Kamuda yaşanan en buyuk sorun gorev tanımları sorunudur. Bir kişi muhendis olmasına rağmen hangi gorevleri yapmakla yukumlu olduğuna dair resmi bir mevzuat bulunmamaktadır. Amirler ise bu konuda resmi bir mevzuat bulunmadığı ve yeteri kadar personel de olmadığı icin unvanla uyumlu olmayan gorevleri memurlara verebilmektedir. Bu konudaki cok onemli dosyamız icin başlığa tıklayınız. MEMURA, BAŞKA BİR SINIFA AİT GOREV VERİLEMEZ
Oncelikle şu hususu belirtmek gerekmektedir. Unvanlara ilişkin gorev tanımları olmasa da, memur başka sınıfta calıştırılamaz. Bu husus 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 45 inci maddesinde duzenlenmiştir. Bu maddede yer alan hukum şu şekildedir: "Hic bir memur sınıfının dışında ve sınıfının icindeki derecesinin altında bir derecenin gorevinde calıştırılamaz."
Bu cok acık bir hukum olup, amirlerin THS'de yer alan bir memura GİH veya yardımcı hizmetler sınıfında yer alan bir personelin yapması gereken işleri vermesi kanuna aykırı olacaktır.
GOREV TANIMLARI OLMASA DA, GOREVLER UNVANLA UYUMLU OLMALIDIR
Diğer taraftan, unvanlara ilişkin gorev tanımları olmasa da, memura verilecek gorevin unvanıyla uyumlu olması gerekmektedir. Orneğin teknik hizmetler snıfında yer alan bir teknisyene bir muhendisin yapması gereken işlerin verilmemesi gerekmektedir.
Peki unvanla uygunluğu tartışmalı bir gorev verilmesi halinde ne yapılmalıdır?
Yukarıda da belirtildiği uzere memura sınıfı dışında gorev verilemeyeceği cok acıktır. Tartışma aynı hizmet sınıfında yer alan bir gorevin verilmesi, memurun ise bu gorevin unvanı ile uyumlu olmadığını duşunmesi halinde oluşmaktadır.
HAK ARAMADA NASIL BİR YOL TAKİP EDİLMELİDİR?
Kendisine verilen gorevin kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olmadığını duşunen bir personel bu konudaki hakkını şu şekilde arayacaktır.

1- Personele verilen gorev, resmi bir yazıyla tebliğ edilmiş olmalıdır.
2- Resmi yazıya, "muracaat ve şikayet yonetmeliğine" uygun bir şekilde itiraz edilebilir.
3- Alınacak cevaba karşı idari yargıda 60 gun icinde dava acılmalıdır.
4- Yururluğu durdurma istemiyle acılacak davada, verilen resmi gorevin kamu yararına uygun olmadığı ve hizmet gereklerine uygun olmadığı savunulmalıdır. Dava dilekcesinde, bu gorevi yapabilecek başka personel olup olmadığı, sadece kendisinin hedef alınıp alınmadığı, başka kurumlardaki uygulamaların nasıl olduğu gibi hususlara yer verilebilir.
5- Davanın kazanılması ancak benzer işlemlere devam edilmesi halinde manevi tazminat yoluna başvurulmalıdır.

6- Diğer taraftan, dava acma esnasında, verilen gorev yapılmalıdır. Zira 657'e gore amir kanuna aykırı emir verilebilir, memur ise sadece suc teşkil eden emirleri yerine getiremez. Bu nedenle suc teşkil etmeyen emirlerin yerine getirilmesi gerekmektedir. Aksi davranış halinde memur disiplin cezası ile karşı karşıya kalacak ve bu kez disiplin cezalarının iptali icin idari yargıda dava acmak zorunda kalacaktır.