2547 sayılı Yükseköğretim Kanununa göre dekanlığa vekalet iÅŸlemlerinde süre sınırlandırmas&#1 96;± iki türlü yorumlanmalı! Bu yazımızda, Dekanlık görevine vekalet iÅŸlemlerinde süre sınırlaması olup olmadığı hakkında bazı deÄŸerlendirmelerde bulunacağız.
Bilindiği üzere, dekan atamaları 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 16 ncı maddesinin (a) fıkrasında düzenlenmiştir. İlgili kanun hükmünde; "Atanması: Fakültenin ve birimlerinin temsilcisi olan dekan, rektörün önereceği, üniversite içinden veya dışından üç profesör arasından Yükseköğretim Kurulunca üç yıl süre ile seçilir ve normal usul ile atanır. Süresi biten dekan yeniden atanabilir. Dekan kendisine çalışmaları nda yardımcı olmak üzere fakültenin aylıklı öğretim üyeleri arasından en çok iki kişiyi dekan yardımcısı olarak seçer. Ancak merkezi açıköğret im yapmakla görevli üniversitelerde, gerekli hallerde açıköğret im yapmakla görevli fakültenin dekanı tarafından dört dekan yardımcısı seçilebilir. Dekan yardımcıları, dekanca en çok üç yıl için atanır. Dekana, görevi başında olmadığı zaman yardımcılarından biri vekalet eder. Göreve vekalet altı aydan fazla sürerse yeni bir dekan atanır." ifadesi yer almaktadır.
İlgili kanun hükmünde yer alan vekaleten atama işlemine göre asaleten dekan atanmış, ancak bu kişi geçerli bir mazereti (yıllık izin, hastalık izni, görevlendirme vb) dolayısıyla görevi başında olmaz. Bu durumda vekaleten görevlendirme en fazla altı ay süre ile yapılabilir. Şayet bu süre aşarsa, asaleten yeni Dekan ataması için gerekli işlemler yapılır. Buradaki altı aylık sürenin ise kesintisiz olduğu değerlendirmelidir. Özetle, YÖK tarafından asaleten atanan Dekanın kesintisiz bir şekilde altı aydan fazla bir süre ile görevinden ayrılırsa yeni bir Dekan atanmalıdır.
Diğer bir Dekanlık görevine vekalet işleminde ise, Dekanlık görevi herhangi bir şekilde boşalmış veya ilgili fakülte yeni kurulmuştur. Dolayısıyla, bu görevin asıl sahibi henüz atanmamıştır. İdari işlemlerin devam etmesi ve asaleten atama sürecinin uzun sürmesi sebebiyle üniversitenin teklifi ve Yükseköğretim Kurulu Başkanının onayıyla vekaleten görevlendirme işlemi tesis edilmektedir.

Bu iÅŸlem geçici bir durum olmakla birlikte, kesin olarak ifade edilebilecek süre sınırlandırmas&#1 96;± da bulunmamaktadır.
Öte yandan, 15 Temmuz sürecinden sonra Yükseköğretim Kurulu tarafından devlet ve vakıf üniversitelerinde görevli 1577 Dekanın istifası istenmiş, bu süreçten sonra ilgili Dekanlıklara önce yukarıda belirttiğimiz üzere vekaleten görevlendirme işlemleri yapılmış, akabinde ise üniversitelerin teklifleri üzerine asaleten atanması önerilen adayların atamaları yapılmıştır . Ancak, gelinen noktada bazı üniversiteler atanma şartlarını taşıyan aday olmasına rağmen bilerek asaleten atama teklifi yapmayarak vekaleten görevlendirmeyi geçici bir durum olmaktan öteye götürerek uzun süren idari işleme dönüştürmek tedir.
Bu bağlamda, fakültelerin ve bağlı bölümlerin işleyişinden birinci derece sorumlu olan Dekanlık görevinin uzun yıllar boyunca üniversitelerde vekaleten görevlendirilmesinin sağlıklı bir durum olmadığı göz önüne alınarak, Yükseköğretim Kurulu tarafından Dekanlık görevinin sınırlı bir süreye çekilmesine yönelik tedbir alınmasında fayda bulunmaktadır.
Yavuz Selim KAPLAN