
Dunyaya geldikten sonra solunum sıkıntısı ve kalbinde ufurum duyulması nedeniyle yoğun bakıma kaldırılan Kıbrıslı Nehir Demir, beyindeki kan damarının genişlemesine yol acan ve 25 binde 1 gorulen hastalığından ambulans ucakla getirildiği İstanbul'da kurtuldu. Kuzey Kıbrıs Turk Cumhuriyeti'nin (KKTC) Girne kentinde 7 Temmuz'da doğan Nehir'in yaşam mucadelesi, doğumundan bir gun sonra nefes alıp vermesinin zorlaşmasıyla başladı.
Entube edilerek yoğun bakıma alınan Nehir'e cekilen beyin ultrasonunda beyindeki kan damarlarının genişlemesine neden olan "galen ven anevrizması" hastalığı, ekokardiyografisinde ise kalp yetmezliği geliştiği goruldu.
Nehir, olume yol acabilen hastalığın tedavisi icin 10 gunlukken Sağlık Bakanlığının ambulans ucağıyla İstanbul'a getirildi.
Başakşehir Cam ve Sakura Şehir Hastanesi'nin yenidoğan yoğun bakımına kaldırılan bebeğin tedavisini Yenidoğan Uzmanı Prof. Dr. Merih Cetinkaya, Cocuk Kardiyoloji Uzmanı Doc. Dr. Erkut Ozturk ve Doc. Dr. Gulhan Tunca Şahin ile Girişimsel Radyoloji Bolumu Sorumlusu Prof. Dr. Ozgur Kılıckesmez ve ekipleri yuruttu.
Minik Nehir'e 19 gunlukken girişimsel radyoloji birimi tarafından bacaktan girilip damar icinde ilerlenerek beyindeki genişleyen damara mudahale edilip daraltılmasını sağlayan işlem uygulandı.
Bu işlem sonrası cihaza bağlı olmadan nefes alabilir hale gelen Nehir, hastanede kaldığı 18 gunun ardından hem sağlığına hem de anne ve babasının şefkatli kollarına kavuştu.
- Coklu organ yetmezliği ve norolojik hasar da gelişebilirdi
Nehir'in tedavi surecini yuruten Yenidoğan ve Cocuk Klinikleri Sorumlusu Yenidoğan Uzmanı Prof. Dr. Merih Cetinkaya, AA muhabirine, bebeğin doğduktan sonra yaşadığı solunum sıkıntısının ardından kalbinde ufurum duyulduğunu anlattı.
Prof. Dr. Cetinkaya, onceden hastanelerinde eğitim alan ve gorevini Nehir'in doğduğu hastanede surduren bir cocuk kardiyoloji uzmanınca yapılan değerlendirmelerde, sorunun kalpten değil beynin onu, arkası ve orta kısımları arasında kanı dağıtan kucuk bir damarın genişlemesinden kaynaklandığının saptandığını aktardı.
Eski calışma arkadaşlarının kendileriyle irtibata gecmesi sonucunda bebeğin hastanelerine sevk edildiğini belirten Cetinkaya, Nehir hastaneye getirildikten sonra yurutulen tedavi surecini şoyle anlattı:
"Bize solunum sıkıntısı oldukca fazla, entube ve solunum cihazına bağlı halde geldi. Ciddi kalp yetmezliği bulguları vardı. Sonrasında bebeğin kalp yetmezliği acısından cocuk kardiyoloji bolumuyle ekokardiyografi ve kardiyak değerlendirmeleriyle tedavisini duzenledik. Ancak bu donemde kalp yetmezliğinin artması ve genel durumunun beyin damarlarındaki probleme bağlı kotuleşmesi nedeniyle de girişimsel radyoloji bolumuyle konuştuk. Hastanemizde Prof. Dr. Ozgur Kılıckesmez ve ekibi tarafından 19 gunlukken bebeğin bacak damarlarından girip beynindeki damarın genişleyen bolgelerine embolizasyon dediğimiz daraltma işlemi yapıldı. Yaklaşık 2 saat suren bu mudahalenin faydasını da gunler icinde gorduk."
Merih Cetinkaya, genellikle anne karnında gelişen galen ven anevrizması adlı bu hastalığa bazı durumlarda perinatoloji takipleri sırasında bebek doğmadan tanı konulabildiğini ancak bazen de doğum sonrası klinik bulgular ortaya cıkınca bu hastalıktan şuphelenildiğini ifade etti.
Bunun nadir gorulen bir tablo olduğuna dikkati ceken Cetinkaya, "Yaklaşık 25 binde 1 goruluyor. Coklu organ sistemlerini etkileyebilmesi, ozellikle kalp yetmezliği yapabilmesi ve beyin damarlarını etkilemesi sonucunda beyinde norolojik hasara yol acabilecek bir tablo. 4 farklı tipi var. Olum oranı, uygun girişim yapılamadığı takdirde yuksek." diye konuştu.
- Evine sağlıklı donecek olmasını hızlı tanı ve tedavi sağladı
Prof. Dr. Merih Cetinkaya, "Endovaskuler tedavi" olarak değerlendirilen girişimsel radyolojinin gelişmesiyle birlikte bu bebeklerin sağ kalımında artış sağlanabildiğini ancak damar genişlemesi cok buyuk olan olgularda tedavinin birden fazla kez uygulanması gerekebildiğini aktardı.
