ne olur? YOK'u yok etmeden ulkede bilimi yeşertmenin bir yolu yok ne yazık ki. Olsaydı, 40 yılda bulmuş olurduk. Universite derken DUŞUNELİM: Sorun; derinde... YOK ile universite yok oluyor. Universiteler; diploma fabrikası, bilim ureteni cok az. Rektor derken DUŞUNELİM: Turkiye'deki 196 rektorun 68'inin tek bir uluslararası yayını dahi yok. Yaptıkları yayın hic atıf almayan rektor sayısı ise 71. (Kaynak: Prof. Dr. Engin Karadağ) Akademisyen derken DUŞUNELİM: Turkiye'de profesor olmak icin 1973 yılında; 2 yabancı dil şart. 1981; tek yabancı dil şart. 1983; dil sınavından 100 uzerinden 70 almak şart. 2000; dil sınavı barajı 65. 2018; dil sınavı barajı 55. Akademik Tez derken DUŞUNELİM: Akademinin icinin boşaldığına dair en carpıcı rakamlardan biri hızla buyuyen "tez yazma sektoru"! Sadece İstanbul'da kayıtlı tez yazma şirketi sayısı 100'e yaklaştı. Naylon tez sektorunun 2020 cirosu 200 milyon TL. 2023 cirosu birkac milyar lirayı gecmiş durumda.