Tedaviyi uygulamada ideal zamanın 6'ncı ay civarında olduğundan bahseden Cetinkaya, "Ancak bu vakada vurgulamak istediğimiz; bebeğin yaşamının kurtarılabilmesi icin yenidoğan doneminde de deneyimli ellerle uygulandığı takdirde başarısının yuksek olabileceğini belirtmektir." dedi.
Nehir bebeğin artık taburcu olacağını, bir sonraki değerlendirmesinin ise 6 ay sonra girişimsel radyoloji bolumunce yapılacağını aktaran Cetinkaya, bu surecte KKTC'deki hekimler tarafından da takibinin surduruleceğini kaydetti.
Prof. Dr. Cetinkaya, hayata cok ciddi bir hastalıkla başlayan Nehir'in doğru zamanda konulan tanı, kendileriyle hızlı kurulan iletişim, iki ulkenin Sağlık Bakanlıklarının ozverili calışması ve gerekli izinler sonrası hastanelerine sevki sonucunda bugun sağlıklı şekilde evine gidiyor olmasının şanslı bir bebek olduğunu duşundurduğunu sozlerine ekledi.
- Altıncı ayda bir işlem daha planlanıyor
Cocuk Kardiyoloji Uzmanı Doc. Dr. Gulhan Tunca Şahin ise kendilerine entube olarak gelen Nehir'in artık solunum cihazından ayrıldığını, beslenebildiğini, tedavi kapsamında verilen ilaclarının yavaş yavaş azaltılarak kesildiğini, şu anda yalnızca ağızdan alınan iki kalp ilacı olduğunu anlattı.
Bebeğin tedavi icin hastanelerine yonlendirilmesinde, Cam ve Sakura Şehir Hastanesinin Turkiye'nin en buyuk cocuk kalp ve damar cerrahi birimi ile 40 yataklı bir kardiyak yoğun bakım merkezine sahip olmasının etkisi bulunduğunu soyleyen Şahin, ayrıca yenidoğan yoğun bakım koşullarının elverişli, girişimsel radyolojinin de her turlu vakayı efektif yonetebilen bir bolum olduğunu belirtti.
Şahin, Nehir'in rahatsızlığın mutlaka duzenli takip gerektiren bir hastalık grubu olduğunu belirterek, kendisine taburculuğundan sonraki 6'ncı ayda bir işlem daha yapmayı planladıklarını aktardı. Doc. Dr. Şahin, ikinci işlem sonrasında tedavi efektif şekilde tamamlanınca Nehir'i belli aralıkla gorup ihtiyac kalmaması halinde takip surecinden cıkarabileceklerini dile getirdi.
Bu surecte beslenme zorluğu, kusma, sık nefes alma, morarma, dolaşımda bozulma, kalp atışında olağan dışı hızlanma gorulurse mutlaka cocuğun takip edildiği merkeze goturulmesi gerektiğine değinen Şahin, Nehir'in şu anda iyi durumda olduğunu, bundan sonraki surecte aile de uyum sağladığı muddetce bir problem yaşanacağını duşunmediğini kaydetti.
- Kızıyla doğumdan sonra yalnızca bir gun gecirebildi
Anne Muhteşem Demir de ikinci evladı olan Nehir'in kalbinde hamilelik surecinde yapılan detaylı ultrasonda bir parlaklık gorulduğunu ancak anne karnında kalbine bakıldığında hicbir soruna rastlanmadığını, bunun uzerine doktorların doğumdan bir ay sonra Nehir'i kontrol edeceklerini soylediklerini aktardı.
Demir, 38 haftalıkken dunyaya gelen kızının, doğduktan bir gun sonra akşamustu aniden ateşlenerek kusmaya başladığını soyleyerek, "Doğumdan sonra beraber bir gun gecirdik. Doktor sabah bakmıştı. Diğer cocuğumuzda sarılık olup olmadığını sormuştu. Olmadı dedik. Akşam doktor tekrar geldi. 'Gunduz bir şeyi yoktu' dedi. Tahliller yapıldı. Ondan sonra da yoğun bakıma yatırıldı." ifadelerini kullandı.
- Onu her an kaybedeceğinden korkarken, yaşayacağına dair umidi burada arttı
Anne Demir, Nehir'in İstanbul'a sevkine kadar gecen surecte neler hissettiğini ve yaşadığını şoyle anlattı:
"Buraya gelene kadar cok zor gunler yaşadık cunku orada bir şey yapılamıyordu sadece kontrol altında tutuluyordu. Girişimsel radyoloji tarafından mudahale edilmesi gerektiğini soylediler. Yaşama ihtimali var ancak kalp krizi gecirip olebilir, ameliyatı kaldıramayabilir dediler. Cok kucuk ama cok şukur atlattı. Umidimiz buraya gelince arttı. Buraya gelmemiz de bir haftayı buldu. Korkuyla yaşıyorduk. Her telefon geldiğinde kotu bir haber alacağım diye aklım cıkıyordu. Cok şukur iyi haber aldık."
Kızı Nehir'le cok guzel ilgilenildiğini belirterek, herkese teşekkur eden Demir, artık tedavi icin burada kalmaları gerekmediğinden Kıbrıs'a doneceklerini dile getirdi.
Baba Salih Demir de 14 yıldır işi sebebiyle yurt dışında ailesinden uzakta yaşadığını, evladının hastalığını oğrenince direkt ucağa binerek İstanbul'a geldiğini anlattı.
"Umidimi hicbir zaman kaybetmedim. Allah'a dua ettim." diyen Demir, artık kızının iyileştiğini, ileride daha da iyi olacağını duşunduğunu sozlerine ekledi.